Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/509 E. 2021/841 K. 22.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No…
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/11/2018
NUMARASI : …
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan )

KARAR TARİHİ : 22/04/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 07/05/2021

Mahalli mahkemesinden verilen karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla, dosya incelendi;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 12/11/2014 tarihinde davalıya trafik sigortalı, dava dışı … yönetimindeki aracın, davacı yönetimindeki motosiklete çarpması sonucu çift taraflı, yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, davacının kazada sol bacağını kaybettiğini, kazada davalıya sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, davacının kaza sonucu ayağını kaybetmesi nedeniyle protez bedeli, protezin değiştirilmesi ve bakımı için yapacağı masraflar, soket gideri, ulaşım giderleri, ilaç gideri vs … tarafından karşılanmayan giderlere ihtiyaç duyduğunu ve ömür boyu da duyacağını, davacının sosyal güvencesi olmadığından talep edilen tedavi giderlerinin ve protez bedellerinin hiçbirinin … tarafından karşılanmadığını, dilekçe ekinde ibraz edilen 13/02/2015 tarihli faturada davacının protez için yapmış olduğu harcamanın 47.000,00 TL olduğunu, bu masrafların tamamının davacı tarafından karşılandığını, protezlerin sağlık uygulamaları tebliğine göre davacının ihtiyaçlarını karşılamaya yeterli ve gerekli olup olmadığı, kaç yılda bir değiştirilmesi gerektiği, piyasa rayicinin belirlenmesi yönünde adli tıp uzmanından bilirkişi raporu alınması gerektiğini, protez bedellerinin … tarafından karşılanmaması sebebiyle oluşan zararlar dışında protez takıldıktan sonra yapılması gereken soket değişimi ve giderlerinden kaynaklanan zararların da ayrıca adli tıp uzmanı tarafından belirlenmesi gerektiğini, protez takıldıktan sonra düzenli olarak 2 yılda bir bakımının yapılması gerektiğini, protezin takılması, bakımı ve protezin soket değişimi esnasında yapılmış ve yapılacak makul yol ve konaklamaya ilişkin masrafların, sosyal güvencesi olmayan davacının hayatı boyunca kullanması gereken ilaçların, yazılacak reçete için ödenmesi gereken bedellerin vs diğer tedavi giderlerinin doktor bilirkişi marifetiyle belirlenmesini talep ettiklerini, davalının kaza tarihi itibariyle tedavi giderleri için kişi başına 268.000,00 TL teminat sağladığını, eczane fişleri ve … faturalarının 6111 sayılı Yasa kapsamında olmadığını, bu zararlardan …’nın sorumlu olmadığını, iş bu dava konusu olan bir kısım giderlerin de … tarafından ödenmediğini, dava dilekçesi ekinde sunulan .. … tarafından düzenlenen protez bedeline ilişkin fatura bedeli … tarafından karşılanmadığından davacı tarafından ödendiğini, davacının sosyal güvencesi olmadığının gerekçe gösterildiğini, davalının protez bedeli ve buna bağlı harcamalardan sorumlu olduğunu, davacının yaşı, kullanmak zorunda olduğu protez, protezin değişim süresi, bu protez nedeniyle yapması gereken soket değişimleri, bakım ve sair harcamalar, makul yol ve konaklama giderleri, kullanması gereken ilaçlar ve tüm diğer faktörler birlikte değerlendirildiğinde davalı şirketin limit dahilinde zararın tümünden sorumlu olacağının aktüer hesaplamaları sonucunda anlaşılacağını, taleplerinin tüm denkleştirme nedenleri dikkate alınarak davalının sigortalısının tam kusuruna dayanılmadığını belirterek fazlaya ilişkin talep ve ek dava açma hakkı saklı kalmak kaydıyla maddi zararın tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda artırılmak üzere şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminat bedelinin (… tarafından karşılanmayan protez gideri, protez bakım masrafları, soket gideri gibi 800,00 TL, yol ulaşım, kullanacağı ilaç vs diğer tedavi giderleri için 200,00 TL olmak üzere) diğer kusurlu kişilerin kusurlarına düşen sorumluluklar da dahil olmak üzere limit sınırları içerisinde teselsül hükümleri uyarınca dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 09/03/2018 tarihli talep artırım dilekçesinde fazlaya ilişkin hakları ve ıslah hakkı saklı kalmak kaydıyla davacı için 800,00 TL maddi tazminat (protez bedeli ve 10 yılda bir değişim nedeniyle ödenecek protez bedelleri peşin değeri toplamı) bedelinin davalı sigorta şirketinin tedavi giderleri teminatı dahilinde 258.079,70 TL artırılarak 258.879,70 TL maddi tazminat bedeliyle, 200,00 TL yol giderleri bedelinin limit sınırları içerisinde 28/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş; 16/08/2018 tarihli dilekçeyle davasını ıslah ederek, 323.599,64 TL tazminat bedelinden 268.000,00 TL maddi tazminat bedeliyle 200,00 TL yol giderinin poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere 28/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 55.599,64 TL maddi tazminat bedelinin ise 28/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalı …’dan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; 12/11/2014 tarihinde yaralamalı trafik kazasına karıştığı belirtilen aracın 10/03/2014 – 10/03/2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ZMMS poliçesiyle kaza tarihi itibariyle maluliyet için şahıs başına 268.000,00 TL azami sorumluluk haddiyle davalı şirkete sigortalı olduğunu, davacının sol bacağını kaybettiği ve gerek protez giderleri ve gerekse tedavi giderleri için toplamda 1.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilinin talep edildiğini, davacı tarafın tedavi, bakım ve protez giderleriyle ilgili maddi tazminat talebinin yerinde olmadığını, trafik kazalarından kaynaklanan yaramalardan doğan tedavi masraflarından kaynaklı olarak davalının hiçbir kişiye ve kuruma karşı sorumluluğu bulunmadığını, 25/02/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesiyle değişik 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesi ve 6111 sayılı Yasa’nın geçici 1. maddesi gereğince bu davada talep edilen tedavi ve protez giderlerinin …’nın sorumluluğunda olduğunu, yapılan prim aktarımı sebebiyle poliçede zaten tedavi teminatı bulunmadığını, yalnızca ölüm sakatlık teminatının yer aldığını, davacıya 23/01/2015 tarihinde 147.864,44 TL tazminat ödemesi yapıldığını, dolayısıyla bu teminattan da 120.135,56 TL bakiye kaldığını, davacının sosyal güvencesi olmaması sebebiyle bu zararların … tarafından karşılanmadığı iddiasının yersiz olduğunu, trafik kazasında yaralanan kişinin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın tedavi giderlerini … karşılamakla yükümlü olduğundan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece alınan rapor sonrasında davacı vekiline …’yı davaya dahil etmesi için süre verilmiş, talep doğrultusunda … davaya dahil edilmiştir.
Dahili davalı … vekili cevap dilekçesinde;12/11/2014 tarihinde davacının geçirmiş olduğu trafik kazası sonucunda sol bacağını kaybetmesi nedeniyle proteze ihtiyaç duyulduğunu, davacı tarafından 47.000,00 TL karşılığında dizüstü protezi yaptırıldığını, bu bedelin kurumdan tahsili amacıyla talepte bulunulmuş ise de 12/10/2016 tarihli yazı ile olumsuz cevap verildiğini,… sayılı genelgenin 7.1 maddesi ve bu maddeye ek olarak Sağlık Uygulama Tebliği Ek 3/C-2 ekli listenin mobilite ve aktivite destekleyici ortez ve protezler alt başlığında geçen protez bedellerinin aktif çalışan veya öğrenci olan hastalarca temin edilmesi halinde kurumca karşılanır hükmü amir olduğundan, davacıya başvurusundan dolayı herhangi bir ödeme yapılmadığını, yapılan işlemlerde bir hata bulunmadığını, yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece davanın, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olduğu, 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Yasa’nın 59. maddesinde “Trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, yasa’nın geçici 1. maddesiyle de “Bu Kanun’un yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanun’un 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın 3 yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve güvence hesabının yükümlülüklerinin sona ereceğinin” öngörüldüğü, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A1 maddesinde, sigortacının poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceğinin düzenlendiği, Karayolları Trafik Kanunu’na göre ZMMS yaptırmanın zorunlu olduğu, Sigorta poliçesinde belirtilen motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle sigorta şirketinin zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına aldığı, davalının davacıya çarpan aracın trafik sigortacısı olduğu, … ile yapılan yazışma neticesinde davacıya 08/04/2015 tarihinde fatura karşılığında protez bedeli olarak 3.129,41 TL ödendiği, ödemeye konu faturanın eki belgeden, … tarafından düzenlenen 08/01/2015 tarihli fatura olduğu, 13/02/2015 tarihli Egeli … tarafından düzenlenen faturaya konu protez bedeli sigortaya yapılan başvuruya rağmen karşılanmadığından iş bu davanın açıldığı, fatura bedelinin 47.000,00 TL olduğu,hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nca düzenlenen kusura ilişkin raporda, sigortalı araç sürücüsünün %75, mobilet sürücüsü davacının ise %25 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği, … uzmanı, tıp fakültesi öğretim üyesi ve hukukçudan oluşturulan bilirkişi heyetinden alınan raporda; protez bedelleriyle ilaç giderlerinin 2918 sayılı Kanun’un 6111 sayılı Yasa’nın 59. maddesiyle değişik 98. maddesi hükmü uyarınca … tarafından karşılanması gerektiği, mahkemece aksi kanaatte olunması halinde davacıya uygun protezin swing ve stance fazı mikro işlemci kontrollü diz eklemli pasif vakum sistem modüler dizüstü protezi olduğu, her 10 yılda bir değişim gerektiği, her 3 yılda bir hidrolik, burçlar ve batarya ile soket sistemine ait bakım ve malzeme gerektireceği, bu varsayım dahilinde davacının protez değişim bedeli ve eklem giderlerine ilişkin giderleri rapor tarihindeki rayiç piyasa fiyatı dikkate alınarak ve 2017 ve sonrası için her yıl için %10 artırım ve 1/kn katsayı kullanılarak %10 iskonto uygulanmak suretiyle davacının protez bedeli zararından doğan alacağı ödemiş olduğu protez bedeli ve 10 yılda bir değişim nedeniyle ödenecek protez bedelinin peşin değeri toplamının 281.595,81 TL, eklem değişim bedeli alacağının ise 149.866,37 TL olup PMF tablosu kullanılırsa davacının toplam zararının 431.466,18 TL olduğunun bildirildiği, aynı heyetten alınan 08/09/2017 tarihli ek raporda ise; protez bedelleriyle ilaç giderleri yönünden asıl rapordaki görüş ve kanaat tekrar edilerek, konaklama ve yol giderlerine ilişkin bilgi ve belge sunulmamış olması nedeniyle TBK’nın 50. maddesinin 2. fıkrası kapsamında mahkeme tarafından takdiri gereken talepler yönünden değerlendirme yapılmadığının ifade edildiği,25/02/2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 13/02/2011 tarih 6111 sayılı Yasa’nın 59. maddesiyle değişik 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesinin açık lafzından da anlaşıldığı üzere yapılan değişiklik ile trafik kazası sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurumu ve kuruluşlarının sunduğu sağlık hizmet bedellerinin … tarafından karşılanacağı, geçici 1. maddede düzenlenen aktarım gerçekleşmesi koşuluyla da hastanelerde sunulan sağlık hizmet bedelleri yönünden sigorta şirketlerinin ve güvence hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği, Kazazedelerin bunun dışında kalan bakıcı veya tedaviye bağlı sair harcamalarının sigorta şirketlerinin tedavi teminatları kapsamında karşılanmaya devam edileceği, davalının tedavi giderinden kaynaklı zarar için ödeme yapmadığı hususunda uyuşmazlık olmadığı, sigorta poliçesinde belirtilen motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle sigorta şirketi zarar görenlerin tedavisi için ödenen ve ödenecek, … tarafından karşılanmayan giderleri zorunlu olarak teminat altına aldığından ve davacının kurum tarafından karşılanmayan protez gideri, protez bakım masrafları, soket gideri, yol, ulaşım, kullanacağı ilaç vs giderleri sigorta şirketinin tedavi teminatları kapsamında karşılanması gerektiğinden bu yönü ile alınan raporun hükme esas alınabilir mahiyette görülmediği, protez bedeli ve 10 yılda bir değişim nedeniyle ödenecek protez bedelleri peşin değeriyle, eklem değişim bedelinden kaynaklı toplam zarar miktarı, davacının kusuru oranı, … nın yaptığı protez bedeli ödemesi de gözetildiğinde davacı zararı, poliçe tedavi gideri kapsamında ödenmesi gereken limit üzerinde kaldığından sair masraflara ilişkin ilave delil toplanması ve tespiti yönünde mahkemece işlem yapılmasına gerek görülmediği, 268.000,00 TL tedavi giderinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği, her ne kadar … davaya dahil edilmiş, talep artırım dilekçesi ve ıslah dilekçesinde mevcut zararın dahili davalıdan da tahsili talep olunmuş ise de, 03/03/2017 tarihli celse ara kararı ile … Başkanlığı’nın davaya dahil edildiği, 6111 sayılı Kanun’un dava tarihinden önce yürürlüğe girdiği gözetildiğinde tedavi giderleri yönünden … Başkanlığı’nın davaya dahili davalı olarak katılmasının mümkün olmadığı, yasal olarak imkan bulunmayan usul işleminin mahkemenin ara kararı gereği zorunlu olarak yapılmasında davacı tarafın usul hatası bulunmadığının kabulü ile dahili davalı … Başkanlığı lehine vekalet ücretine hükmedilmediği gerekçesi ile dahili davalı …’ya karşı açılan davanın reddine, davalı … Sigorta A.Ş. aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne, 268.000,00 TL’nin 28/04/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranda yasal faiziyle birlikte davalı sigortadan tahsiliyle davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hükme karşı davalı sigorta şirketi vekil tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili ile istinaf dilekçesinde özetle; … Sigorta nezdinde trafik poliçesi temin olunan aracın 12/11/2014 tarihinde karıştığı kaza neticesinde karşı araç sürücüsü davacı …’in bacağını kaybettiğini, davacının bacağını kaybetmesi nedeniyle protez bedeli, protezin değiştirilmesi için ve bakımı için yapılacak masraflar, soket gideri, ulaşım  giderleri, ilaç gideri gibi giderlerin tahsili talebi ile iş bu davanın açıldığını, yargılama sonucu dahili davalı …’ya karşı açılan davanın reddine, davalı … Sigorta A.Ş. aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile 268.000,00 TL’nin 28/04/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranda yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verildiğini, söz konusu kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu,25.02.2011 tarih ve …. sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6111 sayılı “Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik yapılması Hakkında Kanun” gereğince; “trafik kazası sonucunda oluşan yaralanmalara ilişkin tedavi taleplerinin” Sosyal Güvenlik Kurumundan talep edilmesi gerektiğini, trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin sosyal güvenlik kurumu tarafından karşılanacağını, davacı yanın protez bakım ve onarım giderinin dolaylı zarar olup, ZMSS poliçe teminat limiti kapsamı dışında kaldığını, Ayrıca 23 Nisan 2015 tarihinde yayımlanan 6645 sayılı İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 60. Maddesi ile 2918 sayılı KTK madde 98’in 1. fıkrasına bir ekleme yapıldığını, buna göre protez ve ortezlerden de … sorumlu olacağını, fakat ileriye dönük protez ve ortezler için … ödeme yapmayacağını, ancak davacının proteze ihtiyacı oldukça …’ya başvurması ve …’nın da tespit ettiği fiyat üzerinden bunu karşılayacağının düzenlendiğini, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 98. maddesinde “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. (Ek cümle: 4/4/2015-6645/60 md.) Ancak, Sosyal Güvenlik Kurumu, bu kapsama girenler yönünden genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmetlerine ilave sağlık hizmetlerini belirler, protez ve ortezler için farklı birim fiyatı tespit eder. Bu sağlık hizmetleri sağlık uygulama tebliğindeki istisnai sağlık hizmetleri kapsamına dâhil edilmez.” şeklinde düzenleme yapıldığını, davacı yanın protez bedelini … karşıladığından, davalı şirketten protez bedeli talep etmesinin kanuna aykırılık teşkil ettiğini, davacının ileride ihtiyacının olacağı protezi öncelikle …’dan talep etmesi ve eğer … karşılamaz ise zarara sebebiyet verenlerden talep etmesi gerektiğini,kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için davalı şirketin tedavi giderleri kapsamında olan protez giderlerinden sorumlu olduğu düşünülse dahi davacının gelecekteki muhtemel protez temini, bakımı ve onarımından kaynaklanan zararının bugünden karşılanmış olacağını, davalı şirketten bu zararı aldıktan sonra …’ya başvuru yaparak protezinin gününün dolduğunu ve değiştirilmesini talep etmesi durumunda, davacının davalı şirketten aldığı tazminata bakılmaksızın …’ca davacı yana yeni bir protez temin edileceğini, bu duırumda davacının, davalı şirket aleyhine sebepsiz zenginleşeceğini ve aynı zarardan ötürü mükerrer ödeme alacağını, poliçe teminat limitinin ayrılmasının, zarar görenlere muhakkak ödeneceği anlamına gelmediğini, davalı sigortacının davacının gerçek zararından sigortalının kusuru oranında sorumlu olduğunu, davacı yanın doğmamış bir protezin bakım ve onarım bedelini davalı şirketten hem de işleyecek faizi ile beraber tahsilini talep etmesinin hukukun genel ilkelerine aykırı olduğunu, bilirkişi heyet raporunda da davacının sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin … tarafından karşılanacağının belirtildiğini, ilaç, yol, ulaşım vs giderleri tedavi giderine yönelik tazminat talebi poliçe teminat limiti dışında olduğundan davalı sigortacının sorumluluğu bulunmadığını, ayrıca dosyada işbu zarar kalemlerini ispata yarar bilgi/belge de mevcut olmamasına rağmen eksik inceleme ile karar verildiğini (Yargıtay 10.Hukuk Dairesi 30.06.2011 tarih,…. Karar sayılı kararı), ilgili Kanun’un 59 ve Geçici 1’nci maddesi ile getirilen yeni hükümler çerçevesinde Trafik Kazalarına bağlı olarak davalı Şirket aleyhine açılmış olan tedavi masrafları tazminatı ile ilgili davalı şirketin yükümlülüğü sona erdiğinden taraf sıfatının da sona erdiğini,“tedavi giderleri”ne ilişkin davanın davalı şirket yönünden reddine karar verilmesi ve davanın …’ya yöneltilmesi gerekirken eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir. Kaza sonucu sol diz üstü ampüte edilen davacı protez, protez bakım gideri ile ileride değişecek protez giderleri vb. isteminde bulunmuştur.
Somut olaya bakıldığında, kazanın 12.11.2014 tarihinde meydana geldiği, … Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 25.07.2018 tarihli rapora göre kazanın meydana gelmesinde, davacı sürücü …’in %25 oranında, davalıya trafik sigortalı araç sürücüsü …’ün %75 oranında kusurlu bulunduklarının belirlendiği, meydana gelen kaza neticesi %48 oranında engelli raporu bulunan ve sol diz üstü ampüte edilen davacının protez kullanım süresinin 10 yıl olduğu, 3 yılda bir protez değişiminin gerekli olduğu, şahsın ömür boyu protez kullanmasının gerektiği, … devlet hastanesi başhekimliğince düzenlenen 13.02.2015 tarihli sağlık kurulu raporunda davacının swıng ve stance fazı mikroişlemci kontrollü diz eklemli, pasif vakum sistem modüler diz üstü protezi kullanmasının uygun olduğunun belirlendiği, davacının kendi imkanı ile 13.02.2015 tarihli fatura ile 47.000,00TL karşılığında sağlık kurulu raporunda belirlenen protezi satın aldığı, davacının protez giderlerinin karşılanmasını …’dan talep ettiği, davacının bu başvurusuna 2013/37 sayılı genelgenin yedinci bölümünün 7.1 maddesinde yer alan, sağlık kurulu raporlarının belirlenen hastane veya rehabilitasyon merkezlerince onaylanması, hastaların protezin kullanımına ilişkin eğitim aldıklarına ve kullanabildiklerine dair yine belirli hastaneler, rehabilitasyon merkezleri yada ortez protez üretim ve uygulamaları yapan üniversitelerin sağlık kurullarınca onaylanması gerektiği, ayrıca SUT ek 3/c-2 ekli listesinin mobilite ve aktivite destekleyici ortez ve protezler alt başlığında geçen protez bedellerinin aktif çalışan veya öğrenci olan hastalarca temini halinde kurumca karşılandığı, bu nedenlerle davacının başvurusu nedeniyle herhangi bir ödeme yapılamadığı şeklinde cevap verildiği, endüstriyel tasarımcı ve medical uzmanı bilirkişi ile tıp doktoru profesör bilirkişi tarafından düzenlenen 08.09.2017 tarihli bilirkişi heyet raporuna göre davacının protez giderine yönelik zararının, davalının sigortalısının kusuruna isabet eden kısmın (terditli olarak PMF 1931 ve TRH 2010 tablosuna göre yapılan hesaplamalarda) her halükarda olay tarihi itibari ile 268.000.00TL olan poliçe limitinin çok üzerinde olduğu belirlenmiştir.
Bilirkişi raporunda, davacıya uygun olan ve ömür boyu kullanması gereken protezin swıng ve stance fazı mikroişlemci kontrollü diz eklemli, pasif vakum sistem modüler diz üstü protezi olduğu, protezin 10 yılda bir değişiminin gerektiği, her 3 yılda bir hidrolik, burçlar ve batarya ile soket sistemine ait bakım ve malzeme gerektirdiği, hekim kontrolünde yenilenmesi gerektiği, protez için 47.000,00TL, bakım giderleri için 10.000,00TL piyasa rayiç değeri olduğu belirtilmiştir.
Bu durumda, davalı sigorta şirketinin kaza tarihinde yürürlükte olan 2918 sayılı yasanın 98. maddesi kapsamında davacının … tarafından karşılanmayan “sair tedavi gideri” kapsamında olan protez ve bakım giderinden sorumlu bulunması, …’nın davacının protez ve protez bakım giderine ilişkin taleplerini karşılamaması, ödenme şartlarının davacı yönünden oluşmadığını bildirmesi, kabule göre de; hükmün ancak davanın tarafları yönünden kurulabilmesi, … aleyhinde usulüne uygun şekilde harcı yatırılarak açılan bir dava söz konusu olmayıp, dahili dava yolu ile … yasal hasım olamayacağı gibi taraf sıfatı da bulunmadığından, … hakkında olumlu yada olumsuz her hangi bir hüküm kurulmaması gerekirken, yazılı olduğu gibi davanın reddine şeklinde karar verilmesi doğru değil ise de, istinaf talebinde bulunanın sıfatı, bu hususta istinaf talebi bulunmaması gözetilerek bu konuya girilmemesi ve mahkemenin gerekçesine göre yerel mahkeme kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin yerinde görülmeyen istinaf taleplerinin HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince HMK.nın 355. maddesine göre istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucu esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı sigorta şirketinden alınması gereken 18.307.00 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan toplam 4.621.40 TL harcın mahsubu ile bakiye 13.685,60 TL harcın davalı sigortacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurma harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı sigorta şirketi tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-İstinafa gelen davalı tarafından yatırılan 100.00TL gider avansından kullanılmayan kısmın, karar kesinleştiğinde davalı sigorta şirketine iadesine,
6-Kararın taraflara (vekillere) tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK’nun 361/1 maddesi gereğince kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde temyizi kabil olmak üzere 22.04.2021tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.