Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/2674 E. 2022/33 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/06/2019
NUMARASI ….

KARAR TARİHİ : 20/01/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 26/01/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde;10/04/2015 tarihinde davalı … şirketine sigortalı olan araçta yolcu konumunda bulunan davacının, araçtan inmesi sırasında aracın hareket etmesi sonucu meydana gelen kazada yaralandığını, kaza tespit tutanağının tutulamadığını, alınan ifadelerden anlaşıldığı üzere araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olduğunu ve aracın davalı … şirketine zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunu beyanla fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulünü, 1.000,00 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, dava konusu kazaya karışan aracın yolcu taşımacılığı yapan ticari bir minibüs olduğunu, aracın davalı … şirketine kaza tarihini kapsar şekilde sigortalı olduğunu, ifade tutanaklarına göre sürücünün tüm yolcular indikten sonra kapanma tuşuna bastığını, kazanın davacının tedbirsizliği ve otobüs harekete geçtikten sonra inmeye çalışması sonucu gerçekleştiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; olay tarihinde kazanç getirici faaliyeti olmayan öğrenci lehine geçici iş göremezliğe dayalı olarak tazminat takdir edilemeyeceğinden ve davacının kalıcı maluliyeti de söz konusu olmadığından davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, kaza sonrasında davacının muayene ve tedavi için gitmiş olduğu ….. Hastanesi’nde yapılan muayenede, davacının el bilek hareketlerinin ağrılı, sol el bilekte deformite ağrılı, sol … ve … ….. kırığına kapalı redüksiyon olduğu, davacıya uzun kol alçı uygulandığı, yine aynı hastanenin 24/04/2015 tarihli raporunda sol … distal metafiz kırığı teşhisi bulunduğunu, … … Hastanesi’nin 06/07/2015 tarihli …. raporunda; davacının kaza nedeniyle yaşadığı rahatsızlığın bilateral karpal tünel sendromu ile uyumlu olduğunun tespit edildiğini, 11/03/2016 tarihinde…. Dalı Başkanlığı’nda yapılan muayenede de, sol el bileği eklem hareketlerinde fleksiyon ve ekstansiyonda minmal kısıtlılık ve ağrı inversiyon ve eversiyon ağrıya bağlı yarı oranında kısıtlı pronasyon tespit edildiğini, mahkemece hükme esas alınan …. ve Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun yetersiz ve ayrıntıya yer vermeden yapılan inceleme sonucunda düzenlediğini, usulüne uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde yeniden rapor alınması gerektiğini,……. Dalı Başkanlığı ve Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun düzenlediği raporlarda davacının geçici iş göremezlik süresinin 3 ay olduğunun belirlendiğini, davacının geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin talebinin “….” ile ilgili olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklanan işgöremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Somut olayda, 10/04/2015 tarihinde davalı … şirketine sigortalı olan ticari minibüste yolcu konumunda bulunan ve 03/09/2015 tarihli sosyal ve ekonomik durum araştırmasından anlaşıldığı üzere kaza tarihinde … Üniversitesi’nde öğrenci olan davacının, minibüsten inerken aracın hareket etmesi sonucu meydana gelen kazada yaralandığı, aracın kaza tarihini kapsar şekilde davalı şirket tarafından ZMM sigorta poliçesinin düzenlendiği, mahkemece… 29/08/2016 tarihli raporda; davacının kalıcı maluliyetinin olmadığı, 3 ay süre ile geçici iş göremezliği olduğunun belirlendiği, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kurulunca düzenlenen 13/02/2019 tarihli raporda da aynı şekilde davacının kaza nedeniyle kalıcı maluliyetin olmadığı, iyileşme süresinin 3 ay olduğunun belirlendiği, mahkemece anılan raporların hükme esas alınmasıyla, davacının kalıcı maluliyeti bulunmadığı,öğrenci olması nedeniyle de geçici işgöremezlik zararının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Geçici işgöremezlik zararı kaza nedeniyle zarar görenin çalışamadığı istirahat süresindeki zararını ( kazanç kaybını ) ifade etmektedir.İstirahatli dönemdeki bu zarar fiilen yoksun kalınan kar niteliğindedir. Mahkeme bedensel zararların tazmini davalarında zarar görenin zararını resen belirlemek durumundadır. Geçici iş göremezlik nedeniyle ortaya çıkan bir zarar olup olmadığı, zarar var ise zararın tayininde zarar görenin elde ettiği gelirinin doğru biçimde belirlenmesi, tazminatın doğru tespitinde önemli yer tutmaktadır. Bu dönemde bir zararın oluşup oluşmadığının tespitinde zarar görenin kaza tarihinde çalışma çağında bir başka ifade ile 18 yaşından büyük olup olmadığı, yaşı ve eğitim durumu itibariyle kaza tarihinde askerlik vazifesini ifa etme dönemi içinde bulunup bulunmadığı öncelikle değerlendirilmeli, akabinde gerçek zararın hesaplanmasında, zarar görenin asgari ücretten fazlasına dair kazancı olduğu yönünde bir iddiası varsa kaza tarihinden hesap tarihine kadar ki gelirini gösteren belgelerin temin edilmesi suretiyle gelirlerin belirlenmesi, böyle bir iddia olmaması yahut zarar görenin herhangi bir işinin olmaması halinde kazancı asgari ücret kabul edilmesi ilkeleri tatbik edilmelidir.
Somut olayda davacının kaza tarihinde 18 yaşından büyük (24 yaş) olup üniversite öğrencisi olması ve bu suretle çalışma çağında bulunması nazara alınarak kazancı asgari ücret kabul edilmek suretiyle geçici işgöremezlik zararının hesaplanması gerekirken mahkemece davacının öğrenci olması nedeniyle kazanç getirici faaliyeti bulunmadığı gerekçesiyle geçici işgöremezlik tazminatı hususunda değerlendirme yapılmadan talebin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkemece, davacının iyileşme süresi olarak belirlenen 3 aylık sürenin davacının geçici olarak işgöremez durumda kaldığı süre olarak kabulü ile aktüer bilirkişiden bu süre içinde davacının asgari ücret üzerinden geçici işgöremezlik tazminatı hesabına ilişkin rapor alınmasıyla oluşacak sonuca göre karar verilmesi bakımından, HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kaldırma sebebine göre istinaf eden vekilinin sair istinaf taleplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Ankara 6.Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 24/06/2019 tarihli, 2015/494 Esas 2019/525 Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA, istinaf eden vekilinin sair istinaf taleplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan karar harcının istek halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
5-İstinaf eden davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 20/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.