Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/2844 E. 2022/686 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No…..
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/07/2019
NUMARASI :…..

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

BİRLEŞEN ANKARA…..
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 17/03/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 11/04/2022

Mahalli mahkemesinden verilen karara karşı birleşen dosyada davacılar vekili ve birleşen dosyada davalı … vekili tarafından süresi içinde ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili asıl davada dava dilekçesinde; 05.09.2017 tarihinde davalı sürücü … yönetimindeki araçla davalı sürücü … yönetimindeki aracın çarpışması sonucu sürücü … yönetiminde olan aracın kaldırıma çıkması ve kaldırımda yürümekte olan davacılar murisi …’a çarpması neticesi …’ın vefat ettiğini belirterek, şimdilik 100 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, asıl davada davacı davadan feragat ettiklerini bildirmiştir.
Davalı … … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini talep etmiş, davalı … … A.Ş. davaya cevap vermemiştir.
Birleşen Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/900 Esas nolu dosyasında, davacılar vekili dava dilekçesinde, 05/09/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacıların desteği …’ın hayatını kaybettiğini, söz konusu kazanın meydana gelmesinde davalı araç sürücüsü … ve kazaya karışan diğer araç sürücüsü …’nin kusurlu olduğunu, sürücü …’nın kullandığı aracın davalı … … şirketine sigortalı olduğunu belirterek davacı … için 80.000,00-TL, … için 40.000,00-TL, … için 40.000,00-TL manevi tazminatın temerrüt tarihi olan 24.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde, davalının kazanın oluşumunda herhangi bir kusurunun olmadığını, olayda kusurlu olan araç sürücüsünün … olduğunu, kaza tespit tutanağında davalıya atfedilen kusurun kabul edilemeyeceğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece; asıl davanın feragat nedeniyle reddine, birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/900 esas sayılı dosya yönünden, davanın kısmen kabulü ile, 40.000,00 TL manevi tazminatın davalı … … şirketi yönünden 07/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve … teminat limiti olan 50.000,00 TL ile sınırlı olmak üzere, diğer davalılar yönünden taleple bağlı kalınarak 24.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacı…’a verilmesine, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı … … şirketi yönünden 07/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve … teminat limiti olan 50.000,00 TL ile sınırlı olmak üzere, diğer davalılar yönünden taleple bağlı kalınarak 24.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı … … şirketi yönünden 07/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve … teminat limiti olan 50.000,00 TL ile sınırlı olmak üzere, diğer davalılar yönünden taleple bağlı kalınarak 24.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacı … …’a verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiş; hükme karşı birleşen dosyada davacılar vekili ve birleşen dosyada davalı … vekili tarafından ayrı ayrı istinaf kanun yoluna müracaat edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Birleşen dosyada davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; yerel mahkemenin hüküm altına aldığı manevi tazminat miktarlarının yetersiz olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Birleşen dosyada davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğunu, atfedilen kusur oranını kabul etmediklerini, davalıların manevi tazminattan müşterek ve müteselsil olarak sorumlu olmadığını, kazaya iki aracın karıştığını ve tarafların kusur oranında zarardan sorumlu olmaları gerektiğini, hükmedilen manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının istinaf yoluyla kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Asıl dava trafik kazası nedeniyle açılan destekten yoksun kalmaya bağlı maddi tazminat istemine, birleşen dava trafik kazası nedeniyle açılan manevi tazminat istemine ilişkin olup, asıl davada feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olduğu, istinafa konu edilen kararın birleşen davaya ilişkin olduğu birleşen davanın da manevi tazminat istemine ilişkin olması nedeniyle istinaf incelemesi birleşen davada hükmedilen manevi tazminata ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Davalılar … ve … kazaya karışan araç sürücüleri olup davalı … … A.Ş. nin davalı … tarafından kullanılan aracın İhtiyari Mali Mesuliyet sigortasını düzenleyen şirket olduğu, poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve manevi tazminat klozunun 50.000 TL limit ile düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacılar vekili birleşen davada dava dilekçesinde; müteveffanın eşi davacı … için 80.000,00-TL, davacı … için 40.000,00-TL, davacı … için 40.000,00-TL manevi tazminatın temerrüt tarihi olan 24.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, mahkemece manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı … için 40.000,00-TL, davacı … için 20.000,00-TL, davacı … için 20.000,00-TL manevi tazminatın temerrüt tarihi olan 24.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Somut olayda, kaza tespit tutanağı uyarınca, 05.09.2017 günü sürücü …’in, yönetimindeki araçla kavşakta tali yoldan ana yola çıkış yaptığı sırada seyir halinde olan sürücü … yönetimindeki, davalı … … A.Ş.’ye sigortalı araç ile çarpışması sonucu sürücü …’nın, direksiyon hâkimiyetini kaybederek kaldırıma çıkmasıyla kaldırımda yaya olarak yürümekte olan …’a ve davacı…’a çarptığı, kazanın meydana gelmesinde sürücü …’nin, kavşakta sola dönüş kuralına riayet etmemesi, diğer sürücü …’nın ise, kavşağa hızını azaltmadan yaklaşması nedeniyle kural ihlali olduğunun belirlendiği, mahkemece kusur bilirkişisinden alınan rapor uyarınca, davaya konu kazanın oluşumunda sigortalı araç sürücüsü …’nın %20, davalı …’nin %80 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği, Alanya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2018/98 Esas nolu dosyasında yapılan yargılamada alınan kusur raporu uyarınca kazanın meydana gelmesinde sürücü … ‘nin asli, sürücü …’nın tali kusurlu olduğu, kazada ölen …’nın ise kusursuz olduğunun belirlenmesi ile sanık sürücü … ve sanık … hakkında mahkûmiyet kararı verildiği, yerel mahkemece tüm delillerin değerlendirilmesi ile yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmıştır.
1-Birleşen dosya davalısı … vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde;
Delillerin değerlendirilmesi, olayın gerçekleşme biçimi, olayın tarihi, müteveffanın kazada kusursuz olması, baba ve eş kaybı nedeniyle davacıların duyduğu elem ve ıstırabın ağırlığı, müteveffanın kusursuz olması karşısında davalıların meydana gelen zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlulukları bulunması, araç sürücülerinin kusur durumunun kendi aralarındaki iç ilişkide gözetilecek bir husus olup kusuru bulunmayan müteveffanın bu kusurdan etkilenmeyeceği, hükme esas alınan kusur raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli, kaza tespit tutanağı ve ceza yargılamasında alınan kusur raporu ile uyumlu bulunması karşısında birleşen dosya davalısı … vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Birleşen dosyada davacılar vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde;
6098 sayılı TBK’nın 56/2. maddesi hükmüne göre “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir. ”Aynı Yasanın 51.maddesinde de “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” hükmüne yer verilmiştir.
Buna göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarının belirlemesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir etmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370) Zira TMK’nın 4.maddesindeki hak ve nesafet kuralları, kanunun hakime takdir hakkı verdiği hallerde hakimin, hak ve nesafete göre tazminata hükmetmesi gerektiğini öngörmektedir.
Açıklanan ilkeler ışığında, somut olayda tarafların sosyal ve ekonomik durumları, müteveffanın kazada kusursuz olması, davacıların eş ve babalarını kaybetmelerinden kaynaklanan elem ve ızdırabın ağırlığı dikkate alındığında davacılar için yerel mahkemece takdir olunan manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve davacılar vekilinin manevi tazminat miktarlarına ilişkin olarak ileri sürdüğü istinaf sebebi açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile dosya kapsamı itibariyle davacı … için 60.000,00 TL, davacılar … ve …’nin her biri için 30.000,00 er TL manevi tazminatın hakkaniyete daha uygun düşeceği sonucuna varılarak ilk derece mahkeme kararı hükmedilen manevi tazminat miktarları yönünden kaldırılarak ve davalı … şirketi yönünden poliçe limiti dahilinde sorumluluk miktarları belirlenerek davacılar vekilinin bu yönleri amaçlayan istinaf talebinin kabulü ile Ankara 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.07.2019 tarih ve 2017/891 Esas, 2019/622 Karar sayılı yerel mahkeme kararının HMK.nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılarak, yeniden esas hakkında karar verilmesine (infazda tereddüt yaşanmaması için yerel mahkemenin hüküm fıkrasının dairemizce düzeltilmeyen kısımlarının da hükme aynen yazılmasına) karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
I-Birleşen dosyada davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
II-Birleşen dosyada davacılar vekilinin istinaf talebinin kabulü ile; Ankara 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.07.2019 tarih ve 2017/891 Esas, 2019/622 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2.maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine, buna göre;
1-Asıl davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
1-a) 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının 2/3 olan 29,60 TL’nin peşin alınan 31,40 TL’den mahsubu ile arta kalan 1,80 TL’nin kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
1-b)Taraflar vekâlet ücreti istemediklerinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
1-c) Asıl davada davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
2-Birleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/900 esas sayılı dosya yönünden,
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
2-A) 60.000,00 TL manevi tazminatın (Davalı … … şirketi yönünden 07/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve … teminat limitine oranlama ile bu davalının sorumluluğu 25.000,00 TL ile sınırlı olmak üzere), diğer davalılar yönünden taleple bağlı kalınarak 24.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacı…’a verilmesine,
2-A-1 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı… yararına kabul miktarına göre hesaplanan 8.600,00 TL vekalet ücretinin (davalı … şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmakla hükmedilen manevi tazminatın poliçe limitine oranı dahilinde sorumluluğu gözetilerek bu meblağın 4.300,00 TL sinden sorumlu olmak kaydıyla) birleşen davanın davalılarından müşterek ve müteselsilen alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
2-A-2 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, birleşen davanın davalıları yararına red miktarına göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı…’dan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren birleşen davanın davalılarına verilmesine,
2-B) 30.000,00 TL manevi tazminatın (Davalı … … şirketi yönünden 07/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve … teminat limitine oranlama ile bu davalının sorumluluğu 12.500,00 TL ile sınırlı olmak üzere), diğer davalılar yönüden taleple bağlı kalınarak 24.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine,
2-B-1 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı … yararına kabul miktarına göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin (davalı … şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmakla hükmedilen manevi tazminatın poliçe limitine oranı dahilinde sorumluluğu gözetilerek bu meblağın 1.275,00 TL sinden sorumlu olmak kaydıyla) birleşen davanın davalılarından müşterek ve müteselsilen alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
2-B-2 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, birleşen davanın davalıları yararına red miktarına göre hesaplanan 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davacı …’dan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren birleşen davanın davalılarına verilmesine,
2-C) 30.000,00 TL manevi tazminatın (Davalı … … şirketi yönünden 07/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve … teminat limitine oranlama ile bu davalının sorumluluğu 12.500,00 TL ile sınırlı olmak üzere), diğer davalılar yönüden taleple bağlı kalınarak 24.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacı … …’a verilmesine,
2-C-1 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı … … yararına kabul miktarına göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin (davalı … şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmakla hükmedilen manevi tazminatın poliçe limitine oranı dahilinde sorumluluğu gözetilerek bu meblağın 1.275,00 TL sinden sorumlu olmak kaydıyla) birleşen davanın davalılarından müşterek ve müteselsilen alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
2-C-2 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, birleşen davanın davalıları yararına red miktarına göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı … …’dan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren birleşen davanın davalılarına verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemlerin reddine,
2-D) 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 8.197,20 TL nispi karar ve ilam harcın, peşin alınan 546,48 TL harçtan mahsubu ile noksan olan 7.650,72 TL’nin (davalı … şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmakla hükmedilen manevi tazminatın poliçe limitine oranı dahilinde sorumluluğu gözetilerek bu meblağın 3.415,62 TL sinden sorumlu olmak kaydıyla) birleşen davanın davalılarından müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
2-E) Davacılar tarafından yatırılan 546,48 TL peşin harcın (davalı … şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmakla hükmedilen manevi tazminatın poliçe limitine oranı dahilinde sorumluluğu gözetilerek bu meblağın 227,70 TL sinden sorumlu olmak kaydıyla) birleşen davanın davalılarından müşterek ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine,
2-F) Davacılar tarafından yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 112,50 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı, 650,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 793,90 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 595,42 TL’sinin birleşen davanın davalılarından(davalı … şirketi yönünden poliçe limiti dahilinde sorumlu olunan miktar 248,09 TL olmak üzere) müşterek ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, bakiye kısmın üzerlerinde bırakılmasına,
2-G) Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
İSTİNAF HARÇ VE GİDERLERİ YÖNÜNDEN:
1-İstinaf eden birleşen dosya davalısı … tarafından yatırılması gereken 10.929,60 TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 1.366,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.563,40 TL harcın bu davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
2-İstinaf eden birleşen dosya davacıları tarafından yatırılan 44,40 TL harcın talep halinde davacılara iadesine,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle birleşen dosya davacıları tarafından yapılan 47,70 TL yargılama giderinin birleşen dosya davalılarından (davalı … şirketi poliçe limiti ile sorumlu olmakla poliçe limitine oranı dahilinde sorumlu olmak kaydıyla) tahsili ile davacılara verilmesine,
4-İstinaf eden birleşen dosya davalısı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına
5-Karar tebliği, harç ve gider avansı tahsil ve iade işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 17/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.