Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/2998 E. 2022/976 K. 08.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/2998
KARAR NO : 2022/976

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/05/2019
NUMARASI : 2015/309 Esas 2019/448 Karar

DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VASİ :

DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 08/04/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 11/04/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı …. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde, davalılardan …’in kullandığı, …Sehayat Tur. Et. Hiz. Pet. Ürn. Teks. San. Tic. Ltd. Şti ‘nin malik olduğu …’ye sigortalı … plakalı araçta davacıların yolcu olarak bulunduğu sırada davalı sürücünün kusurlu olarak önünde seyir halinde olan … plaka sayılı tuğla yüklü tıra tam kusurlu olarak arkadan müvekkillerinin vücut bütünlüğünü yitirecek şekilde yaralanmasına yol açtıklarını belirterek tüm davalılardan kaza tarihinden itibaren müştereken ve müteselsilen her bir davacı için ayrı ayrı 1.00,00’ er TL maddi tazminat, davalılardan …Sehayat Tur. Et. Hiz. Pet. Ürn. Teks. San. Tic. Ltd. Şti ve …’den ise yine kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ayrı ayrı 20.000,00 er TL manevi tazminat isteminde bulunulmuştur.
27/06/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat istemi davacılardan … için 18.617,77 TL’ye, … için 174.621,12 TL’ye yükseltilmiştir.
Davalılardan …Sehayat Tur. Et. Hiz. Pet. Ürn. Teks. San. Tic. Ltd. Şti yetkilisince sunulan yazılı beyanda, taraflarına dava dilekçesinin tebliğ edilmediği, edildiği takdirde ayrıca beyanda bulunulacağı belirtilmiştir.
Davalı … davaya cevap vermemiştir.
Davalı … cevap dilekçesi vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Adli Tıp ABD Başkanlığınca düzenlenen 29/05/2017 tarihli raporda, davacılardan …’un kaza nedeni ile vücut bütünlüğünü %27 oranında yitirdiği, geçici iş göremezlik süresinin 6 ay olduğunun belirlendiği, …’un ise kaza nedeni ile vücut bütünlüğünü %2,3 oranında yitirdiği, geçici iş göremezlik süresinin 6 ay olduğunun belirlendiği, maddi tazminata ilişkin olarak alınan bilirkişi raporunda, geçici ve kalıcı iş gücü kaybı nedeni ile davacılardan …’un 18.617,77 TL, …’un 174.621,12 TL maddi zararının bulunduğu, davalı … şirketi yönünden temerrüdün dava tarihi olduğu, manevi tazminat koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davalılardan … ve …Seyahat Tur. Hizn. Pet. Ür. Teks. San. Ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine manevi tazminat istemi ile açılan davada, davanın kısmen kabulü ile, 40.000,00 TL manevi tazminatın (Davacılardan … için 10.000,00 TL, … için 30.000,00 TL olmak kaydı ile) 16/08/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, tüm davalılar aleyhine maddi tazminat istemi ile açılan davada, davanın kabulü ile, 193.238,89 TL’nin (davacılardan … için 18.617,77 TL, … için 174.621,12 TL olmak üzere ve sigorta şirketi için faiz başlangıç tarihi 20/02/2015 olarak alınmak sureti ile) 16/08/2013 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak sureti ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı …. vekili istinaf dilekçesinde, dava konusu taleplerden öncelikle taşımacılık sigortasının bulunmaması halinde ise Güvence Hesabının sorumlu olması gerektiğini, sigortalı araç sürücüsüne izafe edilen kusur oranının fahiş olduğunu, maluliyet oranına itiraz ettiklerini, geçici iş göremezlik ödeneğinin teminat kapsamında bulunmadığını, manevi tazminat yönünden müvekkil şirket aleyhine karar verilemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davalı vekilinin HMK.nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı … şirketi, kazaya neden olan aracın otobüs olduğunu, şehirlerarası taşıma işi yaptığını, öncelikle otobüsün Taşımacılık Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısının sorumlu olması gerektiğini, poliçenin bulunmaması halinde ise Güvence Hesabının sorumlu olduğunu ileri sürmüştür.
Dava konusu kazanın 2013 tarihinde, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali sorumluluk sigortası ile ilgili düzenlemeler yürürlükte iken meydana geldiği anlaşılmıştır.
Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası, 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nun “Sorumluluk ve Sigorta” başlıklı bölümünde düzenlenmiş olup; Kanun’un kaza tarihinde yürürlükte olan 2. maddesinde kamuya açık karayollarında motorlu taşıtlarla yapılan yolcu ve eşya taşımalarının bu kanun kapsamında olduğu belirtildikten sonra; özel otomobillere ve bunların römorklarıyla yapılan taşımaların, genel ve katma bütçeli dairelerle, il özel idareleri, belediyeler, üniversiteler ve kamu iktisadi teşebbüslerine ait otomobillerle yapılan taşımaların, Türk Silahlı Kuvvetlerine ait motorlu taşıt ve bunların römorkları ile yapılan taşımaların, lastik tekerlekli traktörlerle çekilen römorklarla yapılan taşımaların bu Kanun hükümlerine tabi bulunmadığı düzenlenmiş; yine aynı maddede, il sınırları içerisindeki taşımalar ile 100 kilometreye kadar olan şehirler arası taşımaların düzenlenmesinin il ve ilçe trafik komisyonları ile işbirliği yapılmak suretiyle ilgili valiliklere, belediye sınırları içerisindeki şehir içi taşımalar belediyelere bu Kanuna göre düzenlenecek yönetmelik esasları dahilinde bırakılabileceği hükme bağlanmıştır.
Yine 4925 sayılı Kanun’un kaza tarihinde yürürlükte bulunan 7. maddesinde, “Şehirler arası ve Uluslar arası yolcu taşımacıları; duraklamalar dahil olmak üzere yolcunun kalkış noktasından, varış noktasına kadar geçecek süre içinde meydana gelecek bir kaza nedeniyle yolcunun ölümü, yaralanması ya da eşyasının zarara uğramasından dolayı sorumludurlar” açıklaması yapıldıktan sonra 18.maddesinde, “yolcuya gelebilecek bedeni zararlar için bu Kanunun 17. maddesinden doğan sorumluluklarını sigorta ettirmek zorundadırlar” ifadesine yer verilmiş, Kanun’un 3.maddesinde ise bu kanunda geçen sorumluluk sigortası ifadesinin, bu Kanunun 18. maddesiyle ihdas edilen Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortasını ifade ettiği hüküm altına alınmıştır.
Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın “Tazminat Ödemesinde Öncelikli Sigorta” başlığını taşıyan B.8. maddesinde ise; “Meydana gelen zarar öncelikle bu sigortadan karşılanır. Sigorta sözleşmesinin hiç yapılmamış olması, yapılmış fakat geçersiz hale gelmiş olması, süresinin bitmiş olması veya meydana gelen zararın bu sigorta teminatlarının üzerinde bulunması halinde teminatların üzerinde kalan kısım için; sırasıyla 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre yapılması zorunlu olan mali sorumluluk sigortasına ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortasına başvurulur.” denilmektedir. Buna göre taşıma ilişkisinde, taşımacılık mali sorumluluk sigortası, mali sorumluluk sigortası ve ihtiyari mali sorumluluk sigortası arasında sıralı sorumluluk ilişkisi kabul edilmiştir. Bahse konu düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, yasa koyucu yolcuların uğradığı bedeni zararlar bakımından taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortacısı, trafik sigortacısı ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından müştereken ve müteselsilen bir sorumluluk öngörmemiş, sıralı bir sorumluluk düzenlemiştir.
Başka bir anlatımla, yolcunun uğradığı bedeni zararlar, taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortası kapsamında ise bu aracın trafik veya ihtiyari mali mesuliyet sigortacısının sorumluluğu doğmayacaktır. Ancak limit aşımında sırasıyla zorunlu ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacılarının sorumluluğu söz konusu olacaktır.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun kaza tarihinde yürürlükte olan 13/1 maddesinde; “Bakanlar Kurulu, kamu yararı açısından gerekli gördüğü hallerde zorunlu sigortalar ihdas edebilir. Sigorta şirketleri, 20. maddenin ikinci fıkrasının (b) bendi ile üçüncü fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla faaliyet gösterdiği sigorta branşlarının kapsamında bulunan zorunlu sigortaları yapmaktan kaçınamazlar” düzenlemesine yer verilmiştir. 5684 sayılı Yasanın 14. Maddesinde, “Zorunlu sigortaları yaptırmayan araçlardan kaynaklanan tazminatlara ilişkin taleplerin Güvence Hesabına yöneltileceği”, Güvence Hesabı Yönetmeliği’nin 9/1-b maddesinde “Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için Güvence Hesabı’na başvurulabileceği” hüküm altına alınmış olup, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası yapılmaması nedenlerine dayalı sebeplerle bedensel zararlarda da husumet Güvence Hesabına yöneltilebileceği gibi Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları çerçevesinde, aracın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortasını yapan sigorta şirketine karşı da yöneltilebilir. ZMM Sigortacısı tarafından zararın karşılanması halinde ZMMS ile Güvence Hesabı arasında rücu ilişkisi doğacaktır. (Yargıtay 17. HD 2020/9476 E. 2021/3111 K. Sayılı emsal kararı)
Ancak, kazaya karışan aracın Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Mesuliyet Sigortası bulunması halinde, zarar gören sıralı sorumluluk ilkesi gereğince, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Mesuliyet Sigortası’nın teminat limitini aşan kısım olması halinde, aşan kısmı Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortasından talep edebilir.
Bu durumda mahkemece bu hususun söz konusu Türkiye Sigortalar Birliğinden araştırılması ve sonucuna göre yukarıda açıklandığı üzere karar verilmesi gerekirken, mahkemece, kaza yapan aracın ZKTMMS olup olmadığı araştırılmadan, davalı … şirketinin sorumluluğuna gidilmiş olup, hüküm altına alınan miktar ZKTMMS sigorta teminatı limiti içerisinde bulunduğunda kaza yapan aracın ZKTMMS bulunması halinde ilgili şirketten talep edilebileceğinden, kaza yapan aracın ZKTMM Sigortası bulunup bulunmadığı, bulunması halinde sorumluluğun ZKTMMS kapsamında kalıp kalmadığı değerlendirilmeksizin eksik inceleme ile karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı …. vekilinin bu yöne ilişkin istinaf talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülüp sonucuna göre karar verilmesi için ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırılma sebebine göre davalı …. vekilinin sair istinaf taleplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Yukarıda açıklanan nedenlerle ve davalı …. vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile HMK.nın 353/1-a-6 maddesi gereğince Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/05/2019 tarihli, 2015/309 Esas – 2019/448 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA ve davanın yeniden görülüp sonucuna göre bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Kararın kaldırılma sebebine göre davalı …. vekilinin sair istinaf taleplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
2-Davalı …. tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ilgilisine iadesine,
3-İstinafa gelen davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda ayrı ayrı gözetilmesine,
4-Kararın tebliği, kesinleştirme ve harç iadesi işlemlerinin ilk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 08/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.