Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/2326 E. 2022/430 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/07/2019
NUMARASI …..
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 24/02/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 24/02/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 29/09/2017 tarihinde dava dışı sürücü …’in sevk ve idaresindeki …. plakalı araç ile yaya müvekkili …’a çarpması neticesinde müvekkilinin ağır derecede yaralandığını, bu yaralanma nedeniyle şimdilik 100,00 TL maddi zararın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece, kazaya karışanların kusur durumu hep birlikte göz önünde bulundurulduğunda; olay tarihi olan 29/09/2017 günü saat 16.30 sıralarında,……istikametinden Diyarbakır istikametine doğru seyretmekte olan sürücü … yönetimindeki davalı şirkete ZMMS poliçesi ile sigortalı ….. plakalı yarı römorktan oluşan tırın olay yerine geldiğinde seyrine göre yolun sağından soluna doğru geçen 8 yaşlarındaki davacı yayayı gördüğü, orta refüje kadar gelen yayanın 1-2 saniye duraksadıktan sonra geldiği yöne geri dönüp soldan sağa geçmeye çalıştığı sırada çekicinin sol arka teker kısmı ile çarpıldığı, yolda araca ait bir metre fren izi bulunduğu, aracın hızının 50 km/h olarak belirlendiği, bu oluş içerisinde davacı yaya …’ın tamamen kusurlu bulunduğu, davalı şirkete ZMMS poliçesiyle sigortalı araç sürücüsü …’in olayda herhangi bir kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; kaza tespit tutanağının müvekkilin yokluğunda oluşturulduğunu, olaya dair sadece davalı sigorta şirketi ile sigortalı araç sürücüsünün beyanı bulunduğunu, olay mahallinde keşif yapılması gerektiğini, hükme esas alınan rapordaki belirlemenin aksine müvekkilinin yola fırlamadığı gibi davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün yüksek hızla aracıyla seyir halinde olması sebebi ile kazanın meydana geldiğini, ayrıca araç sürücünün yanıltıcı beyanlarının yanı sıra yola çıkan yaya müvekkilinin yola çıktığını gördüğünü ifade etmekle birlikte koruyucu herhangi bir tedbire başvurduğu hususunda da beyanı bulunmadığını, araç sürücüsünün gerçekte müvekkili yayanın yola fırladığını görmüş olsa idi direksiyon ve korna tedbirine başvurması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, sigortalısının, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında 3. şahısların ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı KTK’ya göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde genel şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri kaza tarihi itibariyle geçerli, zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı 3. şahısların, sigortalının KTK çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.
Somut olayda, 29.09.2017 günü saat 16:30 sıralarında, …. istikametinden Diyarbakır istikametine doğru seyretmekte olan … yönetimindeki, davalı şirkete ZMMS poliçesi ile sigortalı…. plakalı yarı römorktan oluşan tırın, olay mahalline geldiğinde, seyrine göre taşıt yolunun solundan sağına doğru geçmeye çalışan 8 yaşlarındaki …’a çarpması sonucu, yaralanma ile neticelenen dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, …. Fen Heyetinden oluşan üçlü bilirkişi raporunda; davacı yaya …’ın, olay yerinde taşıt yolunun sağından soluna doğru geçip orta refüje kadar geldikten sonra, geri dönmek istediğinde sağından yaklaşmakta olan araçların uzaklık ve hızlarını da yeterince dikkate almadan, yakın mesafede bulunan davalı taraf aracına rağmen kontrolsüzce geldiği yöne dönüp yolun karşısına geçmeye çalışmakla, geçiş yaptığı olay yeri kesiminde ilk geçiş hakkını taşıt yolu üzerinde seyretmekte olan araçlara vermemekle, durup yakın mesafedeki davalı taraf aracının geçmesini beklememekle, yakın mesafedeki aracın varlığını dikkate almamakla, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 68. maddesi (b) ve (c) bendi hükümlerine aykırı, dikkatsiz ve tedbirsizce davranmakla, meydana gelen olayda tamamen kusurlu bulunduğu, davalı şirkete ZMMS poliçesi ile sigortalı araç sürücüsü …’in yönetimindeki aracı ile yerleşim yeri içinde hız kurallarına uygun olarak seyri sırasında, seyrine göre yolun sağından soluna doğru geçen çocuğu gördüğü, orta refüje kadar gelen çocuğun kontrolsüz olarak geriye doğru dönüp geldiği yöne dönebileceği beklentisi bulunmadığı sırada geriye dönen çocuğun çekicinin sol yan arka teker kesimine çarpması ile dava konusu trafik kazasına karışmış olup, olayın oluşumuna ilişkin herhangi bir dikkatsiz ve tedbirsizliğinin bulunmadığı kanaatiyle kusursuz bulunduğu belirtilmiştir.
Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında sigorta şirketinin sigortalının kusuru oranında sorumlu olacağı, bilirkişi kurulu tarafından sigortalının kusurunun olmadığının belirtildiği, bu kusur oranının kaza tespit tutanağında belirtilen verilerle de uyumlu olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK.nun 353/1-b-1 bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından, peşin yatırılan 44,40-TL istinaf karar ve ilam harcından mahsubuyla, bakiye 36,30 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf kanun yoluna müracaat eden davacı tarafından yapılan istinaf masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansından artan kısım varsa karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Kararın usulüne uygun olarak taraflara tebliğine,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 361/1 maddesi uyarınca kararın usulen tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere 24/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.