Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/2580 E. 2022/90 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/05/2019
NUMARASI …

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 27/01/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 02/02/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … Ltd. Şti. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacıya ait araca, davalı … sevk ve idaresindeki, davalı … Ltd.Şti.’ye trafik sigortacısı olduğu aracın arkadan çarpması nedeniyle meydana gelen trafik kazası nedeniyle araçta değer kaybı oluştuğunu, başvuruya rağmen sigorta şirketince ödeme yapılmadığını belirterek, belirsiz alacak davası kapsamında 1.000,00 TL tazminatın kaza tarihi olan 06/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş; 06/02/2019 tarihli talep artırım dilekçesi ile talebini 6.698,73 TL’ye yükseltmiş, harcı ikmal etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili, zarar ve kusurun ispat edilmesi gerektiğini, sorumluluklarının poliçe limiti ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, davadan önce eksik evrakla başvuru yapıldığından temerrüdün hasıl olmadığını, faizin yasal faiz olması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalılar, usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiş; hasar dosyasının gönderilmesi için yazılan yazıya verdikleri cevapta, sigortalı sürücünün kusuru olmaması nedeniyle tazminat ödemesi yapılmadığını bildirmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davanın kabulüne; 6.698,73 TL değer kaybı zararından 1.000,00 TL tutarın davalı … yönünden 16/03/2018 temerrüt tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihinden, bakiye kalan tutarın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı … Ltd.Şti vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Ltd.Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde; kusur ve değer kaybı hesabına dair raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olmadığını, kusur yönünden raporda kaza tespit tutanağının tekrarı ile yetinildiğini, takip mesafesi ve çarpmaya sebep olabilecek yol durumu vs. şartların irdelenmediğini, ATK’dan rapor alınması gerektiğini; değer kaybı hesabında, aracın rayiç değerinin neye göre belirlendiğine dair raporda bir veri yer almadığını, Genel Şartlarda yer alan değer kaybı hesap cetvelinden T2 cetveline göre yapılan hesaplamada eksper takdiri 1 alınarak hesap sonucu 1.260 TL olması gerekirken 2.520 TL maddi hasar hesabı yapılmasının anlaşılamadığını belirterek mahkeme kararının istinaf yolu ile kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Dava, trafik kazası neticesinde meydana gelen araç değer kaybı nedeniyle maddi tazminat istemidir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı … Ltd.Şti vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Somut olayda kaza tespit tutanağı uyarınca,06.02.2018 tarihinde kırmızı ışıkta bekleyen davacıya ait araca davalıların sürücüsü/işleteni/sigortacısı olduğu aracın arkadan çarptığı, dosya kapsamında yer alan 13.549,48 TL tutarındaki fatura içeriğinde, davacıya ait aracın sağ arka çamurluğunda onarım yapılıp, boyandığı, bagaj kapağında onarım yapıldığının belirtildiği, mahkemece alınan 30/05/2018 tarihli rapor uyarınca kazanın meydana gelmesinde davalı araç sürücüsünün arkadan çarpma nedeni ile %100 kusurlu olduğu, Sigorta Genel Şartlarında belirlenen değer kaybı hesaplama yöntemi uygulanarak araçta 6.698,73 TL değer kaybı meydana geldiğinin belirlendiği, mahkemece anılan raporun hükme esas alınmasıyla davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
Trafik kazası neticesinde oluşan değer kaybı “gerçek zarar” olduğundan, zarar TBK hükümlerince ve Yargıtay tarafından belirlenen ilkeler çerçevesinde belirlenmelidir. Anayasa Mahkemesi’nin 17/7/2020 tarihli ve 2019/40 E., 2020/40 K. sayılı Kararı ile, 2918 Sayılı Yasanın 90. Maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması, Anayasa Mahkemesi kararlarının, devam eden uyuşmazlıklar açısından uygulanacak olması karşısında, hesaplamanın ZMMS Genel Şartları ekindeki hesaplama yöntemine göre yapılamayacağından, bu nedenle öncelikle değer azalması veya değer kaybının belirlenmesinde dikkate alınması gereken ölçütler her olayın somut özelliğine göre değişebilecek ise de aracın markası, özellikleri ve model yılı, kullanım amacı, kullanım süresi, yıpranma payı, aracın gördüğü hasarın ağırlığı ve hasara uğrayan bölgeleri, hasarın giderilmesinde kullanılan parçaların niteliği (orijinal olup olmadığı) hususları değer kaybında göz önüne alınmalı, aracın hasarsız hali ile onarıldıktan sonraki değer arasındaki fark bilirkişi tarafından değerlendirilerek, değer kaybı olup olmadığı belirlenmelidir.
Hal böyle iken, bilirkişinin Genel Şartlar ekindeki formül çerçevesinde hesaplama yaparak değer kaybını belirleyen raporuna göre mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bu durumda, davalı … Ltd.Şti. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olacak ve değer kaybının hesaplanmasına yönelik deliller toplandıktan sonra, yukarıda açıklandığı üzere, değer kaybının Yargıtay tarafından belirlenen ilkeler çerçevesinde, yukarıda açıklanan kıstaslar da gözetilerek aracın kaza tarihindeki hasarsız değeri ile onarıldıktan sonraki değeri arasındaki farkın değerlendirildiği, bilirkişi raporu alınarak, değer kaybının belirlenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi için, ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı … Ltd.Şti. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 02/05/2019 tarihli 2018/206 Esas – 2019/510 Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
Kararın kaldırılma sebebine göre, davalı … Ltd.Şti. vekilinin sair istinaf taleplerinin İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden tarafından istinaf peşin harcı olarak yatırlan 114,39-TL İstinaf karar harcının istek halinde istinaf edene iadesine,
4-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
5-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 27/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.