Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/341 E. 2021/586 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/11/2018
NUMARASI : ….

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)

KARAR TARİHİ : 25/03/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 02/04/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili, 15.08.2014 tarihinde davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı …. plaka sayılı araçla, davacının yolcu olarak bulunduğu….. plakalı aracın çarpıştığını, meydana gelen kaza sonucu davacının yaralandığını, kaza tespit tutanağına göre…..plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunu belirterek HMK.nın 107. Maddesi gereğince 1.000,00 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında sunduğu dilekçesi ile talebinin 100,00 TL’sinin geçici iş göremezlik, 900,00 TL’sinin kalıcı iş göremezlik tazminatına ilişkin olduğunu belirtmiştir.
Davalı vekili, sigortalı araç sürüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sorumlu olduğunu, kusur oranlarının tespitinin gerektiğini, özürlülük raporunun alınmasını, davalının tedavi giderleri ve geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadığını, sorumluluğun SGK’ya ait olduğunu, hatır taşımasının varlığı halinde tazminattan indirim yapılması gerektiğini, dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan delillere göre; …..tarafından düzenlenen raporda; davacının sürekli iş göremezlik oranının %56 olduğunun belirlendiği, geçici maluliyete ilişkin bir tespit yapılmadığı, kazanın oluşumunda ….. plakalı araç sürücüsü….. %100 oranında kusurlu olduğu,. …. plakalı araç sürücüsü ….kural ihlali bulunmadığından kusursuz olduğu, davacının yolcu olarak bulunması nedeniyle kusurunun bulunmadığı, davacının kalıcı maluliyeti nedeniyle zararının 156.068,91 TL olduğunun tespit edildiği, davalı sigorta şirketinin zarardan sorumlu olduğu, maluliyet raporunda geçici iş göremezliğe ilişkin bir tespit yapılmadığı ve davacının da rapora itiraz etmediği, dosya içinde bulunan nüfus kaydına göre davacı ile sürücü …. karı koca oldukları, bu durumda hatır taşıması için gerekli şartların oluşmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile 156.068,91 TL kalıcı iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, geçici iş göremezlik tazminatına yönelik istemin reddine, karar verilmiş, karara karşı davalı sigorta şirketi vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı sigorta şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde; kusura ilişkin bilirkişi raporlarında tüm kusurun sigortalıya yüklenmesi ve kusur oranına göre davalının sorumlu tutulmasının hukuka aykırı olduğunu, maluliyet raporuna itirazlarının değerlendirilmediğini, çalışma gücü kaybı oranının afaki olduğunu, post travmatik stres bozukluğu nedeniyle %56 oranında maluliyet belirlendiğini, ancak raporun sadece davacının verdiği sözlü bilgilere dayandığını, davacıda kalıcı araz bildirimi yapabilecek ölçüde tıbbi takip verisi olmadığını, raporun yeterli olmadığını, davacının muayene edilerek Adli Tıp Kurumu 3.ihtisas Kurulundan rapor alınması gerektiğini, bilirkişi raporunda belirtilen tazminat miktarını kabul etmediklerini, poliçe limiti üzerinde kalan tazminat miktarından sorumlu olmadıklarını ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davalı vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanma nedeniyle geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı ….. plaka sayılı araçla davacının yolcu olarak bulunduğu….. plakalı aracın çarpıştığını, meydana gelen kaza sonucu davacının yaralandığını belirterek, sürekli ve geçici işgöremezlik tazminatı talep etmiş, mahkemece sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin kabulüne, geçici iş göremezlik tazminatının reddine karar verilmiştir.
Davacı…. maluliyetinin belirlenmesi için ….. alınan 10.07.2017 tarihli raporda davacının travma sonrası stres bozukluğu bulunduğu ancak işlevselliğini hafif düzeyde etkilediği belirtilerek %56 oranında maluliyetinin bulunduğu belirtilmiş, davalı sigorta şirketi tarafından rapora itiraz edilmiş, mahkemece davalının itirazları değerlendirilmemiştir.
Trafik kazasına maruz kalan kişilerin kaza nedeniyle psikolojik olarak etkilenecekleri ve bu etkilenmenin maluliyete sebep olacak yoğunlukta olup olmadığı hususunun açık ve net olarak saptanması gerekir. Mahkemece hükme esas alınan raporda yapılan klinik değerlendirme sonunda davacının kaza sonrası ruh sağlığının bozulduğu, tedavi aldığı, işlevselliğinin hafif düzeyde etkilendiği gerekçesi ile %56 oranında maluliyet oranı belirlenmiş ise de, raporda davacının stres bozukluğunun kaza ile ilgili olup olmadığı, ilaç tedavisinin devam ettiği belirtilmiş olmasına göre tedavisinin sona erip ermeyeceği, tedavi ile tamamen iyileşip iyileşmeyeceği ve kalıcı maluliyet haline gelip gelmediği hususları ayrıntılı olarak değerlendirilmemiş olduğundan rapor hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.
Bu durumda mahkemece öncelikle davacının tüm tedavi evraklarının getirilerek davacının daha önce stres bozukluğu ile ilgili tedavi görüp görmediğinin ve buna ilişkin ilaç kullanıp kullanmadığının kazaya bağlı olan travma sonrası stres bozukluğunun tedavisinin sona erip ermediğinin, tedavi ile iyileşip iyileşmeyeceği, maluliyete neden olacak şekilde kalıcı hale gelip gelmediği, araz bırakacak şekilde çalışmasına engel teşkil edip etmediğinin belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden rapor alınması gerekirken yetersiz ve itiraza uğramış rapora göre karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle mahkemece öncelikle davacının tüm tedavi evrakları getirilerek travma sonrası stres bozukluğunun kaza ile ilgili olup olmadığı, tedavisinin sona erip ermediğinin, tedavi ile iyileşip iyileşmeyeceği, maluliyete neden olacak şekilde kalıcı hale gelip gelmediği, araz bırakacak şekilde çalışmasına engel teşkil edip etmediğinin belirlenmesi ve davalı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi için…..Dairesinden rapor alınması gerektiği halde bu hususta davalı tarafın itirazının değerlendirilmemiş olması nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.nın 353/1.a.6.maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden inceleme yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; HMK.nın 353/1.a.6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,
Yeniden yargılama yapılması için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
2-İstinaf yoluna başvuran tarafca yatırılan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine.
3-İstinaf yoluna başvuran tarafça yapılan yargılama giderinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılacak yargılamada dikkate alınmasına,
4- Ankara 31. İcra Müdürlüğü, 14/02/2019 Tarih ve…. sayılı dosyasına yatırılan 251.000,00 TL teminat mektubunun yatıran tarafa iadesine,
5-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nun 353/1.maddesi gereğince KESİN olmak üzere 25.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.