Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/3328 E. 2022/1009 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No.
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/06/2019
NUMARASI ….

DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 14/04/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 09/05/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 20.04.2014 tarihinde davalı tarafça sigortalanan araç sürücüsünün, davacının kullandığı elektrikli bisiklete çarpması sonucu davacının ağır yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsü …’in asli ve tam kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500,00-TL geçici işgöremezlik tazminatı ve 4.500,00-TL sürekli işgöremezlik tazminatı olmak üzere toplam 5.000,00-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile geçici iş göremezlik talebini 16.099,87-TL, daimi maluliyet tazminatı talebini 238.356,76-TL olarak arttırmıştır.
Davalı sigorta şirketi vekili davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılamayı takiben; davanın kabulü ile,16.099,87-TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 238.356,76-TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 254.456,63-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ve poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, karar davalı sigorta vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde, davacı tarafça sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığını, davacı tarafın eksik belgeleri tamamlamadan dava açması nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, dosya kapsamında yer alan maluliyet raporları arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulduğunu, geçici iş göremezlik tazminatından davalının sorumlu olmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı vekili KTK’nın 97. maddesine uygun başvuru yapılmadan dava açıldığını ileri sürerek kararı istinaf etmiş ise de; 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesi 26/04/2016 tarih 29695 sayılı … Gazetede yayımlanan ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren 14/04/2016 tarih 6704 sayılı kanunun 5.maddesi ile değiştirilmiş; “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir” hükmü getirilmiştir.
Yapılan bu düzenleme ile zarar görenlerin dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvurmasının gerekli olduğu, başvurudan itibaren sigorta kuruluşu en geç 15 gün içinde yazılı olarak cevap vermez ya da verilen cevap zarar görenin talebini karşılamaz ise zarar gören dava açabileceği gibi, sigorta tahkim komisyonuna da başvuru yapabilir.
Düzenlemede yazılı başvurunun yapılmış olması yeterli görülmüş, Sigortanın temerrüdünü düzenleyen 99. maddeye atıf yapılmamış, başvuruda bulunması gereken evraka ilişkin bir düzenleme getirilmemiştir.
Somut olayda; davacı tarafından, davalı sigorta şirketi hakkında ZMMS kapsamında açılan davada, davalıya başvuru sonrasında dava açtığı anlaşılmış olmasına göre, davalı vekilinin dava şartı bulunmadığına yönelik istinaf sebepleri yerinde görülmemiş, esasa ilişkin istinaf sebepleri incelenmiştir.
Bilirkişi raporu kural olarak hâkimi bağlamaz. Hâkim, raporu serbestçe takdir eder. Hâkim, raporu yeterli görmezse, bilirkişiden ek rapor isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için önceki bilirkişi veya yeniden seçeceği bilirkişi vasıtasıyla yeniden inceleme de yaptırabilir. Bilirkişi raporları arasındaki çelişki varsa hâkim çelişkiyi gidermeden karar veremez.
Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp ABD Başkanlığı tarafından düzenlenen 03/04/2018 tarihli maluliyet raporuna göre, dava konusu trafik kazası nedeni ile davacının çalışma gücü kaybı olmadığı, tıbbi iyileşme süresinin 18 aya kadar uzayabileceğinin belirlenmiş olduğu, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp ABD Başkanlığı tarafından düzenlenen 24/07/2018 tarihli maluliyet raporuna göre, davacının %35,2 çalışma ve meslekte kazanma gücü kaybının bulunduğu, ayrıca tıbbi iyileşme süresinin 18 aya kadar uzayabileceğinin belirlenmiş olduğu, her iki rapor arasında çelişki bulunduğu dikkate alındığında, iki rapor arasındaki açık çelişkinin giderilmesi gerektiği gözetilmelidir. Raporlar arasındaki açık çelişki giderilmeden karar verilmesi, eksik inceleme niteliği taşımaktadır.
Mahkemece bu durumda Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan olay tarihinde yürürlükte olan Yönetmelik hükümlerine uygun çelişkiyi giderecek, meydana gelen kaza nedeniyle davacının sürekli ve geçici maluliyetinin bulunup bulunmadığı, davacının maluliyeti bulunması halinde ise kaza ile maluliyeti arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı hususlarının değerlendirildiği maluliyet raporu alınarak, bu çerçevede gerektiğinde aktüer bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yukarıda açıklanan hususlardaki eksiklikler ikmal edilerek, sonucuna göre karar verilmesi için HMK’nın 353/1-a-6. maddesi dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 11/06/2019 tarih, 2015/450 Esas – 2019/545 Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan karar harcının istek halinde istinafa gelen davalı tarafa iadesine,
4-İstinaf eden tarafça yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın talep halinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
6-Ankara 7. İcra Müdürlüğünün 2019/11113 Esas sayılı dosyasına yatırılan teminat mektubu miktarının yatıran tarafa iadesine,
7-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 14/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

…..

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.