Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/423 E. 2021/509 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/11/2018
NUMARASI : ….
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 18/03/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 07/04/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı asıl ve birleşen dosya davalısı … … A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle, 09/01/2016 günü dava dışı … … yönetimindeki, davalı … şirketi tarafından ZMMS ile sigortalı aracın yaptığı tek taraflı trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan davacının murisi ve eşi …’ın öldüğünü, davacının bu şekilde destekten yoksun kalma zararının oluştuğunu belirterek şimdilik 1.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davacılar vekili birleşen dava dilekçesinde özetle, dava dışı … …’ın sevk ve idaresinde olan ve davalı şirkete ZMMS poliçesi ile sigortalı aracın tek taraflı trafik kazasına karışması nedeniyle, araçta yolcu konumunda bulunan davacıların babası …’ın öldüğünü, davacıların, babalarının desteğinden yoksun kaldığını belirterek şimdilik davacılar … …, … …, … … ve … … için ayrı ayrı 1.000,00’er TL destek tazminatının davalı şirketten tahsilini talep etmiş; 14/09/2017 tarihli bedel artırım dilekçesi ile asıl davada davacı eş için 120.775,60TL, birleşen davada davacı … için 25.455,42 TL, davacı … için 34.863,18 TL, davacı … için 37.643,22 TL, davacı … için 40.479,42 TL olmak üzere toplam 259.216,84 TL tazminatın davalıdan tazminini istemiştir.
Asıl ve birleşen dosya davalısı … … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; aracın davalı şirkete Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) … Poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı şirketlerinin sorumluluğunun poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, olaya karışan aracın otobüs olduğunu, şehirler arası yolcu taşımacılığı yapması nedeniyle öncelikle sorumluluğun aracın Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk … Poliçesini düzenleyen … şirketinde olduğunu, bu poliçenin bulunmaması halinde Güvence Hesabı’na müracaat edilmesi gerektiğini, davalı şirketin sorumluluğunun karayolu taşımacılık mali sorumluluk … poliçesinin kaza tarihindeki teminat limiti olan tutar üzerindeki miktar için geçerli olduğunu, davalının ZMSS poliçesinden dolayı azami sorumluluğunun 310.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, hesaplamanın yeni Trafik Sigortası Genel Şartları gözetilerek yapılması gerektiğini, kazanın haksız fiilden kaynaklandığını, ticari iş olmadığını, bu nedenle davacı yanca yasal faiz talep edilebileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece, tek taraflı kazada kaza tespit tutanağı da dikkate alınarak araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğunun kabulü gerektiği, araç sürücüsünün kusuru oranında, ölenin desteğinden mahrum kalanların zararlarından … limitleri ile sınırlı olmak üzere davalı … şirketinin sorumlu olduğu, bilirkişi raporunda kaza nedeniyle her bir davacının destek zararlarının ayrı ayrı hesaplandığı, raporun hüküm kurmaya elverişli görüldüğü, davacı vekilinin 22.11.2018 tarihli duruşmada her iki dava yönünden dava tarihinden itibaren avans faizi talep ettiği, sigortalı araç ticari olduğundan avans faizine hükmedilmesi gerektiğinden bahisle, asıl dava yönünden davanın kabulü ile 120.775,60 TL destekten yoksun kalma tazminatının 27/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleşen dava yönünden; davanın kabulü ile, 25.455,42 TL destekten yoksun kalma tazminatının 27/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine, 34.863,18 TL destekten yoksun kalma tazminatının 27/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı … …’a verilmesine, 37.643,22 TL destekten yoksun kalma tazminatının 27/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ……’a verilmesine, 40.479,42 TL destekten yoksun kalma tazminatının 27/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’a ödenmesine karar verilmiş; hükme karşı asıl ve birleşen dosya davalısı … … A.Ş. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Asıl ve birleşen dosya davalısı … … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacı tarafın, 09/01/2016 günü … … yönetimindeki davalı … şirketi tarafından ZMMS ile sigortalı aracın yaptığı tek taraflı trafik kazasında araçta yolcu olan davacıların eşi ve babaları …’ın öldüğünü bu şekilde destekten yoksun kalma zararının oluştuğunu belirterek davalı şirket aleyhinde işbu davayı açtığını, kazaya karışan aracın şehirlerarası taşımacılık yapan otobüs olduğunu, aracın şehirlerarası taşımacılık faaliyetinde olması sebebiyle davacının zararının öncelikle zorunlu taşımacılık … poliçesinden, yok ise güvence hesabı tarafından karşılanması gerektiğini, davalı şirketin dava konusu aracın trafik sigortacısı olup, sigortalı aracın ise taşımacılık faaliyeti yapan … … … …. İnş. San ve Tic. Ltd. Şti. adına kayıtlı ticari bir otobüs olduğunu, taşımacılık faaliyetinde olan aracın taşımacılık poliçesi limitleri dahilindeki hasarı için taşımacılık poliçesi mevcut olmasa dahi trafik sigortasının sorumluluğuna gidilemeyeceğinin hukuken sabit bulunduğunu, taşımacılık poliçesinin öncelikli olarak sorumlu olması ve zararın taşımacılık poliçesi teminatları kapsamında kalması nedeniyle davalı şirket yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, zararın öncelikli olarak Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası tarafından karşılanması, zorunlu olduğu halde taşımacılık poliçesi yaptırılmamış olması durumunda ise zararın öncelikli olarak Güvence Hesabı tarafından karşılanması gerektiğini, bu poliçelerin teminatının aşılması durumunda ise Trafik Zorunlu Mali Mesuliyet ve bu teminat limitinin de aşılması halinde …. … Poliçesine bağlı İhtiyari Mali Sorumluluk … Poliçesi’ne başvuruda bulunulabileceğini(Yargıtay 11. H.D. T. 4.6.2012 E. 2012/4743 K. 2012/9708), (Yargıtay 17. H.D. E. 2014/7371 K. 2014/19410 T. 25.12.2014), bu nedenlerle davalının taşımacılık sigortacısı olmaması nedeniyle davanın Güvence Hesabına yöneltilmesi gerekmekte olup, davalı şirketin trafik sigortacısı olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Asıl ve birleşen dosya davalısı … … A.Ş. vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Asıl ve birleşen davalar trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Olay tarihinde yürürlükte bulunan 4925 Sayılı Karayolu Taşıma Kanununun 18. maddesine göre taşımacılar, yolcuya gelebilecek bedeni zararlar için bu Kanunun 17. maddesinde düzenlenen sorumluluklarını … ettirmek zorundadırlar. Anılan Kanunun 19/son ve Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.8. maddeleri hükümlerine göre, meydana gelen zarar öncelikle taşımacının sorumluluk sigortasından karşılanır. Ancak bu sigortanın hiç yapılmamış olması, yapılmış fakat geçersiz hale gelmiş olması, süresinin bitmiş olması veya meydana gelen zararın bu … teminatlarının üzerinde bulunması halinde teminatların üzerinde kalan kısım için, sırasıyla zorunlu mali sorumluluk sigortasına ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortasına başvurulur.
Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A.1. maddesine göre, “Bu … ile sigortacı, poliçede belirtilen motorlu taşıtta seyahat eden yolcuların, duraklamalar da dahil olmak üzere, kalkış noktasından varış noktasına kadar geçecek süre içinde meydana gelebilecek bir kaza sonucu bedeni zarara uğraması halinde, sigortalının 10.07.2003 tarih ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunundan doğan sorumluluğunu, poliçede yazılı … tutarlarına karar temin eder.”
Güvence Hesabı Yönetmeliği’nin 9/1-b maddesinde “Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için Güvence Hesabı’na başvurulabilir” düzenlemesi yapılmıştır.
Açıklanan düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, yasa koyucu, yolcuların uğradığı bedeni zararlar bakımından taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortacısı, trafik sigortacısı ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından müştereken ve müteselsilen bir sorumluluk öngörmemiş, sıralı bir sorumluluk düzenlemiştir. Başka bir anlatımla, yolcunun uğradığı bedeni zararlar, taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortası kapsamında ise bu aracın trafik veya ihtiyari mali mesuliyet sigortacısının sorumluluğu doğmayacak, zarar öncelikle taşımacılık sigortasından karşılanacak, taşımacılık sigortası teminatının üzerinde bir zarar varsa o takdirde zorunlu mali sorumluluk sigortası ve sonrasında ihtiyari mali sorumluluk sigortasına başvurulacaktır.
Her ne kadar mahkemece, 4925 sayılı yasanın 17. Maddesinin, 26/04/2016 tarih ve … Sayılı R.G. de yayımlanan 14/04/2016 tarih ve 6704 sayılı kanunun 17. Maddesi uyarınca yürürlükten kaldırıldığı ve 10/7/2003 tarihli ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanununun 3 üncü maddesinde yer alan “Sorumluluk sigortası” tanımının “Sorumluluk sigortası: 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda belirtilen zorunlu mali sorumluluk sigortası” şeklinde değiştirildiği, kaza tarihi itibariyle 4925 sayılı yasanın 17. Maddesi yürürlükte olduğundan aracın Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk … Poliçesi olup olmadığı yönünden yapılan araştırma sonucu, Türkiye … Birliği’nden gelen cevabi yazıda bu … poliçesinin bulunmadığının anlaşıldığı, bu halde kaza tarihinde Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası bulunmayan aracın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre yapılması zorunlu olan mali sorumluluk sigortasına karşı işbu davanın açılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davalı ZMSS şirketi yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ise de, kazanın 4925 sayılı yasanın 17. Maddesinin yürürlükte olduğu dönemde gerçekleşmesi nedeniyle bu yöne ilişkin kabul isabetli görülmemiştir.
Davacılar vekili asıl davada davacı eş için, birleşen davada davacı çocuklar için destekten yoksun kalma tazminatı talep etmiş olup, davalı … şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalı yolcu otobüsünün dava dışı … … yönetiminde iken meydana gelen tek taraflı trafik kazasında araçta yolcu olan, davacıların eş ve babaları … vefat etmiştir. Kazaya karışan araç 2001 model … ticari yolcu otobüsü olup, dava dışı … … … …. İnş. San Ve Tic. Ltd. Şti. adına trafikte kayıtlıdır.Davaya konu kaza aracın … .. istikametine seyri sırasında meydana gelmiştir.
Kazaya karışan araç şehirler arası taşımacılık yapan otobüs olup, aracın şehirler arası taşımacılık faaliyetinde olması sebebiyle davacıların zararının öncelikle Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinden karşılanması, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesinin olmaması halinde Güvence Hesabı tarafından karşılanması gerekir. Asıl ve birleşen dosya davalısı … … A.Ş. kazaya karışan aracın ZMSS poliçesini düzenleyen … şirketi olduğundan, aracın taşımacılık poliçesi limitleri dahilindeki hasarı için taşımacılık poliçesi mevcut olmasa dahi, trafik sigortasının sorumluluğuna gidilemez. Dosya kapsamında mahkemece yapılan inceleme sonucu Türkiye … … tarafından verilen 13.03.2018 tarihli cevabi yazıda desteğin yolcu konumunda bulunduğu ticari yolcu otobüsünün 09.01.2016 olay tarihinde geçerli Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası ve Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası Poliçesi kaydına rastlanmadığı bildirilmiştir.
Bu durumda davacıların zararının öncelikli olarak Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası tarafından karşılanması gerektiği, ancak aracın kaza tarihinde geçerli Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi bulunmadığı, olay tarihi itibari ile ZKTMSS poliçe limitinin 310.000,00 TL olduğu, davacıların toplam destek tazminatı zararı 259.216,84 TL olup, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası limiti kapsamında kaldığı, bu poliçe limitini aşan zarar bulunmadığı anlaşılmakla, Güvence Hesabı Yönetmeliğine ve sıralı sorumluluk ilkesine göre, davacıların zararlarının karşılanmasını kaza tarihi itibari ile geçerli ZKTMSS poliçesi limiti dahilinde Güvence Hesabından talep etmeleri gerektiği gözetilmeden, ZKTMSS limitini aşan zarar olmaması nedeniyle her hangi bir sorumluluğu bulunmayan davalı ZMSS şirketi aleyhinde açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davaların kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden asıl ve birleşen dosya davalısı … … A.Ş. vekilinin istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK.nın 353/1.b.2. maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.(HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan inceleme sonunda, infazda tereddüt olmaması için yerel mahkeme kararının Dairemizce düzeltilen ve kaldırılan kısımları dışında kalan hüküm fıkrası aynen yazılmıştır.)
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere,
I-Asıl ve birleşen dosya davalısı … … A.Ş. vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile; Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22.11.2018 tarihli,…. Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Buna göre HMK’nın 353/1-b-2.maddesi uyarınca yeniden esas hakkında düzelterek karar verilmesi gerektiğinden;
A) Asıl dava yönünden;
1-Davacı … tarafından davalı ZMSS şirketi … … A.Ş. Aleyhine açılan davanın reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 29,20 TL peşin ve 895,61 TL tamamlama harcı toplamı 924,81 TL’den mahsubu ile bakiye 865.51 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya verilmesine,
3-Davalı … şirketi duruşmalarda kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/4 maddesi gereğince tespit ve takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalı … şirketine verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
B) Birleşen dava yönünden;
1-Davacı …’a velayeten davacı … tarafından davalı ZMSS şirketi … … A.Ş. aleyhine açılan davanın reddine,
2-Davacı … …’a velayeten davacı … tarafından davalı ZMSS şirketi … … A.Ş. aleyhine açılan davanın reddine,
3-Davacı ……’a velayeten davacı … tarafından davalı ZMSS şirketi … … A.Ş. aleyhine açılan davanın reddine,

4-Davacı …’a velayeten davacı … tarafından davalı ZMSS şirketi … … A.Ş. aleyhine açılan davanın reddine,
5-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 29,20 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 30,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
6-Davalı … şirketi duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/4 maddesi gereğince tespit ve takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak, davalı … şirketine verilmesine,
7-Davalı … şirketi duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/4 maddesi gereğince tespit ve takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı … …’dan alınarak, davalı … şirketine verilmesine,
8-Davalı … şirketi duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/4 maddesi gereğince tespit ve takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı ……’dan alınarak, davalı … şirketine verilmesine,
9-Davalı … şirketi duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/4 maddesi gereğince tespit ve takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak, davalı … şirketine verilmesine,
10-Davacı tarafça yapılan harç ve 191,25 TL dosya/tebligat/müzekkere masrafı, 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 691,25 TL yargılama giderinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
11-Davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
İstinaf Başvurusu Nedeniyle Yapılan Harç Ve Masraflar Yönünden;
1-Asıl ve birleşen dosya davalısı … … A.Ş. tarafından yatırılan 2.364,23TL ve 2.062,55 TL istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve istek halinde davalıya iadesine,
2-İstinaf başvuru harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle asıl ve birleşen dosya davalısı … şirketi tarafından yapılan 33,00 TL yargılama giderinin asıl ve birleşen dosya davacılarından tahsili ile davalı … şirketine ödenmesine,
4-Davalı … şirketi tarafından yatırılan 150,00 TL delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK.nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Kararın usulüne uygun şekilde taraflara tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu, asıl dava yönünden HMK’nın 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK SÜRESİ İÇİNDE TEMYİZİ KABİL olmak üzere, birleşen dava yönünden HMK’nın 362/1 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 18.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

…..

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.