Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/3007 E. 2022/1219 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/3007 – 2022/1219
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/3007
KARAR NO : 2022/1219

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/04/2019
NUMARASI : 2016/139 Esas 2019/365 Karar

DAVACILAR :
VEKİLLERİ :

DAVALILAR :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)

KARAR TARİHİ : 28/04/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 26/05/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. ve katılma yoluyla davacılar vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili, 23.08.2015 tarihinde davalı sigorta şirketine zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı, diğer davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın davacı …’in yolcu olarak bulunduğu araca çarpması sonucu davacının yaralandığını, çene kemiğinin kırıldığını, ameliyat edildiğini, belirli süre ağzını açamadığını, özel mama ile beslenmek sorunda kaldığını, bunun için 1.200,00-TL harcama yaptıklarını, ameliyat ve kontrolleri için görme engelli olan davacı anne ve babanın Polatlı’dan Ankara’ya geldiklerini, davacının anne ve babasına yardımcı olduğunu, yaralanması nedeniyle yardımcı bulmak zorunda kaldıklarını, davacının diş ve çene tedavisi gördüğünü, 8-10.000,00- TL diş tedavi gideri olacağını, belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan, davacı … için 30.000,00-TL, davacı … için 20.000,00-TL, davacı … için 20.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş açıklama dilekçesi ile 28 kez Polatlı’dan Ankara’ya gidip geldiklerini, bunun için 2.800,00-TL harcadıklarını, özel mama için 2.250,00-TL ödendiğini, anne ve babanın görme engelli olması nedeniyle refakat için 500,00-TL, 3 ay süre ile eve yardımcı bulunması nedeniyle ödenen 1.000,00-TL, diş tedavisi için 10.000,00-TL ödendiğini belirterek şimdilik 3.250,00-TL, geçici iş göremezlik için 100,00-TL sürekli iş göremezlik için 100,00-TL talep ettiklerini açıklamış, yargılama aşamasında talebini 11.09.2018 tarihli bilirkişi raporuna göre 144.106,72-TL olarak ıslah ettiğini beyan etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili, sigortalının kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olduklarını, kusur ve maluliyet raporu alınması gerektiğini, yasal faiz talep edilebileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalılar … ve … vekili, davacının yolcu olduğu araç sürücüsünün de kusuru bulunduğunu, davacılar … ve …’in aktif dava ehliyeti bulunmadığını, tedavi giderlerini talep edemeyeceğini, adli tıptan rapor alınması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; kaza tespit tutanağında davalı sürücü …’in 2918 sayılı yasanın 84/h maddesine, davacının yolcu olarak bulunduğu dava dışı sürücü …’nin 2918 sayılı yasanın 52/1-a maddesine aykırı davrandığının belirtildiği, davalı sürücü …’in 1,83 promil alkollü olduğu, Gölbaşı 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/24 Esas sayılı dosyasında alınan 25.08.2010 günlü bilirkişi raporunda davalı sürücünün asli, dava dışı sürücünün tali kusurlu olduğunun belirlendiği, tarafların kusur oranlarının belirlenmesi için alınan raporda davalı sürücünün %75 kusurlu, davacının kusurunun bulunmadığının tespit edildiği, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan raporda davacının vücut çalışma gücünden %14 oranında kaybettiği, geçici iş görmezliğinin 4 ay, bakım ihtiyacının 9 ay olduğunun saptandığı, 20.11.2017 tarihli raporda, daimi iş görmezlik tazminatı 110.549,06-TL, geçici iş görmezlik tazminatının 3.641,72-TL, bakıcı giderinin 5.094-TL olduğu, diğer tazminatları hak edip etmediğinin etmekte ise bedelinin belirlenmesi için antropoloji uzmanın katılımı ile ek rapor alındığı, 03.05.2018 tarihli ek raporda, daimi iş görmezlik tazminatı 125.371-TL, geçici iş görmezlik tazminatı 3.641,72-TL, bakıcı giderinin 5.094-TL olduğu ve davacı …’in özel beslenme ile diş tedavisinin sunulan fatura bedeliyle uyumlu olduğu, tarafların itirazı üzerine alınan 11.09.2018 günlü raporda, daimi iş görmezlik tazminatı 125.371-TL, geçici iş görmezlik tazminatının 3.641,72-TL, bakıcı giderinin 5.094-TL olduğu, ulaşım ve beslenme giderinin belirlenmesi için alınan 20.12.2018 günlü raporda, beslenme giderinin 2.250-TL, refakatçi gideri 1.500-TL, ulaşım giderinin 2.187,00-TL olduğunun belirlendiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile, davacı … için 20.000,00-TL davacı … için 20.000,00-TL davacı … için 30.000,00-TL manevi tazminatın 23.08.2015 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’ dan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 125.371,00-TL daimi, 3.641,72-TL geçici iş görmezlik tazminatı 5.094,00-TL bakıcı gideri 2.250,00-TL beslenme gideri 500,00-TL ulaşım bedeli toplamı 136.856,72-TL bedelin davalı sigorta şirketinden 16.03.2016, davalılar … ve …’ dan 23.08.2015 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili ve katılma yoluyla davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Mahkemece geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmiş olsa da davacı …’in kaza tarihi itibari ile aktif çalışma yaşamında olmayıp adına geçici iş göremezlik tazminatı hesaplaması yapılmasının hatalı olduğunu, davacının 1998 doğumlu olup kazanın gerçekleştiği 23.08.2015 tarihinde reşit olmadığını, bakıcı giderine ilişkin … Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan 09.02.2017 tarihli raporda davacının bakıcıya ihtiyaç duyduğuna dair tespit bulunmadığını, aktüer bilirkişi tarafından bakıcı gideri tazminatı hesaplandığını, davacının uzun süreli bir tedavi geçirmiş olsa ve 4 ay boyunca geçici iş göremez halde bulunsa dahi bu süreçte bakıcı gideri olmadığını, tazminat hesap raporunda bakıcı/refakatçi giderinin de hesaplanıp bunun davalı şirketin sorumluluğunda kabul edilmesinin doğru olmadığını, davacı şahsın anne babasının görme engelli olması nedeni ile ailenin davacının hastanede kaldığı sürece davacıya yardım etmesinin olanaksız olduğu gerekçesi ile refakatçi giderine dair hesaplama yapıldığını, davacı anne-babanın sırf görme engelli olmaları nedeni ile evlatlarına refakatçi olamayacaklarının kabulünün mümkün olmadığını beslenme gideri ve ulaşım bedeline ilişkin olarak dava dilekçesinde tedavi gideri talebinde bulunduğunu ancak raporlarda davacının ağız içi muayenesi ile ilgili bir belge olmadığı gibi diş hekiminden konsültasyon istendiğini, ağız içi yumuşak dokuların ve dişlerin durumunu gösteren bir belgenin dosyada yer almadığı ve davacıya ait tedavi bedelini doğru olarak tespit etmenin olanaksız olduğunun belirtildiğini, tedavi giderlerinin tazmin kapsamında olması için kalem kalem belirtilmesi ve bu giderlerin makbuzlarının sunulması gerektiğini, bilirkişinin farazi olarak taksi ücreti, yeme ücreti gibi masraf kalemlerini hesaplamaya dahil ettiğini, davacının şayet taksi ile yolculuk yapmak zorunda kalmışsa bu yolculuklara ilişkin makbuzlarını mahkemeye sunması gerektiğini, tedavi giderine ilişkin tazminatın SGK’nın sorumluluğunda olduğu aşikar olduğundan öncelikle bu nedenle davacının tedavi gideri talebinin reddi gerektiğini, hayatın olağan akışındaki beslenme giderleri hesaplanan beslenme giderinden mahsup edilmediğini, faturalandırılmayan ve SGK’nın sorumluluğunda olan beslenme giderlerinden davalı şirketin sorumluluğu bulunmadığını, sigorta şirketin müşterek müteselsil sorumluluğunun sadece sigortalısı araç işleteni ile arasında olduğunu, davacının zararından davalının sorumlu olacağı miktarın ancak sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında olacağını, gerekçeli kararın HMK.’nın 297. maddesinde aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; dava dilekçesinde talep edilen ulaşım masraflarının davacıların kaza sonrasında ikamet ettikleri Polatlı’dan … Eğitim ve Araştırma Hastanesine ve … Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesine gidiş geliş yol, taksi ve yemek için ödemiş oldukları masraflar olduğunu, davacıların kaza sonrasında … Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne 23.08.2015 ile 01.09.2015 tarihleri arasında 10 gün, 02.09.2015, 09.09.2015, 16.09.2015, 29.09.2015, 13.10.2015, 27.10.2015, 10.11.2015, 24.11.2015, 08.12.2015, 22.12.2015 ve 07.10.2016 tarihlerinde 11 gün toplamda 21 gün; … Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’ne de 03.11.2015, 05.11.2015, 18.11.2015, 25.11.2015, 02.12.2015, 04.12.2015, 09.12.2015 tarihlerinde 7 gün olmak üzere toplamda 28 gün Polatlı-Ankara arasında gidiş geliş yaptıklarını, 28 gün boyunca Polatlı Ankara arasında yapmış oldukları yol masraflarının günlük ortalama 100,00.-TL’den 28 günlük zararları 2.800,00-TL. olduğunu, davacılar görme engelli olup gidiş gelişlerde toplu taşıma araçlarını kullanamadıklarını, özel araçla gidiş geliş yaptıklarını, 20.12.2018 günlü raporda, ulaşım giderinin 2.187-TL olduğunun belirtildiğini, ancak mahkemece 500.00-TL ulaşım giderine hükmedildiğini, ulaşım gideri yönünden davacıların 2.800,00-TL zararının tazminini gerektiğini, diş tedavi gideri yönünden … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı raporunda davacının çalışma gücünden %14 oranında kaybettiği, geçici iş göremezliğinin 4 ay, bakım ihtiyacının 9 ay olduğunun saptandığını, 20.11.2017 günlü raporda, davacının özel beslenme ile diş tedavi giderlerinin, sunulan fatura bedeliyle uyumlu olduğunun belirlendiğini, dosyaya 12.10.2016 tarihli dilekçe ekinde sunulan 10.000-TL bedelli fatura ve diş tedavi giderlerinin hesaplanabilmesi için … Diş Polikliniği tarafından yapılan işlemlere ait dökümün ve 10.000-TL bedelli faturanın açıklamasının 25.06.2018 tarihli dilekçe ekinde sunulduğunu, 2. Ek raporda periodontolojik ve ortodontik tedavilerle ilgili faturada istenen bedelin uygun olduğu görüş ve kanaatinin bildirildiğini, ancak mahkemece diş tedavi gideri zararına ilişkin herhangi bir karar verilmediğini, kararın ulaşım gideri ve diş tedavi gideri kalemleri yönünden istinaf incelemesi sonucu kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davacılar vekilinin ve davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin HMK.nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın davacı …’in yolcu olarak bulunduğu araca çarpması sonucu yaralandığının belirterek, tedavi gideri, ulaşım gideri, özel beslenme gideri, refakatçi ve yardımcı gideri geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Davacılar vekili, dava dilekçesi ve açıklama dilekçesinde davacının kaza sonucu yaralanması nedeniyle diş tedavisi gördüğünü, 10.000,00-TL ödendiğini belirterek şimdilik 3.250,00-TL’nın davalılardan tahsiline karar verilmesi talep edilmiş ise de mahkemece bu hususa ilişkin bilirkişi raporu alınmış ancak karar gerekçesinde bu taleple ilgili herhangi bir tartışma yapılmadığı gibi hüküm fıkrasında da olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiştir.
Mahkemece davacılar tarafından dosyaya sunulan tedavi evrakları da değerlendirilerek tedavilerin kaza ile illiyet bağının bulunup bulunmadığı ve 2918 sayılı KTK.nın 98. maddesi gereğince SGK’nın sorumluluğunda bulunan tedavi giderlerinden olup olmadığının belirlenmesi için konusunda uzman diş hekimi bilirkişi veya bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
2-Mahkemece davacının dava konusu kaza sonucu yaralanması nedeniyle maluliyetinin bulunup bulunmadığının tespit edilmesi için alınan raporda davacının kaza sonucu yaralanması nedeniyle %14 oranında maluliyetinin bulunduğu, 4 ayda iyileşeceği belirlenmiş, mahkemece davacının 4 aylık geçici iş göremezlik süresi için de tazminata hükmedilmiştir.
Dosya kapsamına göre kazanın 23.08.2015 tarihinde meydana geldiği, 26.05.1998 tarihinde doğan davacının kaza tarihinde 17 yaşında olduğu, herhangi bir gelir getiren işte çalıştığı iddia edilmediği gibi dosya kapsamında da bu hususa ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı görülmüştür.
Yargıtay tarafından kabul edilen uygulamaya göre beden gücü kaybına uğrayan davacı 18 yaşından itibaren kazanç sağlamaya başlayacağı ancak davacı çocuğun sürekli çalışma gücünü yitirdiği tarihten itibaren yeni olay tarihinde zararın oluşacağı kabul edilerek maluliyet oranına göre olay tarihinden itibaren tazminat hesaplanması gerekirken yazılı şekilde geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmiş olması doğru değildir.
3-Mahkemece hükme esas … Üniversitesi, Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan raporda davacının %14 maluliyeti bulunduğu ve 4 ayda iyileşeceği belirtilmiş, aktüerya hesap raporunda ise davacının 4 ay bakıcıya ihtiyacı olduğu kabul edilerek bu süre için bakıcı gideri hesaplanmış, mahkemece davacının 9 ay bakıcı ihtiyacı olduğu belirtilerek bakıcı giderinin kabulüne karar verilmiştir. Ancak hükme esas alınan … Üniversitesi, Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı raporunda davacının bakıcıya ihtiyacı olup olmadığı ve süresi belirtilmediği halde aktüer raporunda hesaplanan 4 ay bakıcıya ihtiyacının olduğunun kabulü yerinde değildir. Mahkemece davacının yaralanması nedeniyle bakıcıya ihtiyacının olup olmayacağı ve süresinin belirlenmesi hususunda hiçbir delil toplanmadığından davacının yaralanmasının şekli ve niteliğine göre bakıcıya ihtiyacının olup olmayacağı ve süresinin belirlenmesi için … Üniversitesi, Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu hususta hiç rapor alınmadan hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
4-Davacılar vekili dava dilekçesi ile davacının tedavi gördüğü sürede ikamet ettikleri Polatlı’dan Ankara’ya gidip gelmek zorunda kaldığını belirterek ulaşım giderlerinin ve diğer masrafların, özel beslenme giderlerinin de davalılardan tahsilini talep etmiş, mahkemece alınan bilirkişi raporunda Ankara’ya gidip gelmek için özel araç kullanılması halinde 200,00-TL, taksi ile gidip gelmeleri halinde 2.187,00-TL ulaşım gideri belirlenmiş ancak mahkemece kararda herhangi bir gerekçe belirtilmeden 500,00-TL ulaşım giderine hükmedilmiş olması usul ve yasaya uygun değildir. Mahkemece konusunda uzman diş hekimi bilirkişiden davacının yaralanması nedeniyle gördüğü tedavilere göre tedavisi süresince yapmak zorunda olduğu ulaşım giderinin ve diğer giderlerin belirlenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken bilirkişi raporunda antropolog olduğu belirtilen bilirkişiden alınan rapora göre yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
5-Dosya kapsamında davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenmiş poliçeye rastlanmadığından davalı sigorta şirketi tarafından tanzim edilen zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi getirilerek davalının sorumluluğunun kapsamının belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmiş olması da isabetli değildir.
Açıklanan nedenlerle davacılar vekili ve davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, 6100 sayılı HMK.nın 353/1.a.6. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen hususlardaki eksiklikler tamamlanarak yeniden yargılama yapılması için dosyanın mahkemesine gönderilmesine, sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekili ve davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının HMK.nın 353/1.a.6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
Yeniden yargılama yapılması için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
2-İstinaf yoluna başvuran taraflarca yatırılan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine,
3-İstinaf yoluna başvuran tarafça yapılan yargılama giderinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılacak yargılamada dikkate alınmasına,
4-Ankara 3. İcra Dairesinin 2019/13123 sayılı dosyasına yatırılan 240.000,00-TL teminat mektubunun yatıran tarafa iadesine,
5-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nun 353/1.a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 28.04.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.