Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/3253 E. 2022/1223 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

.

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/10/2019
NUMARASI : ….

DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 28/04/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 20/05/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili ile davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili, 19.02.2018 tarihinde davalı sigorta şirketine zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı araç sürücüsünün neden olduğu kazada araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını belirterek HMK.nın 107. maddesi gereğince 7.000,00 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ile 100,00 TL bakıcı giderinin kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında dava değerini 9.142,36 TL geçici, 6.703,61 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 7.675,20 TL bakıcı gideri olarak belirlemiştir.
Davalı vekili, davacı tarafından davalıya eksik evrakla başvuru yapıldığı için yeterli değerlendirme yapılmadığını, bu nedenle yapılan başvurunun geçerli bir başvuru sayılmasının mümkün olmadığını ve dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, kusur durumunun tespitini, davacının kalıcı sakatlığının tespiti için özürlülük oranının dikkate alınması ve yönetmeliğe uygun olarak rapor tanzim edilmesi gerektiğini, dava konusu olayda davacı sigortalı araçta yolcu olarak bulunduğundan olayda hatır taşıması olup olmadığı hususunun araştırılarak, tespiti halende hakkaniyet indirimi yapılması gerektiğini, belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; Sivrihisar Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/219 Esas sayılı ceza dava dosyasının incelendiği, 19.02.2018 tarihinde davacı …’ın arkadaşı … ile birlikte alkol aldıktan sonra, …’nın idaresinde bulunan … plaka sayılı araç ile tek taraflı kaza yaptıkları, davacının yaralandığı, kaza sonrası alınan alkol raporlarından da araç sürücüsü ile davacının 100 promil üzerinde alkollü olduklarının anlaşıldığı, Ankara Üniversitesi Adlı Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nın raporu ile, yaralanma nedeniyle davacının özür oranının %1 olduğu, 3 ay süre ile işgöremezlik halinde kaldığı, 3 ay süresince başkasının bakımına muhtaç olduğunun belirtildiği, aktüerya uzmanı bilirkişi raporu ile; davacının 9.142,36 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 7.675,20 TL bakıcı gideri tazminatı, 6.703,61 TL sürekli işgöremezlik tazminatı olmak üzere toplam 23.521,17 TL tazminat talep edebileceği, hesaplanan tazminattan SGK tarafından ödenen 530,28 TL’nin mahsup edildiği, davacının da beyan ettiği üzere, araç sürücüsü arkadaşı … ile kendisinin alkol aldıktan sonra araca bindikleri, bu durumun dosya kapsamında mevcut alkol raporlarından da anlaşıldığı, bu suretle davacının, sürücüsünün alkollü olduğunu bildiği araca binmesi nedeniyle müterafik kusurlu olduğu, Yargıtay yerleşik karalarında da uygulandığı üzere, tazminattan %20 oranında indirim yapıldığı, aynı zamanda; davacının arkadaşı olan sürücünün aracında seyahat halinde iken kazanın gerçekleştiği, hesaplanan tazminattan %20 oranında hatır taşımacılığı indirimi de yapıldığı belirtilerek davanın kısmen kabulü ile, 5.485,42 TL geçici iş göremezlik 4.605,12 TL bakıcı gideri tazminatı, 4.022,17 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 13.05.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, karara karşı davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Dava konusu kazada davacının ağır şekilde yaralandığını, ilk derece mahkemesi tarafından her ne kadar müterafik kusurun mevcut olduğu gerekçesi ile %20 oranında indirim yapılmışsa da bu indirimi kabul etmediklerini, davacının araçta yolcu konumda olup kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru olmadığını, davacının can güvenliği bakımından alınması gereken tüm güvenlik önlemlerini aldığını, dosya kapsamında bulunan diğer belgelerde de davacının kurallara aykırı davranışına ilişkin herhangi bir tespit bulunmadığını, ayrıca tazminattan hatır taşıması nedeniyle %20 indirim uyguladığını, davacının kaza esnasında araçta hatır için taşındığını kanıtlayacak hiçbir belge bulunmadığını, bu hususta ispat yükünün davalı yana ait olduğunu, tazminattan tenzil edilecek herhangi bir hatır taşıması indirimi söz konusu olmadığını ileri sürmüştür.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde; 26.04.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6704 sayılı kanun ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi değiştirildiğini, zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerektiğini, davacı tarafından yapılan başvuruya istinaden hasar dosyası açılmışsa da ibrazı zorunlu evraklardan özür oranının gösteren raporun ibraz edilmediğini, eksik evrak ile yapılan başvurunun KTK madde 97 kapsamında geçerli bir başvuru sayılamayacağını, kusur durumu net olarak tespit edilmeden yapılan hesaplamanın farazi olduğunu, sigortalının %100 kusurlu olduğunu kabul etmediklerini, Ankara Üniversitesi, Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan raporda Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre rapor düzenlenmiş ise de raporun yönetmelikte belirtilen ilkelere uygun olmadığını, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarına göre geçici iş göremezlik tazminatından davalı sigorta şirketinin sorumlu olmadığını, davacının yaptığı başvuru esas alınarak temerrüd faizi işletilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davacı vekilinin HMK.nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasıda yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı araç sürücüsünün neden olduğu kaza sonucu davacının yaralandığının belirterek geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ile bakıcı giderinin davalıdan tahsilini istemiş, mahkemece davacının araçta hatır için taşındığı ve alkollü olduğunu bildiği sürücünün aracına binmesi nedeniyle müterafik kusuru bulunduğu kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davalı sigorta şirketi davacı tarafından davadan önce davalı sigorta şirketine usulüne uygun başvuru olmadığını, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de; dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuruyu düzenleyen 2918 sayılı KTK.nın 97. maddesinde “sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması” gerektiği belirtilmiş bu yazılı başvuruya eklenmesi zorunlu olan ve dava şartı olan başvurunun yapılmamış sayılmasına neden olacak belgeler belirtilmemiştir. Dosya kapsamına göre davacı tarafından dava açılmadan önce, davalının da kabulünde olduğu gibi sigorta şirketine başvuru yapıldığı anlaşıldığından KTK.nın 97. maddesinde belirtilmeyen belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle dava şartının yerine getirilmediğine ilişkin itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili davalının geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadığını ileri sürmüş ise de; geçici iş göremezlik tazminatı, yaralanan kişinin iyileşme süresince çalışamaması nedeniyle ortaya çıkan zarar olup 2918 sayılı KTK.nın 98. maddesinde belirtilen sağlık hizmet bedeli sayılamayacağı gibi iyileşme süresince meydana gelen ve TBK.nın 54. maddesinde de sayılan bu zarardan zarar sorumluları KTK.nın 85 ve 91. maddeleri gereğince araç işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortası sorumlu olduğundan ve KTK.nın 98. maddesinde belirtilen SGK’nın sorumlu olduğu sağlık hizmet bedeli kapsamında geçici işgöremezlik, bakıcı gideri ve tüm tedavi giderleri zararı bulunmadığından davalı sigorta şirketinin bu yöne ilişkin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle usulüne uygun olarak düzenlenen maluliyet raporunun ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında, hazırlık soruşturması ve ceza mahkemesi dosyası kapsamına göre davacının sigortalı araçta hatır için taşındığının ve alkollü sürücünün aracına sürücünün alkollü olduğunu bilerek bindiğinin anlaşılması nedeniyle TBK.nın 51 ve 52. maddeleri gereğince tazminattan indirim yapılmış olmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre HMK.nın 355. maddesi gereğince tarafların istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b.1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin ve davalı … Sigorta A.Ş. istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 80,70 TL. istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL. nın mahsubu ile kalan 36,30 TL. harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince davalıdan alınması gereken 964,03 TL. istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 241,01 TL. nın mahsubu ile kalan 723,02 TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine3- Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 28.04.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.