Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/3026 E. 2022/852 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/05/2019
NUMARASI …..
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 31/03/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 28/04/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDA VE SAVUNMALARI;
Davacılar vekili dava dilekçesinde, 28/07/2012 tarihinde davalının trafik sigortacısı olduğu aracın neden olduğu tek taraflı kazada davacıların yaralandığını ileri sürerek davacı……için ayrı ayrı 3.000,00 TL geçici ve sürekli işgücü kaybı tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 20/09/2018 tarihli bedel artırım dilekçesi ile davacı … için talep edilen işgücü kaybı tazminatı istemini 225.000,00 TL olarak artırmıştır.
Davalı vekili, davacının kanıtlanan gerçek zararından sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, temerrüde düşürülmediklerini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI;
Mahkemece; yapılan yargılama neticesi, davacı … yönünden davanın kabulü ile 225.000,00 TL iş gücü kaybı tazminatının 05/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, davacı …. ve … tarafından açılan davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ;
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde; hükme esas alınan maluliyet raporunun hatalı olduğunu, davalı şirketin anlaşmalı olduğu bağımsız medikal firma tarafından yapılan incelemelerde davacının bakıcı ihtiyacının 3 ay olduğunun belirtildiğini, davacının maluliyet zararı tespit edilir iken işlemiş dönem başlangıcının bilirkişi raporunda işlemiş dönemin kaza tarihinden de öncesi olarak belirtilmesiyle hesaplama yapıldığını, kaza sırasında emniyet kemeri takılı olmayan davacının hesaplanan tazminatından %20’den az olmamak üzere müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, poliçeden dolayı sorumluluğun bedeni ve maddi ayırımı yapılmaksızın kaza başına 225.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, davacı tarafa bakıcı giderlerinin tahsili için yapılan Tahkim başvurusu sonucunda 02.07.2018 tarihinde Ankara 29. İcra Dairesi’nin 2018/7399 esas sayılı dosyası ile 7.725,00 TL ödeme yapıldığını, bu ödemenin mahkemece göz ardı edildiğini, hükmedilen tazminat ile davalı şirketin teminat limitinin aşıldığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE;
Davalı vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, ölümlü ve yaralanmalı trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda kaza tespit tutanağı uyarınca, 28/07/2012 günü sürücü …’nun, aracı ile, yanında eşi … ve kaza sonucu vefat eden kızı … ile yaralanan çocuklar …. ile … olduğu halde seyrine devam ederken sürücü …’nin sevk ve idaresinde olan dolmuş ile çarpışması sonucu kazanın meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde sürücü …’nun kural ihlali olduğunun belirlendiği, Seydişehir Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2013/78 esas sayılı dosyasında yapılan yargılamada 28/07/2012 tarihinde meydana gelen kazada …’nun aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek yoldan çıkması sonucunda eşi … ile çocukları ….yaralandığı, her ne kadar başka bir araç sürücüsü olan …’nin kazaya sebebiyet verdiği ifade edilmiş ise de bu kişi yönünden kanıt bulunmadığı gerekçesiyle sanığın beraatine karar verildiği, davacıların içinde bulunduğu aracın ZMMS poliçesinin davalı şirket tarafından kaza tarihini kapsar şekilde tanzim edildiği ve poliçe limitinin 225.000,00 TL olduğu, mahkemece Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan alınan 01/12/2017 tarihli raporda davacı …’nun kaza nedeni ile 9 ay geçici işgöremez halde kaldığı ve %51 oranında sürekli işgücü kaybına uğradığı, davacı ….kaza nedeni ile 9 ay geçici işgöremez halde kaldığı, sürekli iş gücü kaybının bulunmadığı, davacı …. kaza nedeni ile 9 ay geçici işgöremez halde kaldığı sürekli işgücü kaybının bulunmadığının belirlendiği, aktüer bilirkişiden alınan 12/09/2018 tarihli rapor uyarınca davacı …’ün talep edebileceği toplam tazminat tutarının 302.189,45 TL olduğunun belirlendiği, mahkemece anılan raporun hükme esas alınmasıyla yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamının incelenmesinde, 02.07.2018 tarihli dekonta göre dava tarihinden sonra davalı tarafça davacılara 3.160,00 TL değerinde bir ödeme yapıldığı, anılan ödemenin mahiyeti mahkemece değerlendirilmediği gibi bu hususun bilirkişi tarafından tazminat hesabında nazara alınmadığı, yine dosya kapsamında yer alan bir kısım ödeme dekontlarında davacılara yapılan ödemelerin belirtildiği, davalı vekili tarafından da davacı yana bakıcı giderlerinin tahsili için yapmış oldukları tahkim başvurusunun sonucunda 02.07.2018 tarihinde Ankara 29. İcra Dairesi’nin 2018/7399 esas sayılı dosyasına bakıcı giderlerine ilişkin ödeme yapıldığının belirtilmesine karşın anılan Tahkim Komisyonu dosyasının ve İcra Müdürlüğü dosyasının dosya kapsamında yer almadığı ve bilirkişi raporunda da nazara alınmadığı, davalı vekili tarafından istinaf dilekçesinde sözü edilen bağımsız medikal firma tarafından düzenlenen maluliyet raporunun dosyada yer almadığı, kazaya ilişkin soruşturma kayıtlarına göre kaza neticesi araçtan fırlamış vaziyette olduğu anlaşılan davacı …’e ilişkin, mahkemece, anılan davacının zararın artmasına neden olacak müterafık kusuru bulunup bulunmadığına ilişkin bir değerlendirme yapılmadığı ve bu suretle mahkemece eksik inceleme ile hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, mahkemece öncelikle davadan sonra davalı tarafça davacılara yapılan tüm ödemelerin mahiyet ve miktarlarının, ödemelerin sakatlık teminatı kapsamında olup olmadığının araştırılması, buna ilişkin dekont ve belgelerin davalı vekili tarafından dosyaya sunulmasının istenmesi, davalı vekili tarafından sözü edilen Sigorta Tahkim Komisyon kararına ilişkin dosya numarasının bildirilmesi ile anılan dosyanın mahkemece merciinden getirtilmesi, Ankara 29. İcra Dairesi’nin 2018/7399 esas sayılı dosyasının dosyaya kazandırılması, davalı vekili tarafından istinaf dilekçesinde sözü edilen bağımsız medikal firma tarafından düzenlenen maluliyet raporunun dosyaya sunulmasının istenmesi, akabinde dosyanın yeni bir bilirkişiye tevdii ile tüm dosya muhteviyatının değerlendirilerek davadan sonra davacılara yapılan ödemelerin sakatlık teminatı kapsamında olması halinde hesaplanan tazminattan mahsubu ve davalı sigortanın poliçe limitinin de gözetilmesi ile yeniden tazminat hesabı hususunda rapor alınması, mahkemece davacı …’e ilişkin hesaplanan tazminattan müterafık kusur indirimi yapılıp yapılmayacağının değerlendirilmesi ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine, kaldırma ve gönderme sebebine göre davalı vekilinin sair istinaf sebeplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, eksik hususların giderilmesi ile yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, kaldırma ve gönderme sebebine göre davalı vekilinin sair istinaf sebeplerinin şimdilik İNCELENMESİNE YEROLMADIĞINA,
2-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan karar ilam harcının istek halinde davalıya iadesine,
3-İstinaf yoluna başvuran tarafça yapılan yargılama giderinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılacak yargılamada dikkate alınmasına,
4-İstinaf eden tarafça yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
5-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 353/1.a. maddesi gereğince KESİN olmak üzere 31.03.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

…..

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.