Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/3108 E. 2022/1093 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/09/2019
NUMARASI :….
DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 21/04/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 12/05/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 30/07/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde yaya olan davacının yaralandığını, çift taraflı trafik kazasının meydana gelmesinde davalı … şirketine sigortalı bulunan araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, davalı yanca davacıya bir kısım ödemenin yapıldığını, ancak bu ödemenin yetersiz olduğunu belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik için 3.000,00 TL iş görmezlik tazminatı, 500,00 TL kaçınılmaz faturalandırılmayan tedavi giderleri olmak üzere 3.500,00 TL maddi tazminatın davalının ilk ödeme tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile sürekli işgöremezlik tazminatı talebini 11.777,44 TL, kaçınılmaz faturalandırılamayan tedavi giderleri talebini 7.047,87 TL olarak arttırmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın başvurusu üzerine şirket nezdinde hasar dosyası açıldığını, davacıya 10/10/2017 tarihinde 23.121,13 TL tazminat ödemesi yapıldığını, davalı şirketin başkaca bir sorumluluğu bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesi, davanın kabulüne, 11.777,44 TL sürekli iş görmezlik tazminatının, 870,00 TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderinin ve 6.177,87 TL geçici iş görmezlik dönemi bakıcı gideri toplamı olan 18.825,31 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 10/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; sigortalı sürücüye atfedilen kusur oranını kabul etmediklerini, hükme esas alınan maluliyet raporunun Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine uygun olmadığını, bu suretle hesap raporunun da hatalı olduğunu, geçici iş göremezlik, bakıcı gideri ve tedavi giderlerinin SGK’nın sorumluluğunda olduğunu, tedavi gideri ve bakıcı gideri yönünden davacının ıslahı bulunmadığını, sigorta şirketinin temerrüde düşmediğini, hükümde avans faizine hükmedilmemesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Dava, yaralanmalı trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara bağlı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda kaza tespit tutanağı uyarınca, 30.07.2016 tarihinde sürücü…’in, sevk ve idaresinde olan araçla seyri sırasında yaya kaldırımından karşıya geçişini tamamlamakta olan davacıya çarpması neticesi meydana gelen kazada sürücünün kural ihlali olduğunun belirlendiği, mahkemece alınan kusur bilirkişisi raporu uyarınca kazanın meydana gelmesinde sürücü…’in % 100 oranında kusurlu olduğu, yaya …’in kural ihlalinin bulunmaması nedeniyle kusursuz olduğunun belirlendiği, Bodrum 4.ASCM’nin 2016/540 E.sayılı dosyasında yapılan yargılamada alınan kusur raporu uyarınca kazanın meydana gelmesinde yaya …’in kusursuz, sürücü…’in tam kusurlu olduğunun belirlenmesi ile yapılan yargılama neticesi sanık hakkında taksirle yaralanmaya neden olmak suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve kararın kesinleştiği, kaza yapan aracın kaza tarihini kapsar şekilde davalı … şirketi tarafından ZMM sigorta poliçesi ile sigortalanmış olduğu, …Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan alınan 12.11.2018 tarihli rapor uyarınca davacının geçirmiş olduğu trafik kazası neticesinde %8 oranında kalıcı işgöremezliğe uğradığı, geçici iş göremezlik süresinin 270 gün, bakıcı ihtiyaç süresinin 90 gün olduğunun belirlendiği, 28/01/2019 tarihli doktor bilirkişi raporu ile davacının tedavisi aşamasındaki SGK tarafından ödenmeyen 6.177,87 TL bakıcı giderinin davacıdaki araza uygun ve makul olduğu, davacının tedavisine ilişkin SGK tarafından ödenmeyen ulaşım giderinin 870,00 TL olduğunun belirlendiği, aktüer bilirkişi raporu uyarınca, davacının geçici işgöremezlikten kaynaklanan tazminat alacağının 18.533,61 TL, güncellenmiş sigorta şirketi ödemesinin indiriminin sağlanmasından sonra sürekli işgücü kaybından kaynaklanan bakiye tazminat alacağının 6.177,87 TL, tedavi giderinden kaynaklanan alacağının ise 9.000,00 TL olduğunun belirlendiği, mahkemece anılan raporların hükme esas alınmasıyla yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, mahkemece hükme esas alınan kusur raporunun olayın oluş şekli, kaza tespit tutanağı ve ceza yargılamasında kabul gören maddi vakanın oluş şekli ile uyumlu bulunmasına, hükme esas alınan maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine ve yerleşik Yargıtay uygulamalarına uygun olmasına, hükme esas alınan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunmasına, SGK’nın sorumlu olduğu tedavi giderlerinin neler olduğu, 2918 Sayılı yasanın 98. maddesinde düzenlenmiş olup, sorumluluğunun kanunda belirtilen giderlerle sınırlı olması, geçici iş görmezlik zararlarından SGK’nın sorumlu olacağına dair kanunda düzenlenme bulunmaması, ayrıca 2918 Sayılı Yasanın 92. maddesinde geçici iş göremezlik zararlarının ve geçici bakıcı giderlerinin sigorta teminat kapsamı dışında olduğuna ilişkin bir düzenlemenin de yer almaması, ikincil norm olan Genel Şartlar ile kanunla belirlenen sorumluluğun daraltılması mümkün olmadığı gibi kanunen sorumluluğu bulunmayan SGK’nın sorumlu olduğuna da karar verilemeyecek olmasına, davacı vekili tarafından sunulan ıslah dilekçesinde bakıcı gideri ve tedavi giderlerinin de kaçınılmaz tedavi giderleri başlığı altında belirtilmesinde ve mahkemece hükmedilen tazminata sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmasına göre HMK 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin İstinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf eden davalıdan alınması gereken 1.285,95-TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 321,49-TL harcın mahsubu ile bakiye 964,46-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Başvuran tarafça yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 362/1.a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 21.04.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.