Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/435 E. 2021/517 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/12/2018
NUMARASI :…

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 18/03/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 05/04/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 15.11.2015 tarihinde davacının sevk ve idaresinde bulunan araçla, dava dışı …’un sevk ve idaresinde bulunan, davalı şirket nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının geçici/kalıcı iş göremez halde kalacak şekilde yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde kırmızı ışık ihlali yapan sigortalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunu, davacının ise kazanın meydana gelmesinde bir kusuru bulunmadığını, meydana gelen kaza nedeniyle davacının maddi zarara uğradığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL geçici, 2.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş; 23/10/2018 tarihli bedel artırım dilekçesi ile 100,00 TL olan geçici iş göremezlik talebini 10.061,63 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kazaya karışan aracın davalı şirket nezdinde 08.06.2015 – 2016 tarihleri arasında Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında olmak üzere poliçe teminat limiti 290.000,00 TL ile sınırlı bulunduğunu, geçici iş göremezlik zararının teminat dışında olup, bu konuda sorumluluğun SGK’ya ait bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından; meydana gelen trafik kazasında davalı … şirketince ZMMS poliçesi ile sigortalı araç sürücüsünün olayda %100 oranında kusurlu, davacının kusursuz olduğu, davacı için 10.061,63 TL geçici iş göremezlik tazminatı hesap edildiği, iş bu tazminatın ödenmesinden davalı … şirketinin poliçe limiti dahilinde sorumlu olduğu anlaşılmakla dava ve ıslah dilekçesi gözetilerek davanın kısmen kabulüne, 10.061,63 TL geçici iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hükme karşı davalı … şirketi vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı …Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; zorunlu mali sorumluluk sigortası Genel Şartları’nın a.6.k maddesi gereğince geçici iş görmezlik taleplerinin teminat kapsamı dışında kaldığını, ZMSS genel şartları A.2. maddesinin (D) bendinde tanımlanan zarar kavramı içerisinde geçici iş göremezlik kavramının düzenlenmediğini, ayrıca A.5. maddesinde kapsama giren teminat türleri arasında geçici iş göremezlik tazminatının yer almadığını, geçici işgöremezlik dönemi zararlarından SGK’nın sorumlu olduğunu, bunun bilirkişi raporunda da tespit edildiğini, bu nedenle talebin reddi gerekirken, kabulünün hatalı olduğunu, kusur oranının Adli Tıp Kurumu nezdinde inceleme yapılarak belirlenmesi, bu kapsamda sorumluluğun tayin edilmesi gerektiğini, alınan kusur raporunun yetersiz incelemeye dayandığını, davacının olayda kusurunun bulunmadığına yönelik tespitin hatalı olduğunu, kararın eksik incelemeye dayandığını, hükme esas alınan hesap raporunda, …. davacıya yaptığı ödemenin 7.895,11 TL olarak mahsup edildiğini, Oysa …. davalı şirkete rücu ettiği tutarın 9.300,85 TL olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, yaralanmalı trafik kazasından kaynaklanan cismani (geçici ve sürekli iş göremezlik) tazminatı istemine ilişkindir.
KTT’da her iki sürücüde yeşil ışıkta geçtiğini ileri sürdüğünden kusur tespiti yapılamamış ise de, CD izleme tutanağından davalıya trafik sigortalı araç sürücüsünün kırmızı ışık ihlali yapması nedeniyle asli ve %100 oranında kusurlu bulunmuş, aynı olayla ilgili olarak ceza mahkemesinde açılan davanın yargılaması sırasında alınan trafikçi bilirkişi raporunda da davalının sigortalısının kırmızı ışık ihlali yaptığının belirlenmiş, iş bu tazminat davasında konusunda uzman bilirkişi tarafından düzenlenen raporda aynı kural ihlali nedeniyle dava dışı sigortalının %100 kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Kusur raporlarının ATK’dan alınması konusunda zorunluluk bulunmayıp, kusur durumunun kazanın oluş şekline ve dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmıştır.
Hükme esas alınan İstanbul ATK 3. İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen maluliyete ilişkin raporda davacının muayenesi de yapılarak davaya konu kaza nedeniyle sürekli maluliyetinin bulunmadığı ve 9 ayda iyileşebileceği belirlenmiştir.
Aktüer bilirkişi raporunda 9 ay için belirlenen geçici iş göremezlik tazminatından, dosyada mevcut belgede davacıya ödendiği bildirilen 7.895,11TL’nın mahsubu ile bakiye tazminatın bulunmuş, davalı tarafça davacıya daha fazla ödeme yapıldığının soyut iddia olarak ileri sürülmüş, buna dair her hangi bir belge yada bilgi sunulmamıştır.
Davaya konu trafik kazasının 15.11.2015 tarihinde meydana gelmesi, Anayasa Mahkemesinin 17.7.2020 tarihinde….K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiş olması nedeniyle, davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK.nın ve 6098 sayılı TBK.nın haksız fiile ilişkin hükümlerine ve Yargıtay uygulamalarına göre belirlenmesinin gerekmesi, 6098 Sayılı TBK’nun 54. maddesinde çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıplar ile kazanç kaybı, bedensel zararlar kapsamında sayılmış olup, geçici iş görmezlik zararlarının bu kapsamda olması, sürücü ve işletenin, zarar görenin geçici iş görmezlik zararlarından sorumlu olması nedeniyle, aracın sigortalı olması halinde 2918 Sayılı Yasanın 90. Maddesi gereğince, sigortanın sorumluluğu da TBK hükümlerine göre belirleneceğinden ve geçici iş göremezlik zararları 2918 Sayılı Kanunun 92. Maddesinde sigorta teminatı dışında tutulmadığından, davacının geçici iş göremezlik tazminatını davalı … şirketinden talep edebilmesi, genel şartlara atıf yapan kanuni düzenleme Anayasa Mahkemesince iptal edildiği gibi, geçici iş göremezlik zararı tedavi giderlerinden olmayıp, 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesinde, geçici iş göremezlik zararlarının SGK’nun sorumluluğunda olduğuna ilişkin her hangi bir düzenlemenin de yer almaması, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemede; trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin karşılanacağı belirtilmiş olup, geçici iş göremezlik ödemelerinin bu yasa kapsamı içerisinde bulunmaması (Yargıtay 10.H.D.’nin 2016/10172 E. 2019/10217 K. 24.12.2019 Tarihli, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2012/5743-2013/4496 sayılı, 01.04.2013 tarihli ilamı vb.), hükme esas alınan raporların yöntemine ve usulüne uygun şekilde düzenlenmiş olması, denetime ve hükme elverişli olması, davalının sigortalısının kusuruna isabet eden tazminatla sorumluluğuna karar verilmesi ve mahkemenin gerekçesine göre yerel mahkeme kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan (HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan inceleme sonunda) davalı … şirketi vekilinin bu hususlara ilişkin ve yerinde görülmeyen istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı …Ş. vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı …Ş. den alınması gereken 687.31 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 171.83TL nispi istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 515.48TL harcın davalı … şirketinden tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf talebinde bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın tebliği, kesinleştirme ve harç ikmali işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 18.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.