Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/265 E. 2021/978 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/09/2018
NUMARASI : …
DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 27/05/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 16/06/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 02/03/2014 tarihinde meydana gelen çift taraflı kazada araçta bulunan davacının yaralanıp malul kaldığını, davacının kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kazaya sebebiyet veren aracın davalı tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu belirterek ve 100.000,00-TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde; olay ile ilgili ceza yargılamasının devam ettiğini, yargılama sonucunun bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacı tarafın maddi tazminat talebi içinde sağlık hizmet bedelinin bulunması halinde şirketin bu bedelden sorumlu olmayacağını, davacının gelir durumunu gösterir belgelerin bulunmadığını, dolaylı zararların trafik sigorta poliçesi teminatı dışında olduğunu, davalının temerrüde düşmediğini, avans faizi istenemeyeceğini, poliçe teminat limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı dikkate alınarak karar verilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davacının geçici iş göremezlik yönünden açtığı davasının kabulü ile 1.903,50-TL geçici iş göremezlik tazminatının 26/11/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; yerel mahkemece hükme esas alınan maluliyet raporunun eksik inceleme ürünü olduğunu, dosya kapsamında mevcut raporlar arasında ciddi çelişki bulunduğunu, dosyada aldırılan 24/06/2016 ve 30/10/2017 tarihli maluliyet raporlarında, davacının vücut genel çalışma gücünden kaybetmediği, 3 ay süre ile geçici iş göremezlik halinde kaldığının belirtildiğini, dosyaya sunulan …’nin 18.01.2018 tarihli Engelli Sağlık Kurulu raporunda ise davacının kazadan kaynaklı olarak %15 oranında vücut fonksiyon kaybına uğradığının belirlendiğini, dava konusu kaza nedeni ile davacıda boyun kırığı, kafatası çatlağı, servikal travma meydana geldiğini, kaza nedeni ile hayati tehlike geçirdiğini, motor hareketleri dahi yapmakta zorluk çektiğini, uzun süre masa başı iş yapamadığını, dosya kapsamında aldırılan ek hesap raporunun mahkeme görevlendirmesine uygun olarak düzenlenmediğini, emsal gelir araştırmasına göre hesap yapılması gerektiğini, davacının işbu davada müşterek müteselsil sorumluluğa dayandığını, zarardan kusur indirimi yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, belirterek karara itiraz etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Davacının geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı talepli davasında alınan … Adli Tıp ABD Başkanlığı’nın 24/06/2016 tarihli raporu ve ATK 3. İhtisas Kurulu’nun 30/10/2017 tarihli raporuna göre, yaralanma nedeniyle davacının sürekli maluliyete uğramadığı, 3 ay geçici olarak iş göremez halde kaldığının tespit edildiği, davacı vekili tarafından dosyaya sunulan 18.01.2018 tarihli …. Engelli sağlık kurulu raporuna göre ise davacının kaza neticesi kafa travması geçirdiği, sol el ince becerilerinin zayıfladığı, davacıda % 15 vücut fonksiyon kaybı bulunduğunun belirlendiği, yerel mahkemece ise, davacının kalıcı maluliyeti bulunmadığı ve 3 ay geçici maluliyeti oluştuğu kabul edilen maluliyet raporu baz alınarak hesaplama yapan aktüer raporunun hükme esas alındığı anlaşılmıştır.
Cismani zarar nedeniyle sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatının belirlemesinde, davacının maluliyet durumunun gerçek durumu tam olarak yansıtacak şekilde belirlenmesi gerekir. Maluliyet oranı tazminatın belirlenmesinde esas alındığından, maluliyet oranında tereddüt olması ve/veya çelişki olması halinde, tereddüt oluşturacak veya çelişki yaratacak hususlar giderilmeden davanın esası hakkında karar verilmez. Diğer yandan davacının maluliyetine ilişkin farklı yönetmelikler çerçevesinde alınan raporlarda da, maluliyet oranlarının farklı belirlenmesi durumunda, özellikle raporlarda belirlenen maluliyet oranları arasındaki farkın yüksek olması durumunda raporlar arasındaki çelişki giderilmeden karar verilemez. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi ….
Mahkemece alınan rapor ile davacı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen maluliyet raporları arasında açıkça bir çelişki bulunmaktadır. Mahkemece bu durumda Adli Tıp Kurumu Üst Kurulundan olay tarihinde yürürlükte olan Yönetmelik hükümlerine uygun çelişkiyi giderecek, meydana gelen kaza nedeniyle davacının sürekli ve geçici maluliyetinin bulunup bulunmadığı, davacının maluliyeti bulunması halinde ise kaza ile maluliyeti arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı hususlarının değerlendirildiği rapor alınarak, bu çerçevede yapılacak hesaplama çerçevesinde davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu nedenle davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, uyuşmazlığın çözümünde etkili delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle ilk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın yeniden görülerek yukarıda açıklandığı üzere Adli Tıp Kurumu Üst Kurulundan iş göremezlik raporları arasındaki çelişkinin giderildiği rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine, kaldırma sebebine göre davacı vekilinin sair itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 18/09/2018 Tarih ….. Karar sayılı kararın, HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
Kararın kaldırılma sebebine göre, davacı vekilinin sair istinaf taleplerinin İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden davacıdan istinaf peşin harcı olarak alınan 35,90 TL istinaf karar harcının istek halinde istinaf eden davacıya iadesine,
4-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
6-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 27/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.