Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/2811 E. 2022/854 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/2811 – 2022/854
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/2811
KARAR NO : 2022/854

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/06/2019
NUMARASI : 2015/802 Esas 2019/520 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 31/03/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 31/03/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili, 18.09.2015 tarihinde davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu iş makinasının davacının idaresindeki araca çarptığını, meydana gelen kaza sonucu davacının yaralandığını, … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Raporuna göre basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde kemik kırığı oluştuğunu, trafik tespit tutanağında kusur tespiti yapılmadığını, iş makinasının kırmızı ışıkta geçtiğini, olaya ilişkin kamera görüntülerinin mevcut olduğunu, olayın tanıklarının ceza mahkemesi dosyasında dinlenmediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan, 5.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, davalının … Büyükşehir Belediyesinde kepçe operatörü olarak çalıştığını, kaza tarihinde idaresindeki iş makinası ile sola dönüş için sinyal vererek orta bölümde kırmızı yanınca beklediğini, yeşil ışık yanınca kalkış yaptığını, davacının kepçeye çarptığını, kamera kayıtlarında trafik ışığı görünmese de araçların durumlarının gerçeği ortaya çıkardığını, davalının kusurunun bulunmadığını savunmuştur.
Davalı … Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, iş makinasının … A.Ş. ne ait olduğunu, belediyeye husumet yöneltilemeyeceği, davalının yüklenici firmanın şoförü olduğunu ve kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili, davanın sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığını, delillerin toplanmasını, kusur ve zarar durumu için bilirkişi raporu alınması gerektiğini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan delillere göre; tanıklar …, …’nin dinlendiğini, davalı tanığı … ise ceza yargılamasında beyanının alınmış olduğunu, Ankara 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/901 E. sayılı dosyasında sanık … hakkında davanın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan açıldığı, yargılama sonucunda davacının suçlu bulunarak cezalandırılmasına karar verildiğini, ceza yargılamasında alınan 30.06.2016 tarihli raporda davacının asli ve tam kusurlu olduğu, kepçe operatörü davalı …’nın ise kusursuz olduğunun bildirildiği, CD izleme tutanağında kazaya ait görüntülerde araçların plakalarının görünmediği, kazaya karışan araçlar ile kamera görüntüsü arasındaki mesafenin uzak olduğu, kamera çözünürlüğünün net olmadığı buna rağmen davacının seyrettiği şeritte 3 aracın olduğu, iş makinasının da hareket halinde olduğu, cadde üzerinde bulunan 2 aracın geride gözüktüğü sırada küçük aracın ağır iş makinası ile çarpıştığı tespitinin yapıldığı, mahkemece alınan bilirkişi raporunda tanık beyanları, olay yeri tespit tutanağı, CD çözüm tutanağı bir arada değerlendirilerek davacının kırmızı ışık ihlali yaptığı ve bu nedenle tam kusurlu olduğu, tanık ifadeleri ve sürücülerin beyanlarına göre davalının kullandığı kepçenin kırmızı ışıkta durduğu, kepçenin bulunduğu istikamete yeşil ışık yandığında kepçenin kavşağa girdiği, diğer istikametten gelen şerit üzerinde sol tarafta bulunan araçların kendilerine kırmızı ışık yanması sebebiyle durduğu ancak geriden seyreden davacının kavşağa en sağdan girerek kırmızı ışık yandığı halde geçmeye teşebbüs ettiği ve kazanın da bu şekilde meydana geldiği ve davalı …’ya kusur izafe edilemeyeceği, kusurun tamamının davacıda olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; kararın gerekçesinde dinlenen 3 tanıktan …’ın ifadesine itibar edilmediği, taraflar ile akrabalık ilişkisinin olmadığına vurgu yapılan diğer 2 tanığın ifadesinin kamera kayıtları ile uyumlu olduğuna vurgu yapılarak itibar edildiğinin belirtildiği, ancak ifadesine itibar edilen bu iki tanığın ifadesinin kameradaki görüntüler ile uyumlu olmadığını, zira kabulde davacının yolun en sağından geldiği ve akabinde kazanın olduğunun belirtildiğini, görüntüler izlendiğinde görüleceği üzere davacının yolun en solundan, sol şeritten geldiğini, iş makinesi ile orta refüjde bekleyen bir binek araç daha olduğunu, bu araç kendi yönüne göre kırmızı ışık yandığı için hareketsiz olduğunu, şayet bu yöne yeşil ışık yanmış olsa idi, iş makinesine göre daha hafif olan bu aracın iş makinesinden önce hareket edeceğini, bununla beraber karşı yönde trafik akışının devam ettiğini, her iki yöne de aynı ışık yandığını, farklı renkte ışık yalnızca ana yolu dik kesen yollar için söz konusu olduğunu, büyükşehir belediyesinin davaya cevap dilekçesinde kazaya iş makinesi sürücüsü …’nın sebep olduğunun kabul edildiğini, ikrarın kesin delil olduğunu, iş makinesinin diğer binek araçlar gibi dilediği saatte ve güzergahta seyahat izni olmadığını, iş makinesinin gerekli izinleri almadan trafiğe çıktığını, kazanın oluş biçimi, çarpma noktası dikkate alındığında hasar davacının aracının sol yan kısmında olduğunu, dolayısı ile davacı aracına iş makinasının çarptığını, iş makinesinin yolun sakinliğinden faydalanıp kırmızı ışıkta geçtiğini, davacının geldiği yönde yeşil ışığın son saniyelerinde olduğunu, kırmızı ışıkta beklemekten sıkıldığı anlaşılan iş makinesinin aceleci davrandığını, tanıklardan biri belediye işçisi olup, iş makinesi sürücüsü ile mesai arkadaşı olduğunu, tanık …’ın ise, yoldan tesadüfen geçen iki tarafla da hiçbir bağı olmadığını, eğer bir tanığın ifadesine üstünlük verilecek ise bu tanık taraflar ile hiçbir ilgisi olmayan tanık olması gerektiğini, tanık … ise beyanında gri renkli taksi nitelikli aracın kendisine kırmızı yanarken geçti, kavşağa sağdan girdi dediğini, ifadesindeki tutarsızlık dikkate alınarak ve kamera görüntüsü hatırlatılarak sorulduğunda olayın üzerinden zaman geçtiğini, hatırlamıyor olabileceğini belirttiğini, mahkemece verilen kararı kabul etmediklerini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davacı vekilinin HMK.nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, 18.09.2015 tarihinde davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu iş makinasının davacının idaresindeki araca çarptığını, meydana gelen kaza sonucu davacının yaralandığını belirterek maddi ve manevi tazminat talep etmiş, mahkemece dava konusu kazanın davacının kırmızı ışıkta geçmesi sonucu meydana geldiği, davacının tam kusurlu olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Dava konusu kazadan sonra düzenlenen kaza tespit tutanağında iş makinası operatörü …’nın kavşak orta adada beklediği, yeşil ışık yandığı esnada harekete geçtiği anda iş makinasının kepçe kısmına düz seyreden … idaresinde bulunan aracın çarptığı olayda iş makinası sürücüsünün yeşil ışıkta geçtiğini belirttiği, diğer sürücünün hatırlamadığını beyan etmesi nedeniyle kusur verilmediği belirtilmiştir.
Ankara 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/901 E. 2016/532 K. Sayılı dosyasında katılanın …, sanığın … olduğu, sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye düşürme suçu nedeniyle kamu davası açıldığı, mahkemece dosyada bulunan kamera kayıtları, tanık ifadeleri, bilirkişi raporuna göre sanık …’un idaresinde bulunan araç ile kırmızı trafik ışığına uymayarak mağdurun idaresinde bulunan araca çarpması nedeniyle trafik güvenliğini tehlikeye düşürdüğü gerekçesi ile mahkumiyetine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği itiraz edilmeyen karar 30.11.2016 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Mahkemece kazaya karışan sürücülerin kusur oranlarının belirlenmesi için mahallinde keşif yapılmasına karar verilmiş, ancak mahkemece 2 kez süre verilesine rağmen davacı tarafından keşif gideri yatırılmamış, davacı vekili tarafından keşif deliline dayanmaktan vazgeçtikleri beyan edilmiştir. Mahkemece tanıklar dinlenmiş ve makine mühendisi bilirkişiden alınan raporda tanık ifadeleri, ceza mahkemesi dosyası ve olaya ait CD çözüm tutanaklarına göre davacının kırmızı trafik ışığında kavşağa girdiği ve iş makinası ile çarpıştı olayda %100 kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Açıklanan nedenlerle, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, her ne kadar tanıklar tarafından davacının kavşağa giriş yönünün kavşağın sağından olduğunun belirtmelerine rağmen mahkemece yanlış değerlendirilerek sağ şeritten değil sol şeritten seyrettiği belirtilmiş olması sonuca etkili görülmediğinden, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda ceza mahkemesi dosyası ile uyumlu olarak belirlenen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b.1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin İstinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL. istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile kalan 36,30 TL. harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3-Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 361.maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere 31.03.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.