Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/366 E. 2021/1055 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

Ankara BAM 26. Hukuk Dairesi ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/11/2018
NUMARASI ….

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 03/06/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 21/06/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili, davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı motosiklet sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi ile meydana gelen trafik kazasında, motosiklette yolcu olarak bulunmakta olan davacının malul-sakat kaldığını, araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunun kaza tespit tutanağında tespit edildiğini, davacının geçici ve sürekli iş göremezliğe uğradığını, sigorta şirketinin yapılan başvurudan haberdar olmasına rağmen yasal sürede ödeme yapmadığını belirterek, belirsiz alacak davası niteliğinde açtıkları davada 3.600,00 TL maddi tazminatın 16/05/2018 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini talep etmiş; yargılama sırasında verdiği dilekçe ile 3.600,00 TL’nin 100,00 TL’sinin geçici iş göremezlik tazminatı ve 3.500,00 TL’sinin sürekli iş göremezlik tazminatı için talep edildiğini açıklamış; talep artırım dilekçesi ile daimi iş göremezlik tazminatı yönünden müddeabihi 66.152,07 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davacının usulüne uygun başvuru şartını yerine getirmediğinden dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, sorumluluklarının poliçe teminat limiti ve sigortalının kusur oranı ile sınırlı olduğunu, kazada sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, davacının koruyucu motosiklet ekipmanları kullanmamış olması nedeniyle müterafik kusurlu olduğunu, olayda hatır taşımacılığı bulunduğunu, maluliyetin tespitinin gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatından dolayı sorumluluklarının bulunmadığını, temerrüt hasıl olmadığını, yasal faiz talep edilebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine, sürekli iş göremezlik talebinin kısmen kabulü ile 52.921,65 TL’nin 16/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının yaralandığı bölgelerin ve malul kalmasına neden olan özrün çeneden kaynaklanması hususlarının kask, korumalı mont gibi kullanımı zorunlu ekipmanlar ile doğrudan ilgili olması nedeniyle bu ekipmanları kullanmayan davacının müterafik kusuru bulunduğundan indirim yapılması gerektiğini, maluliyet raporu tebliğ edilmeden, bu raporun hesaplanan tazminata esas alınması suretiyle adil yargılanma ve savunma hakkının ihlal edildiğini, maluliyet raporunun ATK 3.İhtisas Dairesi Başkanlığı’ndan alınması gerektiğini, davacının iyileşme süresi tamamlandıktan sonra 12 ay boyunca maluliyetin stabil ve kalıcı olması hali gerçekleşmeden maluliyet oranının tespit edilemeyeceğinden raporun yasal mevzuata aykırı olduğunu, davacının usulüne uygun başvuru şartını yerine getirmediğinden dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, aynı gerekçe ile temerrüt hasıl olmadığından hükümdeki faiz başlangıç tarihinin yerinde olmadığını ileri sürerek mahkemece davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek mahkeme kararının istinaf yoluyla kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Dava, trafik kazası sonucu oluşan yaralanma nedeniyle geçici iş göremezlik ve sürekli işgücü kaybı tazminatının ZMMS sigortacısı davalı … şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
HMK’nun 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı kalmak kaydı ile yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
1) Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece toplanan delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davacının müterafik kusuru olduğuna yönelik dosya kapsamında bir ispat bulunmamasına, maluliyet raporunun davalıya tebliğ edilerek davalının itirazlarını ibraz ettiği görülmekle adil yargılanma hakkı ve hukuki dinlenilme hakkı ihlali sayılabilecek bir eksiklik olmadığının anlaşılmasına, maluliyetin varlığı ve oranına yönelik belirlemenin… Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümü gibi kuruluşların oluşturulacak uzman doktor heyetince yapılması gerekmekle rapor tanzimine yetkili … Başkanlığı’ından maluliyet rapor alınmasında bir isabetsizlik görülmemesine, alınan maluliyet raporunun yasal mevzuata uygun ve denetlemeye elverişli bulunmasına,kaza tarihinde yürürlükte bulunan 2918 sayılı KTK’nun 97.maddesinde dava şartı olarak, dava yoluna başvurulmadan önce sigorta kuruluşuna başvuru ile ilgili hüküm gereğince davacının dava açılmasından önce sigorta şirketine başvuruda bulunulmakla dava şartının yerine getirilmiş olmasına göre; davalı vekilinin bu hususlara yönelik istinaf talepleri yerinde görülmemiştir.
2) Mahkemece, 16/05/2018 tarihinde temerrüdün hasıl olduğu gerekçesi ile hüküm altına alınan tazminatın 16/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Sigorta şirketleri yönünden faizin başlangıcına (temerrüdüne) dair düzenlemeye yer verilmiş olan kaza tarihinde yürürlükte bulunan 2918 sayılı KTK’nun 99.maddesinde “Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birisine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadır” hükmü ile sigortacının temerrüdü için hak sahibinin genel şartlarda belirlenen belgelerle sigortaya müracaatı zorunluluğu getirildiğinden, genel şartlarda belirtilen belgelerin eksik olarak sunulması halinde, hak sahibi tarafından müracaat şartı yerine getirildiği kabul edilse dahi sigorta şirketinin temerrüdünden bahsedilemez. Bu durumda muaccel alacak yönünden dava tarihinden önce temerrüdün gerçekleşmemiş olması nedeniyle, açılan dava tarihinde temerrüt oluşacağından, ancak dava tarihinden itibaren faiz talep edilebilir ve faize dair talep olması halinde faiz başlangıcının dava tarihi olarak kabul ve tespiti gerekir.
Somut olayda dosya kapsamında yer alan başvuru evrakının tetkikinde davacının, davalıya müracaat ettiği, genel şartlar çerçevesinde aranılan maluliyete ilişkin raporu başvuru evrakları ile birlikte sigorta şirketine sunmamış olması nedeniyle eksik evrakla müracaat ettiği anlaşılmakla, KTK’nın 99. maddesine uygun şekilde davalı temerrüde düşürülmediğinden, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, mahkemece davacının müraacat dilekçesi ve ekleri ile ilgili bir inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın, müracaatı takip eden 15 günün sonundan itibaren faize hükmedilmesi yerinde görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılıklar resen gözetilerek yapılan inceleme neticesinde, davalı vekilinin istinaf talebinin yukarıda 2 nolu bentte yukarıda belirtilen gerekçelerle kabulü ile kararın kaldırılması, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HMK.353/1-b/2 maddesi uyarınca yeniden hüküm kurulması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
I- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle KABULÜ ile Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/11/2018 tarih ve….sayılı kararının HMK 353/1-b/2 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,
II- Dairemizce yeniden hüküm kurularak;
1- Davanın kısmen kabulüne kısmen reddine,
2-Davacının geçici iş göremezlik zararına yönelik maddi tazminat talebinin reddine,
3-Davacının sürekli iş göremezlik zararına yönelik talebinin kısmen kabulü ile 52.921,65 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 3.615,07-TL olduğundan peşin olarak alınan 35,90-TL harç ile 214,00-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 3.365,17-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 6.171,38-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2.maddesi uyarınca hesaplanan 100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,(sadece geçici iş göremezlik yönünden vekalet ücretine hükmedilmiştir.)
7-Davacı tarafından yapılan 77,00-TL harç toplamı, 214,00-TL ıslah harcı, 152,00-TL posta ve tebligat masrafı, 600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.043,00-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 1.041,33-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,(kabul ret oranı sadece reddedilen geçici iş göremezlik miktarı göz önüne alınarak hesaplanmıştır.)
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
İstinaf Yargılama Harç ve Giderleri :
1-İstinaf talebinde bulunan davalı tarafından yatırılan 903,76 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
2- Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine
3-Davalı tarafça yapılan 28,00 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Kararın taraflara tebliği, harç ve diğer işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK ‘nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 03/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.