Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/10/2018
NUMARASI :…
DAVANIN KONUSU : Trafik Kazasından Kaynaklanan Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 17/06/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 06/07/2021
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … ve … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde ; 31/08/2016 tarihinde, müvekiline ait aracın yol kenarında durakladığı sırada, davalı …’nın sürücüsü olduğu, davalı ….’nin işleteni olduğu ve davalı … Sigorta A.Ş. tarafından ZMMS ile sigortalı araç ile seyir halinde iken kavşak noktasında direksiyon hakimiyetini yitirerek, kontrolden çıktığı ve duraklama halinde bulunan müvekkiline ait 2013 model … marka araca çarpması ile müvekkilinin arcınında önündeki diğer bir araca çarparak hasarlandığını, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin kusurunun bulunmadığı, kaza neticesinde müvekkilinin aracının ağır şekilde hasarlandığını, kasko şirketi tarafından aracın onarılması ekonomik görülerek aracın tamir edildiğini, aracın onarımının 3 ay sürdüğünü, meydana gelen kaza neticesinde müvekkilinin aracında değer kaybı meydana geldiğini, ayrıca müvekkiline kasko sigorta şirketi tarafından sadece bir hafta araç tahsis edildiğini, sonrasında ise ulaşımını taksi ve toplu ulaşım araçları ile sağlamak zorunda kaldığını, müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybından tüm davalıların sorumlu olduğunu, araç mahrumiyeti zararlarından ise sigorta haricindeki davalıların sorumlu olduğunu belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak; 1.500,00 TL değer kaybının tüm davalılardan, 100,00 TL araç mahrumiyeti giderinin ise sigorta harici davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili dava değerini; 3.326,00 TL araç değer kaybı, 910,00 TL araç mahrumiyeti olarak ıslah etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin tam kusurlu olduğunu kabul etmediklerini, davacının aracını park etmenin yasak olduğu yere park ederek kazaya sebebiyet verdiğini, kazanın saat 21.30 sıralarında meydana geldiği ve davacının aracının park halinde olduğu, davacının polis ifadesinde aracı park ettiğini beyan ettiğini, davacının park etmenin yasak olduğu kavşak noktasına tehlikeli şekilde aracını park ederek, kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu, zarara ilişkin olarak ise, hasar miktarının ve onarım süresinin abartıldığını, belirtilen onarım bedelinin fahiş olduğunu, aracın tamir süresinin 3 ay sürmesinin de mümkün olmadığını, davacının ulaşım giderine ilişkin delil de sunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … Sigorta AŞ, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davanın trafik kazasından kaynaklanan değer kaybı ve araç mahrumiyeti nedeniyle tazminat istemine ilişkin olduğu, davacı tarafından … Sigorta AŞ hakkında da dava açılmış ise de, davanın kaza tarihini kapsayan sigortası olmaması nedeniyle, davalıya husumet yöneltilemeyeceğini, diğer davalılar yönünden ise, meydana gelen kaza nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından …’nın yaralanması nedeniyle, davacı … ve dava dışı … hakkında yapılan soruşturmda, kazanın meydana gelmesinde …’in kusurlu olması nedeniyle … verildiğini, karara itiraz edilmesi üzerine Sulh Ceza Mahkemesi tarafından itirazın reddediliğinin görüldüğü, mahkemece kusur ve hasar bilirkişisinden alınan raporda da, kazanın meydana gelmesinde davalı …’in kusurlu olduğunun ve davacının aracında meydan gelen değer kaybının serbest piyasa rayiçlerine göre 4.000,00 TL, ZMMS Genel Şartlarındaki formüle göre ise 3.326,00 TL olduğunun, araç mahrumiyeti zararının ise 1400,00 TL olduğunun, sigorta tarafından 7 gün ikame araç verilmesi nedeniyle araç mahrimiyeti zararının 910,00 TL olduğunun tespit edildiği, kusur ve hasara ilişkin raporun uygun olduğu ve davacının talebinde haklı olduğu gerekçesi ile davalı … Sigorta AŞ hakkındaki davanın pasif husumet ehliyeti bulunmaması nedeniyle reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın kabulü ile 3.326,00 TL araç değer kaybı zararı, 910,00 TL araç mahrumiyet zararı olmak üzere toplam 4.236,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı …. ve … vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalılar …. ve … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; kaza neticesinde, davacıya kasko sigortası tarafından ikame araç tahsis edilmiş olması nedeniyle, bilirkişi tarafından hesap edilen bakiye araç mahrumiyeti nedeniyle kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesinin hatalı olduğunu, müvekkili araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunun kabul edilmesinin hatalı olduğunu, davacının aracını hatalı yere park ederek kazaya neden olduğunu, soruşturma sırasında alınan ifadesinde de aracını park ederek başından ayrıldığını beyan ettiğini, davacının aracını park ettiği yerde park etmenin yasak olduğunu, park ettiği yerin hemen arkasında park yasağı lehvası olduğunu, müvekkilinin aşırı hız yapmasının söz konusu olamadığını, müvekkilinin nizami olarak dönüş yaptığını ancak döndüğünde aracı gördüğünü ve kurtaramadığını, davacının söz konusu yere park ederek müvekkilinin virajı dönmesine engel olduğunu bu nedenle kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunduğunu , ulaşım giderine ilişkin iddiaların ise temellendirilmediğini, farazi olarak hesaplama yapıldığını 70,00 TL günlük bedelin yüksek olduğunu, davacı tarafından yapılan hesaplamanın ispatlanmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere de, davacının araç kullanmaması nedeniyle ödemekten kurtulduğu yakıt, bakım temizlik vs masrafların tazminattan indirilmesi gerektiği belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
Dava, trafik kazasında kaynaklanan araç hasarı nedeniyle, değer kaybından ve araç mahrumiyetinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı, kusur durumuna ve hesap edilen tazminata ve faiz başlangıcına itiraz ederek kararı istinaf etmiştir.
31/08/2016 tarihinde, davalının sevk ve idaresindeki araç ile seyir halinde iken, direksiyon hakimiyetini kaybederek park halindeki araçlara çarptığı, kaza tespit tutanağı, davalının soruşturma dosyasındaki müşteki-şühpeli olarak alınan ifadesi ve dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Davalı vekili tarafından mahkemece belirlenen kusur durumunun uygun olmadığını iddia etmiş ise de, davalı 01/09/2016 tarihli ifadesinde “….. sokak üzerinde seyir halindeydim. Göbekten sola dönüş yaparken araç birinci vitesteydi. Aracı ikinci vitese aldım. Debriyajdan ayağımı biraz hızlı kaldırmış olabilirim araç birden kaydı. Ben toparlamaya çalışırken sokakta park halinde bulunan (… marka) araca çarptım. Çarpmanın etkisi ile … marka araç sürüklendi ve arka kısmında bulunan …araca çarptı” şeklinde olayın meydana geliş şeklini ifade etmiş, Kaza tespit tutanağındaki yolun durumu, aracın park halinde bulunduğu nokta, kazaya karışan araçlardaki hasar durumu ve davalının yaralanmış olması nazara alındığında, kazanın davalının kavşak noktasında ani ve hızlı bir dönüş manevrası yapması neticesinde meydana geldiği dosyadaki delil durumu ile tespit edilmiştir. Kazanın davalının aracının kontrolünü kavşak noktasında ani, hızlı ve dikkatsiz şekilde dönüş yapmak istediği sırada kaybetmiş olması neticesinde meydana gelmiş olmasına, aracın kontrolünü kaybetmesinde davacının aracını parketmiş veya duraklatmış olmasının etkisinin olmamasına göre mahkemece kazanın meydana gelmesinde davalının tam kusurlu kabul edilmesinde isabetsizlik bulunmadığından davalı vekilinin kusur durumuna ilişkin istinaf talebi yerinde görülmemiştir.
Davalının, araç mahrumiyetine ilişkin hesaplanan tazminata ilişkin istinaf talepleri yönünden ise; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, meydana gelen kaza neticesinde davacının aracında meydana gelen hasar durumuna göre makul onarım süresinin 20 gün olduğu tespit edilmiş, tüm işletme giderleri düşüldükten sonra günlük araç mahrumiyeti zararının 70.00 TL olduğu, toplam araç mahrumiyeti zararının ise 1400,00 TL olduğu, kasko tarafından 7 günlük araç ikame edilmiş olması nedeniyle bu miktar mahsup edildiğinde bakiye zararının 910,00 TL olduğu hesaplanmıştır. Yapılan hesaplama Yargıtay içtihatlarına uygun olup, belirlenen günlük miktarda kaza tarihi itibariyle makul olduğundan davalının bu nedenle ileri sürüdüğü istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Buna göre; mahkemece kabul edilen kusur oranın ve bilirkişi tarafından yapılan hesaplamanın dosya kapsamına uygun olmasına, davacının mal varlığında kaza tarihi itibariyle azalma, eksilme, zarar meydana geldiğinden, TBK’nın 117. maddesi gereğince kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesinde usulsüzlük bulunmamasına göre dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından, davalılar vekilinin tüm istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalılar …. ve …’dan vekilinin yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurma harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3- Davalılar …. ve …’dan alınması gereken 289,36 TL nispi istinaf karar harcından, peşin alınan 35,90 TL ve 36,44 TL harcın mahsubu ile bakiye 217,02 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf eden davalılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 17/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
…
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.