Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/2765 E. 2022/557 K. 04.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/06/2019
NUMARASI : …

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 04/03/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 18/03/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28/01/2007 tarihinde, dava dışı sürücü … idaresinde bulunan …plakalı aracın … plakalı araç ile karıştığı kaza sonucunda, araçta yolcu olarak bulunan ve davacının eşi olan … ile kızı olan …’nın hayatını kaybettiğini, kazanın meydana gelmesinde davalı … şirketine ZMMS ile sigortalı olan …plakalı aracın sürücüsünün kusurlu olduğunu, destekten yoksun kalan davacı için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere destek …’nın ölümü nedeni ile 2.000,00-TL, destek …’nın ölümü nedeni ile 2.000,00-TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan …plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı … şirketi tarafından yapıldığını, kaza nedeni ile doğan zarardan davalı şirketin poliçe limiti ile sınırlı olarak ve sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, davadan önce davalı … şirketine yapılan başvuru üzerine …’nın ölümü nedeni ile davacı babaya 05/06/2007 tarihinde 5.964,00-TL, …’nın ölümü nedeni ile davacı eşe 14/05/2007 tarihinde 23.268,00-TL ödeme yapılarak tüm zararın karşılandığını ve davalının herhangi bir sorumluluğunun kalmadığını, KTK’nun 111.maddesi gereğince hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme; davalı … şirketine ZMMS ile sigortalı olan aracın dava dışı sürücü … idaresindeyken şerit tecavüzü yapmak sureti ile başka bir araç ile karıştığı kaza sonucunda sigortalı araçta yolcu olarak bulunan destekler … ve …’nın vefat ettiklerini, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğunu, kaza nedeni ile eşi …’yi ve kızı … kayıp eden davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı hesabının bilirkişi tarafından yapıldığını, sigorta şirketi tarafından daha önce yapılan ödemelerin güncellenerek tazminat miktarından düşüldüğünü belirterek, davanın kabulüne, …’nın vefatı sebebiyle 21.139,54-TL destekten yoksun kalma tazminatının poliçe limitiyle sınırlı ve sorumlu olmak üzere 28/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, …’nın vefatı sebebiyle 9.628,46-TL destekten yoksun kalma tazminatının poliçe limitiyle sınırlı ve sorumlu olmak üzere 28/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar vermiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan hesap bilirkişisi raporunda ödeme tarihi verilerine göre hesaplama yapılmaksızın doğrudan güncel hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu belirterek usul ve yasaya aykırı yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
28/01/2007 tarihinde meydana gelen kaza sonucu sigortalı araçta yolcu olarak bulunan davacının eşi … ile kızı …’nın vefat ettikleri, davalı … şirketi tarafından davacıya; …’nın ölümü nedeni ile 05/06/2007 tarihinde 5.964,00-TL, …’nın ölümü nedeni ile 14/05/2007 tarihinde 23.268,00-TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır. Yine, …’nın ölümü nedeni ile ödenen 5.964,00-TL için davacı tarafından imzalanan ibranamenin de dosya kapsamında olduğu görülmüştür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 111. maddesi uyarınca, tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar, yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için, ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Yasada belirtilen 2 yıllık süre, hak düşürücü süre olup, mahkemece re’sen dikkate alınmalıdır.
Somut olaya bakıldığında; kazada ölen … için ödenen 5.964,00-TL yönünden usulüne uygun olarak düzenlenmiş ibraname bulunduğundan ve bu ibraname re’sen gözetilerek, ölen … için talep edilen destekten yoksun kalma tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekirken aksine değerlendirme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Ölen … için talep edilen destekten yoksun kalma tazminatı istemi bakımından ise; dosya kapsamında ibraname bulunmamakla birlikte davadan önce ödeme yapıldığı sabittir.
Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; davadan önce yapılmış ödeme bulunması halinde ödeme tarihi itibariyle davalı tarafça gerçekleştirilen ödemelerin yetersiz olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir. Bunun için, ödeme tarihi verileri dikkate alınarak yapılacak hesaplama sonucu bulunacak tutar ile ödenen miktarın karşılaştırılması ve ödemenin yeterli olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Ödemenin yeterli bulunması halinde ibra nedeni ile davanın reddine karar verilmeli, şayet ödemenin yetersiz olduğu anlaşılırsa, bu kez karar tarihine en yakın veriler dikkate alınarak tazminat hesaplanmalı ve zarar ile yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davalı tarafından yapılan ödemeye, hesaplama yapıldığı tarihe kadar geçen süre için yasal faiz uygulanarak (güncelleme), hesaplanan tutardan mahsup edilmelidir.
Mahkemece, davacının eşi …’nın ölümü nedeni ile davalı … şirketinin 14/05/2007 tarihinde yaptığı 23.268,00-TL ödemenin, ödeme tarihinde yeterli olup olmadığına dair rapor alınması, yeterli olmadığının belirlenmesi halinde ise (davacı tarafın istinafa gelmediği de gözetilerek) hükme dayanak alınan hesap raporu tarihindeki verilere göre yeniden hesaplama yapılarak tazminat miktarı belirlenmesi gerekirken, bu konuda değerlendirme yapılmadan karar verilmesi doğru olmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, yukarıda açıklanan hususlardaki eksiklikler ikmal edilerek, kazanılmış haklar korunarak, sonucuna göre karar verilmesi için HMK’nun 353/1-a-6.maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 20/06/2019 tarih, 2017/878 Esas 2019/699 Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan karar harcının istek halinde davalıya tarafa iadesine,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından davalı taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
6-Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2019/11696 esasına yatırılan 50.000,00 TL teminatın yatıran tarafa iadesine,
7-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 04/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

…..

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.