Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/2734 E. 2022/610 K. 10.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/2734 – 2022/610
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/2734
KARAR NO : 2022/610

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/05/2019
NUMARASI : 2018/117 Esas 2019/483 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 10/03/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 01/04/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde, 14/08/2017 tarihinde dava dışı …’in sevk ve idaresinde olan otobüsün seyri sırasında, yola büyükbaş bir hayvanın çıktığını, sürücünün fren yapmasına rağmen duramadığını, hayvana çarptığını ve yolun sağ tarafına savrulması sonucunda araçta yolcu konumunda bulunan davacının yaralandığını belirterek şimdilik 100,00 TL geçici iş göremezlik, 3.650,00 TL daimi iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; kazanın meydana gelmesinde otobüs sürücüsü …’in kusursuz olduğu, olayın oluş biçimi itibariyle sürücüye herhangi bir kusur atfedilemeyeceği tereddütsüz bir şekilde tespit edildiğinden davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; kazaya sebebiyet verenlerin, davacıya karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, davanın reddine karar verilmesinin davacıyı hak kaybına uğratacak nitelikte olduğunu, kazanın meydana gelmesinde sürücünün kusuru olduğunu, davanın reddinin haksızlığından kaynaklanan sebeplerle davalı lehine vekalet ücretine de hükmedilmemesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davacı vekilinin HMK.nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda kaza tespit tutanağı uyarınca, 14.08.2017 günü sürücü …’in, yönetimindeki otobüs ile Ankara yönünden Aksaray yönüne seyri sırasında aniden yola giren ineğe çarpması sonucu direksiyon hakimiyetini kaybederek, yol üzerinde savrulduktan sonra devrilmesi sonucu meydana gelen kazada otobüs sürücüsünün kusurunun bulunmadığı, inek sahibinin, K.T.K.nın 69/2 maddesini ihlal ettiğinin belirlendiği, Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan 17/07/2018 tarihli rapor uyarınca, kazanın meydana gelmesinde sürücü …’in kusursuz olduğunun belirlendiği, davacı vekilinin 27/09/2018 tarihli celsede alınan beyanında kusur raporu yönünden araç sürücüsü kusursuz çıksa da davalı sigorta şirketinin müteselsilen zarardan sorumlu olduğunu ileri sürdüğü, başkaca rapor alınmasına yönelik talepte bulunmadığı, Bala CBS’nin 2017/407 soruşturma sayılı dosyasında alınan kusur raporunda da kazanın meydana gelmesinde sürücünün kusursuz olduğunun belirlendiği, nitekim yapılan ceza soruşturması sonucunda kusursuz olması nedeniyle sürücü hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, mahkemece alınan kusur raporu doğrultusunda davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, mahkemece hükme esas alınan kusur raporunun olayın oluşu ve Savcılık soruşturması aşamasında alınan rapor ile uyumlu ve birbirini teyit eder mahiyette olmasına, davalı sigortanın sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumluluğunun bulunmasına, somut olayda sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olması nedeniyle mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin İstinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile kalan 36,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3-Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Kararın taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde TEMYİZİ KABİL OLMAK ÜZERE 10.03.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.