Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/2569 E. 2022/1208 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/2569 – 2022/1208
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/2569
KARAR NO : 2022/1208

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/05/2019
NUMARASI : 2018/110 Esas 2019/445 Karar

DAVACILAR :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 28/04/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 25/05/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 16/04/2014 tarihinde davalıya zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı, dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … yönünde kontrolsüz manevra yapması sonucu, aynı yöne seyir eden sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonete çarpması ile bu aracın orta şeritten sol şeride doğru savrularak …’nin sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarptığını, aracın çarpışmanın şiddeti ile sağa doğru savrulduğunu ve yoldan çıktığı sırada yaya olarak kaldırımda bulunan davacıların ortak murisi …’a çarparak ölümüne neden olduğunu, Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/264 esas sayılı dosyası ile yapılan yargılama sonucunda …’ın asli kusurlu bulunarak cezalandırıldığını, davalı … Sigorta A.Ş. dışında olaya karışan kişiler ve sigorta şirketleri aleyhine Ankara Asliye 11. Ticaret Mahkemesinin 2014/863 esas sayılı dosyası ile açılan tazminat davasının 02.11.2017 tarihinde karara çıktığını, 02/05/2017 tarihinde … Sigorta A.Ş.’ye ihtarname çekilmesine rağmen, davalı tarafın ihtarnameye verdiği cevapta bir kısım belgeler istediğini, istenilen belgelerin gönderildiğini, ayrıca Ankara Asliye 11. Ticaret Mahkemesinin 2014/863 esas sayılı dosyasında sunulan kusura ve tazminata ilişkin bilirkişi raporlarının da davalı şirkete gönderilmesine karşın ödeme yapılmadığını, 02/11/2017 tarihli kararla davacılar için toplam 578.080,65 TL destekten yoksun kalma tazminatı ödenmesine karar verildiğini, … Sigorta A.Ş.’nin karar kapsamında poliçe limiti 268.000,00 TL’yi ödediğini belirterek davalı sigorta şirketinden poliçe limiti kapsamında kalan davacı eş … için 151.469,17 TL, çocuklar … için 52.237,49 TL ve … için 46.293,46 TL olmak üzere toplam 250.000,00 TL’nin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile hakkın doğum tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, kazaya karışan … plakalı aracın davalı şirkete 13.07.2013-13.07.2014 tarihleri arasında zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olup, sorumluluklarının sigortalının kusuru ve poliçe limitle sınırlı olduğunu, davacı tarafından davadan önce davalı şirkete eksik evrak ile başvurulduğundan davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere esasa girilmesi halinde sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa işletene düşen bir sorumluluğunda olmadığını, kusur tespiti yapılması gerektiğini, davacıların destekten yoksun kalıp kalmadıklarının tespiti gerektiğini, davacılar dışında hak sahibi olabileceklerin tespit edilmesini, kazaya karışan sigortalı aracın ticari araç olmaması sebebiyle hükmedilecek faizin yasal faiz olması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece dosya kapsamından; olayda Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2015/264 esas sayılı dosyasında yapılan yargılamada Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan raporda davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün asli kusurlu, … plakalı araç sürücüsünün kusursuz, … plakalı araç sürücüsünün tali kusurlu olduklarının tespit edildiği, Ankara Asliye 11. Ticaret Mahkemesi’nin 2014/863 esas sayılı dosyasında hükme esas alınan kusur uzmanı bilirkişi raporunda davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün %75 oranında kusurlu bulunduğu ve davacı … için destek zararının 348.427,95 TL, davacı … için 120.163,07 TL, davacı … için 106.489,63 TL olmak üzere toplam 575.080,65 TL olarak belirlendiği ve bu miktarlar üzerinden ve davada taraf olan sigorta şirketi yönünden de sigortalısı araç sürücüsü kusurlu bulunmakla sigorta limiti kapsamında karar verildiği, mahkemece yapılan inceleme ve tüm dosya kapsamına göre; aktüerya uzmanı bilirkişi tarafından 11/01/2019 tarihli raporda rapor tarihi itibariyle ve %25 karşı aracın kusur oranı da nazara alınarak limit, kusur oranı ve hesap yönünden oranlama yapılarak davalıdan talep edilebilecek destek zararının hesaplandığı ve Ankara Asliye 11. Ticaret Mahkemesi dosyasına konu karardaki miktarlardan fazla ise de; destek zararının davacının dava dilekçesindeki talebi de nazara alınarak Ankara Asliye 11. Ticaret Mahkemesi’nin 2014/863 esas 2017/624 sayılı kararında belirlenen … için 348.427,95 TL, davacı … için 120.163,07 TL, davacı … için 106.489,63 TL olmak üzere toplam 575.080,65 TL’nin talep de nazara alınarak esas alınması gerektiği, destek zararı belirlenen miktarlar nazara alındığında ve davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün %75 kusuruna isabet eden rakamın 431.310,49 TL olup, limitin üzerinde olduğu, bu durumda limiti kapsamında destek zararından Ankara Asliye 11. Ticaret Mahkemesi dosyasındaki haklarında tazminat kararı verilen davalılarla tahsilde tekerrür olmamak koşuluyla sorumlu olması gerektiği, davalı vekili; Ankara Asliye 11. Ticaret Mahkemesi’nin 2014/863 esas sayılı dosyasında davalı … Sigorta A.Ş. tarafından karar kapsamında limiti dahilinde ödeme yaptığını ve kusuru oranında kendisine rücu etmek için başvurduğunu bildirerek garame yapılması, garameten paylaştırmada limit 268.000,00 TL’nin bu sigorta şirketine ödenecek miktar da nazara alınmasına yönelik rapora itirazda bulunmuş ise de; dava dışı … Sigorta A.Ş. tarafından davacılara ödeme yapıldığı, davalı sigorta şirketinin %75 kusurlu olması nedeniyle … Sigorta A.Ş.’nin %25 kusurunun üzerinde limitindeki fark miktar için davalı sigorta şirketine başvuru yapmış olmasının işbu davada … Sigorta’ya davalı sigorta şirketi tarafından bu aşamada yapılan bir ödemenin olmadığı, garameye bu davalının katılmasını gerektirecek bir hususun olmadığı, bu haliyle davalı sigorta şirketinin hesaplanan ve hükme esas alınan davacıların zarar miktarı da esas alındığında davalı sigorta şirketinin kusur oranına göre limitinin üzerinde olup limiti dahilinde sorumlu olduğu, dava dilekçesinde limit 250.000,00 TL baz alınmakla taleple bağlı kalınarak 250.000,00 TL’den davalı sigorta şirketinin sorumlu olup, yapılan paylaşım da nazara alınarak davacı … için 151.469,17 TL, davacı … için 52.237,49 TL ve davacı … için 46.293,46 TL üzerinden davanın kabulüne, davacılar tarafından davalıya ödeme yapması isteğini içerir 02/05/2017 tarihinde ihtarname keşide edildiği, ihtarnamenin davalı sigorta şirketine 03/05/2017 tarihinde tebliğ edildiği, 8 iş gününün eklenmesi ile temerrüdün 16/05/2017 tarihinde oluştuğu anlaşılmakla, alacaklara araç özel araç olmakla 16/05/2017 temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar vermek gerektiği kanısıyla davanın kabulü ile davacı … için 151.469,17 TL, davacı … için 52.237,49 TL, davacı … için 46.293,46 TL’nin 16/05/2017 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf isteminde bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece savunmalarının dikkate alınmadan, yanlış ve eksik inceleme ile yasalara aykırı olarak yapılan hesaplamaya binaen hüküm kurulduğunu,
Dava konusu kaza nedeniyle müteveffanın hak sahiplerine ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/863 – 2017/624 sayılı dosyası gereğince … Sigorta A.Ş. tarafından ödeme yapılmış olmakla yapılan ödemenin mahkeme dosyasında mübrez hesap raporlarında dikkate alınmadığını,
Davadan önce davacılar tarafından kazaya karışan araçlardan … plakalı aracın Trafik Sigortacısı … Sigorta aleyhine destekleri …’ın vefatı sebebiyle destekten yoksun kalma zararlarının tazmini için açılan Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/863 E. – 2017/624 K. sayılı davası sonucunda, … Sigorta A.Ş. tarafından … varislerinden …’a 162.374,94 TL, …’a 49.626,47 TL ve …’a 55.998,59 TL olmak üzere toplam 268.000,00-TL ödeme yapıldığını, dava dilekçesinde davacılar vekilinin bu ödemeden bahsederek bakiye zararlarının 250.000,00-TL olduğundan bahisle bu miktarın tazmini için iş bu davayı davalı şirkete yönelttiğini, 11.01.2019 tarihli Bilirkişi Raporu’nda “dava dilekçesi” açıklanırken bu hususa değinildiğini ancak sonrasında … Sigorta A.Ş. tarafından davacılara ödenmiş olan 268.000,00-TL.’nin zarar hesaplamasında dikkate alınmadığını,
Bilirkişi raporunda öncelikle davacıların bakiye zararlarının bulunup bulunmadığının tespiti gerekirken bu yönde bir inceleme yapılmadan eksik inceleme sonucunda hesap yapıldığını, söz konusu eksiklik sebebiyle tespit edilen zarar miktarının davacıların gerçek zararını yansıtmadığını, oysa ki yapılması gerekenin 268.000,00-TL’lik ödemenin güncellenmiş değerinin hesaplanmış olan zarar miktarından tenzil edilmesiyle davacıların bakiye zararlarının tespiti olduğunu, aksi halde, davacı tarafın sebepsiz zenginleşmesine ve fahiş tazminat hesaplamasına neden olacağını, hem kök hem de ek rapora yapmış oldukları itirazlarının bilirkişi tarafından dikkat alınmadığını, hesaba ilişkin raporlarda dava dışı … Sigorta A.Ş. tarafından davacılara yapılan ödemenin kendi sigortalısı … plakalı aracın sürücüsü …’nin tespit edilen %25 kusuruna isabet eden zarar miktarı olduğu belirtilmiş olup hesaplamanın bu yanlış tespit üzerine inşa edildiğini,
Ankara 11.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/863 E. Sayılı davasında … Sigorta A.Ş. “Müşterek Müteselsil Sorumluluk” hükümleri gereğince, sigortalısı … plaka sayılı araç, %25 kusurlu olduğu halde, kazaya karışan davalı … Sigorta AŞ’ye Trafik Sigortalı diğer araç … Plakalı aracın %75 kusuru sebebiyle de (%100 kusura göre) meydana gelen zarardan tüm teminat limiti ile sorumlu tutulduğunu, karar gereği davacılara tüm teminatı olan 268.000,00-TL’yi tazmin eden … Sigorta A.Ş.’nin, “teselsül hükümleri” gereğince, … plakalı aracın %75 kusuruna isabet eden 201.000,00-TL’nin rücuen tazmini için davalı … Sigorta AŞ’ne müracaat ettiğini, hesaba ilişkin Mahkeme dosyasında mübrez hem kök hem de ek bilirkişi raporunda itirazlarının dikkate alınmadan hesaplama yapılarak; davacıların gerçek zararları tespit edilmeden yapılan zarar hesaplamasının yasaya aykırı olduğundan hükme esas teşkil edemeyeceğini, müteveffanın dava dışı anne ve babası ile … sigorta A.Ş.’nin payları gözetilmeksizin yapılan hesaplama ile hüküm kurulmasının yasalara aykırı olduğunu, davalı şirketin ölüm başı azami teminat miktarı olan 268.000,00-TL’nin zarar gören; davacılar …, …, … ve dava dışı anne … ve baba … ile dava dışı … Sigorta A.Ş. arasında KTK.96. maddesi gereğince garameten paylaştırılması gerektiğini, kaza tarihinde hayatta olan müteveffanın dava dışı anne ve babasının destek payları … Sigorta A.Ş. tarafından davalı şirkete rücu edilecek tazminat tutarı dikkate alınmadan hesaplama yapılmasının yasalara aykırı olduğunu, ölen desteğin (…’ın) alt ve üst soyunu gösterir güncel aile nüfus kaydının celbi ile, dava dışı anne ve babasının hayatta olup olmadığının tespiti, hayatta olmaları durumunda da yapılacak tazminat hesaplamasında dava dışı anne ve babasının da destek paylarının dikkate alınması suretiyle hesaplama yapılması gerekirken bu husus dikkate alınmadan yapılan hesaba dayanılarak hüküm kurulması yasa hükümlerine, usule ve hakkaniyete açıkça aykırılık teşkil ettiğini,
Yerel mahkemenin temerrüt hükümlerine aykırı şekilde karar verdiğini, mahkemece davalı şirketinin 16.05.2017 tarihinde temerrüde düştüğü kabul ederek bu tarihten itibaren işleyecek yasal faiz ile sorumlu tutulmasına karar verilmiş ise de, davacıların zarar hesaplaması için sunulması elzem olan hiçbir belgeyi sunmaksızın sadece ihtarname metni ile destek zararı talep ettiğini, davalı şirketin 11.05.2017 tarihli yazısı ile zarar hesaplaması için elzem olan belgeleri davacı taraftan talep etmiş olmasına rağmen söz konusu belgelerin davalı şirkete ulaştırılmadığını, eldeki davanın ikame edildiğini, davalı şirketin usulüne uygun olmayacak şekilde (hiçbir belge iletmeden) yapılan başvuru ile temerrüde düşmüş sayılmasının temerrüt hükümlerine aykırılık teşkil ettiğini belirterek istinaf isteminin kabulü ile Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/110 E. – 2019/445 K. sayılı, 22.05.2019 tarihli kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Ankara Asliye 11. Ticaret Mahkemesinin 02.11.2017 tarih 2014/863 Esas – 2017/624 Karar sayılı dosyasından; davacılar …, … ve … tarafından, davalılar …, …, …, …, … Sigorta A.Ş., … Sigorta A.Ş. ve … aleyhine, 16/04/2014 tarihli kaza ile ilgili olarak destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat isteği ile dava açıldığı, yapılan yargılama sonucu 02/11/2017 tarihli kararla, kazada kusuru bulunmayan … plakalı aracın sürücüsü, maliki, ZMMS’si olan davalılar …, …, … Sigorta A.Ş. hakkındaki davanın reddine, davacıların davalılar … plakalı araç sürücüsü …, … plakalı aracın sürücüsü, işleteni ve ZMMS’sı olan …, … ve … Sigorta’ya yönelik maddi tazminat davasının, davacı … için 348.427,95 TL, davacı … için 120.163,07 TL, davacı … için 106.489,63 TL olarak (davalı sigorta şirketinin poliçesindeki limit dikkate alınarak garameten yapılan paylaştırmaya göre hükmedilen tutarlardan davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun davacı … için 162.374,94 TL, davacı … için 55.998,59 TL, davacı … için 49.626,47 TL ile sorumlu olmak üzere) kabulüne, davacıların manevi tazminat taleplerinin davacı … için 60.000,00 TL, … için 20.000,00 TL ve … için 20.000,00 TL üzerinden davalılar …, … ve … yönünden kısmen kabulüne karar verildiği; anılan kararın Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 07.07.2021 Tarih, 2021/9697 Esas – 2021/4320 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu, bozma üzerine yargılamaya Ankara Asliye 11. Ticaret Mahkemesinin 2021/552 Esası üzerinde devam edildiği, henüz bozma üzerine karar verilmediği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, eldeki dava davacılar tarafından Ankara Asliye 11. Ticaret Mahkemesinin 2014/863 Esas – 2017/624 Karar sayılı ilamı gereğince anılan dosyanın davalısı … Sigorta AŞ’nin poliçe limiti dışında kalan kısım için ek dava olarak açıldığından mahkemece Ankara Asliye 11. Ticaret Mahkemesinin bozma sonrası 2021/552 Esas numarası alan dava dosyasının kesinleşmesi beklenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, anılan dosyanın kesinleştiğinden bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile sair istinaf nedenleri incelenmeksizin HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereğince belirtilen nedenlerden dolayı davanın yeniden görülerek sonucuna göre bir karar verilmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurularının KABULÜ ile; Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 22.05.2019 tarihli 2018/110 Esas – 2019/445 Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harç olarak alınan TL karar harcının ve kullanılmayan istinaf giderlerinin istek halinde davalıya iadesine,
4-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde verilecek karar ile değerlendirilmesine,
5-Ankara 19. İcra Dairesi 07/08/2019 tarih ve 2019/8650 sayılı dosyasına yatırılan 381,00 TL tutarındaki teminatın yatıran tarafa iadesine,
6-Karar tebliği, harç mahsup ve iade işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 28.04.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.