Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/2184 E. 2021/2493 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/05/2019
NUMARASI ….

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 23/12/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 24/12/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili; davalı şirkete sigortalı…….. plaka sayılı aracın 16/05/2017 tarihinde yaya olan davacıya çarparak yaralanmasına neden olduğunu belirtip, geçici iş göremezlik nedeni ile 200,00 TL, sürekli çalışma gücü kaybı nedeni ile 3.000,00 TL olmak üzere toplam 3.200,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili; davacının yaralanması ile sonuçlanan kazaya karıştığı söylenen araç için kendileri tarafından trafik sigorta poliçesi düzenlendiğini, çalışma gücü kayıp oranı, kusur dağılım oranına ilişkin raporların ATK’dan, tazminat hesabına ilişkin raporun sicile kayıtlı bilirkişiden alınması gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün olayda kusuru olmayıp, tüm kusurun davacıya ait olduğunu, kendilerinden temerrüt tarihinden itibaren ve olayın haksız fiil olması nedeni ile ancak yasal faiz talep edilebileceğini, dava açılmadan ödeme yapılması için kendilerine başvuru yapılmasının dava şartı olduğunu, başvuru yapılmadan davanın açıldığını belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davacının talep edebileceği geçici ve sürekli iş gücü kaybından kaynaklanan zararının belirlenmesi için yeni zorunlu trafik sigortası genel şartları uyarınca hesaplamanın yapıldığı 05/04/2019 tarihli raporun alındığı, davalı sigorta şirketi yönünden kendilerine tazminatın belirlenmesine esas olacak tüm belgelerin teslimini takip eden 8 iş günlük sürenin bitiminden itibaren temerrütün gerçekleştiği, somut olayda dava açılmadan önce tazminat ödemesi için davalıya 01/06/2017 tarihinde başvuru yapıldığı, başvuru tarihinden itibaren 8 iş günlük sürenin tamamlanması ile 14/06/2017 tarihinde davalı yönünden temerrütün gerçekleştiği, sigortalı aracın ticari nitelikli olmaması nedeni ile talep edilebilecek faiz türünün yasal faiz olması gerektiği gerekçesiyle geçici ve sürekli çalışma gücü kaybı nedeni ile oluşan toplam 235.603,18 TL tazminatın 14/06/2017 temerrüt tarihinden itibaren hesaplanacak değişen oranlı yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde, kusur durumunda çelişki söz konusu olup; işbu çelişki giderilmeksizin hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kaza sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağında yaya davacının karşıdan karşıya geçişinde K.T.K’nun 68/1-B-3 maddesini ihlal ettiği ve kusurlu olduğu açıkça ortaya konulmuş olup, mahkemece alınan 22.05.2018 tarihli bilirkişi kusur raporunda ise davacı yayanın atfı kabil bir kusuru olmadığının belirtildiğini kazanın oluşumu ile ilgili birbirinden farklı ve çelişir nitelikte olan kusur durumları göz önüne alınarak dosyanın alanında uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiğini, hesaplanan maluliyet oranı fahiş olup; kabul edilemez nitelikte olduğunu, posttramvatik stres sendromunun, tramvatik hadiselerden sonra görülen, o olayı hatırlatan durumlardan kaçınmaya yol açan aşırı uyarılmışlık, kaygı ve kolayca irkilmeyi içeren bir kaygı bozukluğu olduğunu, bu bozukluğun sürekli ruhsal bozukluk olarak kabul edilebilmesi için uygulanacak maksimal medikal tedaviye rağmen kişinin yaşamını etkileyen bulguların kalmış olması gerektiğini, ZMMS genel şartlarına göre geçici iş göremezlik zararının poliçe teminatı kapsamında olmadığını, davaya konu hadise haksız fiil teşkil ettiğinden davacı tarafça talep edilen faizin yasal bir dayanağı olmadığı gibi temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesine ilişkin kararın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, usulüne uygun başvuru yoksa temerrüdün dava tarihi olduğunun kabulü gerekmekte olup davacı lehine faize hükmedilmesi durumunda da davacı yanın ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceğini, davacının ıslah ettiği kısım için ıslah tarihinden itibaren yasal faiz hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Dava; trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
“Bedensel Zarar” başlığı altında düzenlenen 6098 sayılı TBK.’nın 54. maddesinde bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmektedir. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir.
Trafik kazasına maruz kalan kişilerin kaza nedeniyle psikolojik olarak etkilenecekleri tartışmasız bir gerçek olsa da, bu etkilenmenin maluliyete sebep olacak yoğunlukta olup olmadığı hususunun saptanması gerekir.
Somut olayda, davacının travma sonrası stres bozukluğu nedeniyle tedavisinin devam ettiği ve tedavi ile şikayetlerinin azaldığının belirtilmiş olmasına göre travma sonrası stres bozukluğunun kaza ile ilgili olup olmadığı, tedavisi devam ettiğine göre tedavi ile iyileşip iyileşmeyeceği ve kalıcı maluliyet haline gelip gelmediği değerlendirilmemiştir.
Bu durumda mahkemece öncelikle davacının travma sonrası stres bozukluğunun kaza ile illiyetinin bulunup bulunmadığının belirlenmesi bakımından davacının kaza öncesinde stres bozukluğu ile ilgili tedavi görüp görmediğinin ve buna ilişkin ilaç kullanıp kullanmadığının belirlenmesi için kaza tarihi ve öncesine ait tedavi bilgilerinin istenmesi, ondan sonra kaza tarihinden sonra ortaya çıktığının belirlenmesi halinde tedavi ile iyileşip iyileşmeyeceği, maluliyete neden olacak şekilde kalıcı hale gelip gelmediği, araz bırakacak şekilde çalışmasına engel teşkil edip etmediğinin belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp kürsüsünden rapor alınması gerektiği halde bu hususa ilişkin araştırma ve değerlendirme yapılmamış olması doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereği davalı … …. A.Ş. vekilinin maluliyet raporuna yönelik istinaf taleplerinin kabulü ile, mahkemece yukarıda açıklandığı üzere işlem yapılarak, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırılma sebebine göre davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin sair istinaf taleplerinin incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı … ….. A.Ş. vekilinin istinaf talebinin HMK.nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kabulü ile Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/05/2019 tarih ve 2017/462 Esas, 2019/489 Karar
sayılı kararının KALDIRILMASINA, delillerin toplanıp birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, kararın kaldırılma sebebine göre davalı … Sigorta AŞ. vekilinin sair istinaf taleplerinin İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davalı … Sigorta A.Ş.’den peşin olarak alınan 4.023,00 TL nispi istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde adı geçen davalıya iadesine,
3-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından istinaf başvurusu sırasında yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde adı geçen davalıya iadesine,
4-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin yerel mahkemece yeniden kurulacak hükümde dikkate alınmasına,
5-Ankara 31. İcra Dairesi 05/08/2019 Tarih ve 2019/10007 sayılı dosyasına depo edilen 346.224,49 TL teminatın yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın taraflara tebliği, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 23/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

…..

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.