Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/622 E. 2021/1580 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar N…..
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

…..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/12/2018
NUMARASI ……

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 30/09/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 25/10/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde;14/07/2014 tarihinde, davalı tarafından ZMMS ile sigortalanan araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini yitirmesi neticesinde meydana gelen kazada, sigortalı araç içerisinde yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralandığını ve maluliyetinin meydana geldiğini, zararlarından davalının sorumlu olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 50,00 TL sürekli iş göremezlik, 25,00 TL geçici iş görmezlik ve 25,00 TL bakıcı giderinin dava tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile davalından tahsilini istemiştir.
Davacı vekili; 22/05/2018 tarihli dilekçesi sürekli iş göremezlik nedeniyle tazminat taleplerini fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, 268.000,00 TL olarak belirlediklerini belirtilerek davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı Sigorta vekili cevap dilekçesinde; kaza yapan aracın müvekkili tarafından ZMMS ile sigortalı olduğunu, sorumluluklarının sigorta limiti kusur ve zarar ile sınırlı olduğunu, kaza yapan aracın hususi araç olması nedeniyle davacının avans faizi talebinin haksız olduğunu, davacının kusuru, zararı ve maluliyetini kanıtlaması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davacının yolcu olarak bulunduğu, davalı tarafından sigortalı araç sürücüsünün %100 kusuru ile meydana gelen kaza neticesinde, alınan maluliyet raporuna göre davacının %100 oranında malul kaldığının ve sürekli olarak başka birisinin bakımına muhtaç kaldığının anlaşıldığı, alınan aktüer bilirkişi raporuna göre davalının 355.607,12 TL sürekli iş göremezlik zararı meydana geldiği, davalının sigorta limit olan 268.000,00 TL ile sorumlu olduğu, davacı tarafından bakıcı gideri talep edilmiş ise de; davacı tarafından bakıcı tutulduğu ve masraf yapıldığı ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile 268.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geçici iş göremezlik ve bakıcı giderine ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili tarafından davalı hakkında sürekli iş göremezlik tazminatı, geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı gideri talebi ile dava açıldığını, mahkemece bakıcı giderine ilişkin belge sunulmadığından, bakıcı giderine ilişkin hesaplama dahi yapılmadan davanın reddine karar verildiğini, rapora itirazlarının ise bu yönden karşılanmadığını, müvekkilinin kaza nedeniyle felç olduğunu ve alınan maluliyet raporuna göre %100 oranında malul kaldığının tespit edildiğini, davalının bakıcı giderinden sorumlu olduğunu, bu nedenle mahkemece bakıcı giderine ilişkin taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddedilmesinin hatalı olduğunu belirterek, yeniden yargılama yapılarak bakıcı giderine ilişkin taleplerinin de kabulüne karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan iş göremezlik tazminatı ve kaza neticesinde bakıma muhtaç kalındığından bahisle bakıcı giderinin tazmini istemidir. Mahkemece sigortalı araç sürücüsünün tam kusuru ile meydana gelen kaza neticesinde davacının %100 malul kaldığından bahisle iş göremezlik tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiş, bakıcı giderine ilişkin olarak davacının bakıcı tuttuğunu ve masraf yaptığını ispatlayamadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından reddedilen bakıcı giderine yönelik olarak istinaf edilmiştir.
Meydana gelen trafik kazası neticesinde, mahkemece yapılan yargılama sırasında …..Başkanlığından alınan 06/12/2016 tarihli 2323 Sayılı raporda, davacının 14/07/2014 tarihinde geçirdiği trafik kazası neticesinde vücut genel çalışma gücü oranını %100 oranında kaybettiği, sürekli iş göremez kaldığı, Maluliyet İşlemleri Yönetmeliği 12. maddesine göre de devamlı surette bir başkasının bakımına muhtaç kaldığı belirtilmiştir. Davacının kaza neticesinde bakıma muhtaç kalacak şekilde yaralandığına ilişkin uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık bakıma muhtaç duruma gelen davacının bakıcı tuttuğunu ve/veya bakıma muhtaçlığı nedeniyle ileride bakıcı tutacağını belge ile kanıtlaması gerekip gerekmediğine ilişkindir.
Kaza neticesinde davacının bakıma muhtaç kaldığı alınan uzman raporu ile kanıtlanmış olup, bakıma muhtaç hale gelen davacıya aile bireyleri tarafından bakım yükümlülüğü getirilemeyeceğinden davacı bakıma muhtaç kalması nedeniyle bakıcı ihtiyacı nedeniyle zararını talep edebilir. Zarar görenden ayrıca bakım nedeniyle yaptığı veya yapacağı giderleri kanıtlaması aranmaz. Davacı, bakıma muhtaç kaldığı süre içerisinde dışarından bakıcı tutması halinde yapacağı gider oranında zararının karşılanmasını talep edebilir.
Bu durumda; mahkemece, davacının sürekli bakıma muhtaç olduğunun kanıtlanmış olmasına göre, aktüer hesap bilirkişisinden davacının kendisine dışarıdan bir bakıcı tutulmuş olsa idi, ne kadar zararının olduğu belirlendiği tazminat hesap raporu alınarak ve davanın sigorta şirketine karşı açılmış olmasına göre sigorta tedavi giderleri teminat limiti gözetilerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme davacının bakıcı giderine ilişkin talebinin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, mahkemece uyuşmazlığın çözümünde etkili delillerin toplanılmadan ve değerlendirilmeden karar verilmiş olması nedeniyle HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yukarıda açıklandığı üzere davacının bakıcı giderine ilişkin talebi yönünden bilirkişiden rapor alınarak ve sigorta teminat limiti gözetilerek bir karar verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 19/12/2018 tarihli ……Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden davacıdan İstinaf peşin harcı olarak alınan. 44.40 TL istinaf karar harcının istek halinde istinaf eden davacıya iadesine,
4-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
5-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 30/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.