Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/3099 E. 2022/922 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/10/2019
NUMARASI :….

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 07/04/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 29/04/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04.09.2016 tarihinde yaya olan davacıya davalının zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu davacının yaralandığını, davalıya 23.12.2016 tarihinde başvurmalarına rağmen ödeme yapılmadığını belirterek belirsiz alacak davası olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 250,00 TL bakıcı gideri, 500,00-TL sürekli, 250,00 TL geçici işgöremezlik tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 03.08.2019 tarihli dilekçesiyle de sürekli iş göremezlikten kaynaklanan tazminat miktarını 28.223,43 TL’ye, bakıcı giderini 294,37 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili savunma yapmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan değerlendirme neticesinde, 04/09/2016 tarihinde dava dışı sürücü … yönetiminde bulunan ve dosyaya getirilen sigorta poliçesine göre davalı şirket tarafından zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalandığı anlaşılan … plaka sayılı aracın yaya olarak bulunan davacıya çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı, kusur durumuna ilişkin olarak alınan rapora göre meydana gelen kazada davacının % 75, davalı şirket sigortalısı araç sürücüsünün % 25 oranında kusurlu olduğu, davacının kaza nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının % 10, geçici iş göremezlik süresinin ise 6 ay, geçici bakıcı ihtiyacı süresinin ise 1 ay olduğu, buna göre aktüer raporu alındığı, davacının kaza tarihindeki yaşı ile gelir getiren bir kazancının bulunduğuna dair dosyaya herhangi bir delil sunulmamış olması nedeniyle geçici iş göremezlik zararı yönünden davanın reddine, sürekli iş göremezlik zararı ile bakıcı gideri zararı yönünden davanın kabulüne, davalının dava tarihinde temerrüde düştüğünün kabulü ile faizin buna göre belirlenmesine karar vermek gerektiğinden geçici iş göremezlik tazminatı talebi yönünden davanın reddine, sürekli iş göremezlik ile geçici bakıcı gideri tazminatı talepleri yönünden davanın kabulü ile 28.223,47 TL sürekli iş göremezlik tazminatının ve 294,37 TL geçici bakıcı gideri tazminatının dava tarihi olan 07/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hükme karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacının hükme esas alınan maluliyet oranının kabul edilebilir olmadığını, … Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından hazırlanan dosya münderecatında yer alan ve hükme esas teşkil eden 09.04.2019 tarihli maluliyet raporunda; davacının, 04.09.2016 tarihli trafik kazasına bağlı olarak “özürlülük ölçütü, özürlülük sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmelike” göre, toplam vücut özür oranının %10 olduğu, tıbbi iyileşme sürecinin 6 aya kadar uzayabileceği, bakıcı ihtiyacı süresinin 1 ay olduğunun belirtildiğini, ancak muayene tarihi itibari ile Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında yönetmeliğin yürürlükte olmadığını, 20.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliğin yürürlüğe girdiğini, konu dosyada hükme esas alınan yönetmeliğin muayene tarihi olan 09.04.2019 itibari ile yürürlükte bulunmadığını, bu nedenle söz konusu raporun hatalı değerlendirme ürünü olduğundan hükme esas alınamayacağını,
… Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan iki farklı rapor arasında çelişkiler bulunduğunu, davacının daha önce yapılan muayenesinde yine … Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından hazırlanan 05.03.2018 tarihli rapora göre davacının maluliyet oranının %3,3 olarak tespit edildiğini, ancak daha sonra yine aynı kurum tarafından hazırlanan 27.03.2019 tarihli hükme esas alınan rapora göre maluliyet oranının %10 olarak tespit edilmiş olup davacının alınan iki raporda da farklı maluliyet oranı tespit edilmiş olması nedeniyle çelişki bulunduğunu, bu bağlamda dosyanın kazazedenin muayenelerinin de yapılması şartı ile değerlendirilmek üzere T.C. Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’na gönderilmesi gerekir iken çelişkili rapor üzerinden hüküm kurulmasının kabul edilemeyeceğini,
Sağlık giderleri teminatının … Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve … Hesabının sorumluluğunun 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi hükmü gereğince sona erdiğinden davacı tarafça talep edilen geçici iş gücü kaybına ilişkin SGK sorumlu olup davalı şirketin herhangi bir sorumluluğunun da bulunmadığını, bu sebeple davacının geçici iş göremezlik talebinin reddi gerektiğini belirterek istinaf isteminin kabulü ile mahkemece verilen kararın kaldırılmasına davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davalı … vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan bakıcı gideri, sürekli ve geçici iş görmezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı … vekili, maluliyet oranı ile bakıcı gideri ve geçici işgörmezlik talebinin teminat dışı olmasına yönelik olarak istinaf talebinde bulunmuştur. Mahkemece davacının geçici işgöremezlik istemi reddedilmiş olup davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun Bedensel zarar başlıklı 54. maddesinde “Bedensel zararlar özellikle şunlardır:
1. Tedavi giderleri.
2. Kazanç kaybı.
3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.
4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.
Bedensel zarara uğrayan kimse tamamen veya kısmen çalışamamasından ve ilerde ekonomik yönden uğrayacağı yoksunluktan kaynaklanan zarar ve ziyanı ile bütün masraflarını zarar verenlerden isteyebilir.
Bunlar doktrin ve Yargıtay uygulamaları ile geçici işgöremezlik nedeniyle iş ve kazanç kaybı, sürekli işgöremezlik, kalıcı sakatlık ya da maluliyet nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kaybı, tedavi giderleri ve tüm iyileşme sürecinde yapılan her türlü masraflar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olarak kabul edilmektedir.
Bu zararlar 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesinde belirtilen sağlık hizmet bedeli sayılamayacağı gibi, iyileşme süresince meydana gelen ve TBK’nın 54. maddesinde de sayılan bu zarardan zarar sorumluları KTK’nın 85 ve 91. maddesi gereğince araç işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortası sorumlu olduğundan ve KTK’nın 98. maddesinde belirtilen SGK’nın sorumlu olduğu sağlık hizmet bedeli kapsamında geçici işgöremezlik, bakıcı gideri ve tüm tedavi giderleri zararı bulunmadığından ve yasa ile düzenlenmeyen hususun zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ile düzenlenmesi mümkün olmadığı gibi, kanun maddesine aykırı genel şart hükümleri de getirilemeyecektir.
Nitekim Anayasa Mahkemesinin 17/7/2020 tarihinde 2019/40 E-2020/40 K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiş olması nedeniyle davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK’nın ve 6098 sayılı TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümlerine ve Yargıtay uygulamalarına göre belirlenmesi gerekir.
Somut olayda, davacı … … kaza tarihinde 10 yaşında olup, davalının isteği üzerine alınan … Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 09.04.2019 tarihli maluliyet raporunda; davacının, 04.09.2016 tarihli trafik kazasına bağlı olarak “özürlülük ölçütü, özürlülük sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmelike” göre, toplam vücut özür oranının %10 olduğu, tıbbi iyileşme sürecinin 6 aya kadar uzayabileceği, bakıcı ihtiyacı süresinin 1 ay tespit edilmiştir. Hesap bilirkişi raporunda davacı için kaza tarihinden itibaren 28.223,47 TL sürekli işgöremezlik ve 294,37 TL bakıcı gideri hesaplanmıştır. Mahkemece hükme esas alınan maluliyete dair rapor ve hesap raporu yöntemine uygun şekilde düzenlendiği gibi, davacının olay tarihinde yaşının küçük olması ve gelir getiren bir işte çalışmaması nedeniyle Yargıtay uygulamalarına göre geçici iş göremezlik süresi içinde kazanç kaybı olmayacağından geçici iş göremezlik zararının bulunmadığı, ancak maluliyet oranına göre kaza tarihinden itibaren hesaplama yapılması gerektiği kabul edildiği ve hükme esas alınan aktüer raporunda bu kabule göre tazminat hesaplanarak davacının olay tarihinden itibaren %10 maluliyet oranına, bir ay bakıcı ihtiyacına ve davacının %75 kusur oranına göre 28.223,47 TL sürekli işgöremezlik ve 294,37 TL bakıcı gideri hesaplanmış olmasında ve bu rakam üzerinden hüküm kurulmuş olmasında bir usulsüzlük görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, olaya ilişkin alınan bilirkişi raporlarının dosya kapsamına uygun olduğu, davalı vekilinin ileriye sürdüğü istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı ve ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden yasaya uygun bulunduğundan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.948,05 TL karar harcından peşin alınan 487,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.460,55 TL harcın davalı … şirketinden alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı … tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinafa gelen davalı … tarafından yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde kendisine iadesine,
5-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 07.04.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.