Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/1193 E. 2022/2140 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1193 – 2022/2140
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1193
KARAR NO : 2022/2140

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/02/2020
NUMARASI : 2016/436 Esas 2020/107 Karar

DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ : 10/11/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 01/12/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı sigorta şirketi vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili, 02.04.2011 tarihinde davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’ın tek taraflı yaptığı kazada araçta yolcu olarak bulunan davacıların oğlu …ün vefat ettiğini, müteveffanın anne ve babasının geçimini sağladığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere her bir davacı için 1.000,00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında davacı … için 27.675,93-TL,… için 32.874,66-TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili, dava açılmadan önce yapılan başvuru üzerine davacılara aktüer hesabına göre toplam 15.506,00-TL’nın 21.12.2011 tarihinde ödendiğini ve ibraname alındığını, KTK 111 gereğince 2 yıllık süre içeresinde davanın açılmadığını, müteveffanın alkollü kişinin aracına binmesi sebebiyle kusurlu olduğunu, araçta hatır için taşındığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davacı … … için 17.712,59-TL davacı … … için 21.039,78-TL olmak üzere toplam 38.752,37-TL tazminatın 04.01.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı sigorta şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Karayolları Trafik Kanunun 111/2. maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun sorumluluğuna ilişkin anlaşmalar başlıklı 111. maddesinde bu kanunda öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersiz olduğu ve tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler maddesi bulunduğunu, dava öncesi davacılara ödeme yapıldığını ve ibraname alındığını, ibra belgesinin iptali için yasada öngörülen 2 yıllık sürenin geçtiğini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davalı vekilinin HMK.nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar tarafından vekil aracılığı ile sunulan dava dilekçesinde davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı araç sürücüsünün neden olduğu kazada araçta yolcu olarak bulunan davacıların oğlunun vefat ettiğini belirterek davacı anne ve baba için destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ancak davacılar tarafından verilen vekaletname dosyaya sunulmamıştır.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 76/1. maddesinde “Avukat, açtığı veya takip ettiği dava ve işlerde, noter tarafından onaylanan ya da düzenlenen vekâletname aslını veya avukat tarafından onaylanmış aslına uygun örneğini, dava yahut takip dosyasına konulmak üzere ibraz etmek zorundadır” denilmiş 77. maddesinde ise “Vekaletnamesinin aslını veya onaylı örneğini vermeyen avukat, dava açamaz ve yargılamayla ilgili hiçbir işlem yapamaz. Şu kadar ki, gecikmesinde zarar doğabilecek hallerde mahkeme, vereceği kesin süre içinde vekaletnamesini getirmek koşuluyla avukatın dava açmasına veya usul işlemlerini yapmasına izin verebilir. Bu süre içinde vekaletname verilmez veya asıl taraf yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçeyle mahkemeye bildirmez ise dava açılmamış veya gerçekleştirilen işlemler yapılmamış sayılır.” düzenlemesi yapılmış, yine HMK.nın dava şartlarının düzenlendiği 114. maddesinin f fıkrasında “Vekil aracılığıyla takip edilen davalarda, vekilin davaya vekâlet ehliyetine sahip olması ve usulüne uygun düzenlenmiş bir vekâletnamesinin bulunması.” dava şartı olarak düzenlenmiştir.
Açıklanan nedenlerle vekil ile takip edilen davalarda vekaletnamenin ibrazını düzenleyen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 76. maddesi, vekaletnamesiz dava açılması ve işlem yapılması halini düzenleyen 77. maddesi ve dava şartlarını düzenleyen 114/f maddeleri gereğince usulüne uygun düzenlenmiş vekaletnamenin dosya içerisinde bulunması zorunludur.
Dosya kapsamına göre davacı vekili dava açarken dilekçesi ekinde davacılar tarafından verilen vekaletnameyi ibraz etmemiş, mahkemece yargılama aşamasında davacı … … tarafından verilen vekaletname dosyaya sunulmuş ancak davacı baba … … tarafından verilen vekaletname dosyaya sunulmamıştır.
Dava dosyası içeriğine göre, davacı … …’ün Ankara 8. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/766 Esas – 2015/576 Karar sayılı dosyası ile hükümlü olması nedeniyle vesayet altına alındığı ve mahkemece …’ın vasi olarak atandığı anlaşılmış, ancak davacı … … adına vesayeten … tarafından ya da davacı asıl tarafından verilmiş vekaletname dosyaya sunulmamıştır. Bu durumda her ne kadar vekaletnamesiz vekil davacı adına yargılamaya devam edemeyecek olup HMK.nın 77/1. maddesi gereğince işlem yapmak gerekir ise de davacı … …’ün 01.11.2021 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır. Bu hale göre mahkemece davacı … …’ün davada temsil eden vekile verilmiş vekaletnamesi bulunmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 76 ve 77. maddesi ile dava şartlarını düzenleyen 114/f maddeleri değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiş, bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1.a.4. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden inceleme yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; HMK.nın 353/1.a.4 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,
Yeniden yargılama yapılması için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
2-İstinaf yoluna başvuran tarafça yatırılan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine,
3-İstinaf yoluna başvuran tarafça yapılan yargılama giderinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılacak yargılamada dikkate alınmasına,
4-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nun 353/1.maddesi gereğince KESİN olmak üzere 10.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.