Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/105 E. 2022/1548 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

Ankara BAM 26. Hukuk Dairesi 2020/105 Esas – 2022/1548 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/105
KARAR NO : 2022/1548

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/10/2019
NUMARASI : 2017/187 Esas 2019/718 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 09/06/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 30/06/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11/12/2016 tarihinde, sürücü Bayram Yurdakurban idaresinde bulunan plakalı aracın davacı yaya …’a çarpması ile meydana gelen kaza sonucunda davacının ağır şekilde yaralandığını, geçici ve sürekli iş göremezliğe maruz kaldığını, kazanın meydana gelmesinde sürücünün tam kusurlu olduğunu belirterek, HMK 107.maddeye göre 5.000,00-TL geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatı ile 100,00-TL bakıcı giderinin kaza tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya bakmaya yetkili mahkemenin İstanbul mahkemeleri olduğunu, dava açılmadan önce davalı … şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığından davanın dava şartı yokluğundan reddinin gerektiğini, davalı … şirketinin geçici iş göremezlik tazminatı ile bakıcı gideri istemleri bakımından sorumluluğunun bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere, kazanın oluşuna ilişkin kusur durumu ile davacı tarafın yaralanmasına ilişkin maluliyet durumunun yürürlükteki mevzuata uygun olarak belirlenmesi gerektiğini, davalı şirketin yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini, uygulanması gereken faizin ise yasal faiz olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme; davalı … şirketine ZMMS ile sigortalı olan aracın dava dışı sürücü idaresindeyken davacı yayaya çarpması ile meydana gelen kaza sonucunda davacının vücut genel çalışma gücünü %2.1 oranında kayıp edecek ve 3 ay süre ile iş ve gücünden kalacak şekilde yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde davacının %70 oranında, sigortalı araç sürücüsünün ise %30 oranında kusurlu olduklarını, yaralanmasına bağlı olarak davacının talep edebileceği tazminat tutarlarının aktüer bilirkişi raporu ile belirlendiğini belirterek, davanın kısmen kabulüne, 1.243,04-TL efor tazminatı, 5.980,97-TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 7.224,01-TL tazminatın 25/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Maluliyet tespitinin Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre belirlenmesi gerekirken, davacı için karara dayanak alınan raporun bu Yönetmeliğe göre belirlenmemesinin hukuka aykırı olduğunu, yeni Sigorta Genel Şartlarına göre bakıcı gideri ve geçici iş göremezlik tazminatının teminat dışı olmasına rağmen, bu zararlar yönünden davalı … şirketini sorumlu tutar şekilde hüküm kurulmasının da usul ve yasaya aykırı olması nedeni ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Olay tarihinde, 5 yaşında olan davacıya, davalı tarafından sigortalanan aracın çarpması ile meydana gelen kaza nedeniyle açılan davada, istinaf sebeplerine göre taraflar arasında kusur durumunun belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık bakıcı gideri ile geçici iş göremezlik nedeniyle tazminat talep edilip edilemeyeceği ve alınan maluliyet raporunun uygun olup olmadığına ilişkindir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun Bedensel zarar başlıklı 54. Maddesinde “Bedensel zararlar özellikle şunlardır:
1. Tedavi giderleri.
2. Kazanç kaybı.
3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.
4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.
Bedensel zarara uğrayan kimse tamamen veya kısmen çalışamamasından ve ilerde ekonomik yönden uğrayacağı yoksunluktan kaynaklanan zarar ve ziyanı ile bütün masraflarını zarar verenlerden isteyebilir.
Bunlar doktrin ve Yargıtay uygulamaları ile geçici iş göremezlik nedeniyle iş ve kazanç kaybı, sürekli iş göremezlik, kalıcı sakatlık yada maluliyet nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kaybı, tedavi giderleri ve tüm iyileşme sürecinde yapılan her türlü masraflar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olarak kabul edilmektedir. Ancak, 18 yaşından küçük olanlar için gelir getirici bir işte çalıştıkları ispat edilemediği takdirde geçici iş göremezlik zararı oluşmayacak olsa da; geçici iş göremezlik dönemi için, uğranılan kaza nedeniyle günlük işlerini yapamamaları veya yapmakta zorlanmaları (daha fazla güç sarf etmeleri nedeni ile) maddi tazminat (efor tazminatı) talep edebileceklerinin kabulü gerekmektedir.
Mahkeme, davacının dava konusu kaza sonucu yaralanması nedeniyle sürekli iş göremezlik tazminatı ve geçici iş göremezlik dönemi için efor tazminatına hükmetmişse de; hükme dayanak alınan 24/07/2019 tarihli hesap bilirkişisi raporunda efor tazminatı %100 maluliyet oranı üzerinden 1.243,04-TL olarak hesaplanmıştır. Oysa, yaşı küçük olan davacı için, geçici iş göremezlik dönemi için belirlenecek olan (efor) tazminatın maluliyet oranına göre belirlenmesi gerekmektedir. Buna göre geçici iş göremezlik dönemi için hükmedilmesi gereken maddi tazminat miktarının 26,10-TL olması gerekirken, hatalı değerlendirme ile 1.243,04-TL olarak karar verilmesi usule aykırı görülmüş, davacı lehine hükmedilmesi gereken tazminat miktarının 26,10-TL + 5.980,97-TL=6.007,07-TL olarak düzeltilmesine dair yeniden hüküm kurulmuştur.
Açıklanan nedenlerle, olaya ilişkin olarak maluliyet raporunun dosya kapsamına uygun olduğundan davalı vekilinin sair istinaf taleplerinin reddine, ancak hükmedilen iş göremezlik tazminatının hatalı belirlenmesi nedeni ile buna dair istinaf isteminin kabulü ile kararın kaldırılmasına, istinafa konu olmayan hususlar aynen korunarak, HMK.353/1-b.2. maddesi gereğince, yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
l-Davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile; Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 08/10/2019 tarih, 2017/187 Esas 2019/718 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2.maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine, buna göre;
1-Davanın kısmen kabulüne; 6.007,07-TL kalıcı iş göremezlik tazminatın 25/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 410,34-TL harçtan peşin ve ıslahla alınan 76,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 333.94-TL harcın harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden, kabul edilen miktar üzerinden karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan AAÜT’sinin 13/1.maddesine göre belirlenen 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, red edilen miktar üzerinden karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan AAÜT’sinin 13/2.maddesine göre belirlenen 1.217,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 4,60-TL vekalet harcı, 274,03-TL posta masrafı,
31,40-TL başvuru harcı, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti, 400,00-TL adli tıp masrafı olmak üzere toplam 1.710,03-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Peşin ve ıslahla alınan 76,40-TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde HMK 333.maddeye göre yatıran tarafa iadesine,
İSTİNAF HARÇ VE YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN:
ll-Davalı tarafından yatırılan 156,90-TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
lll-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan 40,00-TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
lV-Başvuran tarafça yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısım var ise HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
V-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 09/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.