Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/801 E. 2021/1265 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
…..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/10/2018
NUMARASI :……

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)

KARAR TARİHİ : 24/06/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 07/07/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili ile davalılar … …. ve … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili, 22.11.2015 tarihinde davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın yaya … …’e çarparak ölümüne neden olduğunu kaza tespit tutanağında araç sürücüsünün hızlı seyretmesi ve 27 metre fren izi olmasına rağmen sürücüye tali kusur verildiğini, kusur oranını kabul etmediklerini, davacıların müteveffanın eşi ve çocukları olduğunu belirterek HMK. 107. maddesi gereğince fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacı eş … … için 500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, eşi … … için 50.000,00 TL, oğlu … … için 40.000,00 TL, oğlu … … için 40.000,00 TL ve kızı … için 40.000,00 TL olmak üzere toplam 170.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … ve … Taah. Tic. Ltd. Şti.’nden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında davacı … … için maddi tazminat talebini 27.608,08 TL. olarak ıslah etmiştir.
Davalılar ……… ve … vekili, kazanın meydana gelmesinde müteveffanın ağır kusurlu, davalı …’in tali kusurlu olduğunun tespit edildiğini, sürücünün yayayı uyardığını ancak yayanın aracın arka kasa kısmına başını çarptığını, müteveffanın otopsi teşhis tutanağında yeğeni olan …’nın beyanı üzerine müteveffanın alçak tondaki sesleri duymadığını beyan ettiğini, davalının dava konusu kazayı önlemek için tüm çabayı sarfettiğini, tazminat miktarlarının fazla olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … şirketi davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan delillere göre; ….. alınan raporda davalı sürücü …’in %25 oranında, müteveffa yaya … …’in %75 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği, davacının zararının 27.608,08 TL olduğu ve davalıların müteselsilen sorumluluklarının bulunduğu, trafik kazasındaki tarafların kusur durumları, olayın meydana geliş şekli, kazada zararın ağırlığı, davacıların kaza nedeni ile duyduğu elem ve üzüntü, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olay tarihine göre paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkelerine göre manevi tazminatın belirlendiği belirtilerek davacı … …’in için, 27.608,08 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı … … için 10.000,00 TL, … için 5.000,00 TL, … … için 3.000,00 TL, … … için de 1.000,00 TL manevi tazminatın, davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş karara karşı davacılar vekili ile davalılar … …. ve … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemece belirlenen manevi tazminat miktarının az olduğunu, müteveffanın eşi için 10.000,00 TL. çocukları … için 5.000,00 TL, … … için 3.000,00 TL, … … için de 1.000,00 TL. manevi tazminat verildiğini, müteveffanın kusurunun davacılara yansıtılmaması gerektiğini, davacı … için 1.000,00 TL. manevi tazminat verildiğini, diğer davacılar … ve Beyhan ile eşit durumda olan davacıya neden farklı manevi tazminat verildiğinin somut olarak gerekçelendirilmediğini, red vekalet ücretinin hükmedilen vekalet ücretinden fazla olduğunu ileri sürmüştür.
Davalılar … …. ve … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemece ve ceza mahkemesinde alınan tüm raporların dayanağının kaza tespit tutanağı olduğunu, tutanakta davalının hızlı olduğundan bahsedilmişse de bu konuda herhangi bir somut delil bulunmadığını, davalının beyanına göre aracın hızının 40 km/s olduğunu, davalının Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığında alınan , ifadesinde hızının saatte 40 km olduğunu, aracı rolanti bir şekilde kullanmakta iken söz konusu yolun meyilli olması nedeniyle kontrollü bir şekilde sevk ettiğini, müteveffa … …’in kanında 24 mg/dl etanol bulunduğunu, raporda müteveffanın kusuruna etkisine değinilmediğini, etanolün bir çok alkollü içeceğin hammaddesi olmasının yanında bazı, öksürük ve soğuk algınlığı ile ağrı kesici ilaçlar içerisinde bulunabildiğini, kişinin hareket kabiliyetini sınırladığı gibi; görüşünü bulanıklaştırıp ciddi koordinasyon problemlerine yol açabileceği, davalının aşamalarda değişmeyen beyanları, araçta meydana gelen çöküntü ve izlerin yerleri, olay yerine ait fren izi, tanık beyanları göz önüne alındığında davalının hızının yüksek olduğunu gösterir hiç bir somut delil bulunmadığını, müteveffanın geçisin yasak olduğu yerden geçmeye çalıştığını, geçişini yaparken geçiş kurallarına uymadığını, davalıya verilen kusur oranını kabul etmediklerini, ceza davasının henüz kesinleşmediğini, davalı şirket aracı ticari faaliyetlerinde kullanmadığından uygulanan avans faizin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Taraf vekillerinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkidir.
Davacılar vekili davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın yaya … …’e çarparak ölümüne neden olduğunu, belirterek müteveffanın eşi için maddi ve manevi, çocukları için manevi tazminat talep etmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacılar vekili ile davalılar … …. ve … vekilinin bu yöne ilişkin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.
6100 sayılı HMK.nın 25. Maddesinde “Kanunda öngörülen istisnalar dışında, hâkim, iki taraftan birinin söylemediği şeyi veya vakıaları kendiliğinden dikkate alamaz ve onları hatırlatabilecek davranışlarda dahi bulunamaz. Ve Kanunla belirtilen durumlar dışında, hâkim, kendiliğinden delil toplayamaz.” düzenlemesi gereğince taraflarca getirilme ilkesi benimsenmiş olup hakimin tarafların söylemediği şeyi veya vakıları kendiliğinden dikkate alması hukuka aykırılık oluşturur.
HMK.nın taleple bağlılık ilkesini düzenleyen 26. Maddesinde ise “ Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.“ hükmü gereğince hakim tarafların taleplerinin aşacak şekilde karar veremez.
Davacılar vekili dava dilekçesi ile davacı … … için 500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatına avans faiz uygulanmasını talep etmiş, ıslah dilekçesinde ise dava değerini 27.108,08TL arttırarak 27.608,08 TL tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş olup, mahkemece ıslah edilen 21.108,08 TL tazminata talep gibi yasal faiz uygulanması gerekirken davacının talebi aşılarak avans faiz uygulanması doğru görülmediğinden davalıların bu yöne ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmüştür.
Davacıların diğer istinaf nedenlerinin incelenmesinde; davacılar müteveffanın eşi ve çocukları olup müteveffanın ölümü nedeniyle manevi tazminat talep etmişler, mahkemece davacı … … için 10.000,00 TL, … için 5.000,00 TL, … … için 3.000,00 TL, … … için de 1.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
6098 sayılı TBK. 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Dava konusu 22.11.2015 tarihinde meydana gelen kazada davalı sürücünün kusur oranı, olay tarihi, zararın ağırlığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kaza tarihindeki paranın alım gücü göz önünde bulundurulduğunda, davacılar yönünden belirlenen tazminat miktarının hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir miktar daha yüksek olması gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak davacı vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf isteminin kabulü ile davacı eş … … için 15.000,00 TL, … için 5.000,00 TL, … … için 5.000,00 TL, … … için de 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar vermek gerekmiş, ayrıca dava konusu olayda da davacıların davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı olması nedeniyle ayrı ayrı dava açabilecekken usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu, bu durumda esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı yönünden kabul ve reddedilen tazminat miktarına göre vekil ile temsil edilen taraflar lehine ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken her iki taraf yönünden de tek vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğur görülmemiş, bu nedenle davacılar vekili ile davalılar … …. ve … vekilinin istinaf başvurunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, kesinleşen yönler korunarak HMK.nın 353/1.b.2. maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I- Davacılar vekili ile davalılar … …. ve … vekilinin İstinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.2 maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına,
Buna göre;
1-Davacı … …’in tüm davalılar hakkındaki destekten yoksun kalma tazminatına yönelik davasının kabulü ile, 27.608,08 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davalı … … A.Ş.’nin … poliçesi teminat limiti ile sınırlı ve iş bu dava tarihi olan 02/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte sorumlu olması, davalılar … ve …’in ise trafik kaza tarihi olan 22/11/2015 tarihinden itibaren 500,00 TL’nin avans faizi, 27.108,08 TL’nin yasal faizi ile birlikte sorumlu olmaları koşulu ile tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … …’e verilmesine,
2-Davacıların, davalılar … ve … hakkındaki manevi tazminat davalarının kısmen kabulü, kısmen reddi ile; davacı … … için 15.000,00 TL, … için 5.000,00 TL, … … için 5.000,00 TL, … … için de 5.000,00 TL manevi tazminatın, kaza tarihi olan 22/11/2015 den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davacıların fazlaya ilişkin manevi tazminat taleplerinin reddine,
3-Maddi tazminat davası yönünden alınması gereken 1.885,90 TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 582,35 TL peşin harç ile 92,59 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 674,94 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.210,96 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Manevi tazminat yönünden alınması gereken 2.049,30 TL harcın davalılar … ve … Taah. Tic. Ltd. Şti’den tahsili ile hazine’ye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından peşin yatırılan 582,35 TL peşin harç, 29,20 TL başvuru harcı ve 92,59 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 704,14 TL harcın davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti 1.050,00 TL, … fatura gideri 210,00 TL, … posta gideri 33,00 TL, Tanık ücreti 60,00 TL, 25 tebligat gideri 294,00 TL ve 7 müzekkere gideri 59,70 TL olmak üzere toplam 1.706,70 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davalılar tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda mahkememizce bir karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından varsa kullanılmayarak artan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
9-Davalılar tarafından yatırılan gider avansı bulunmadığından iadesi konusunda mahkememizce bir karar verilmesine yer olmadığına,
10-Maddi tazminat davası yönünden AAÜT’ye göre hesap edilen 3.312,96 TL vekalet ücretinin tüm davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
11- Davacılar yargılamada vekil ile temsil edildiğinden kabulüne karar verilen manevi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince belirlenen davacı … … için 4.080,00 TL. davacı … için 4.080,00 TL, … … için 4.080,00 TL, … … için 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ayrı ayrı ödenmesine,
12-Davalılar … ve … yargılamada vekil ile temsil edildiğinden reddine karar verilen manevi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/2. Maddesi gereğince belirlenen davacı … …’den 4.080,00 TL. davacı …’den 4.080,00 TL, … …’den için 4.080,00 TL, … …’den 4.080,00 TL vekalet ücretinin tahsili ile davalılara ödenmesine,
II-İSTİNAF BAŞVURUSU NEDENİYLE YAPILAN HARÇ VE MASRAFLAR YÖNÜNDEN;
1- Davacılar ve davalılar … ve … tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istek halinde iadesine,
2-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan 55,00 TL. yargılama giderlerinin davalılar … ve … ‘den tahsili ile davacıya ödenmesine, davalılar tarafından yapılan 17,50 TL. yargılama giderinin davacılardan tahsili ile davalılara ödenmesine,
3-Başvuran tarafça yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK.nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
4-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 24.06.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.