Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/2013 E. 2021/1546 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/05/2019
NUMARASI :…

İHBAR OLUNAN :….

DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 23/09/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 29/09/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili ile bir kısım davalılar … ve … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili, davalı şirkete zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı, davalı … adına kayıtlı, diğer davalı …’in sevk ve idaresindeki aracın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda olay yerinde bulunan görevli … olan davacıya çarpmak suretiyle davacının malul olacak şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan, 150.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, 08/12/2014 tarihli dilekçesinde, talep edilen maddi zararın 1.000,00 TL’sinin geçici iş göremezlik, 4.000,00 TL’sinin sürekli iş görmezlik tazminatı olduğunu açıklamış, 30.01.2019 tarihli bedel artırım dilekçesi ile 200.000,00 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden tahsil edildiğini belirterek bakiye 693.137,25 TL tazminatın davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan tazminini istemiştir.
Davalı … ve … vekili, kazanın olay yerinde gerekli emniyet tedbirlerinin alınmamasından meydana geldiğini, olay yeri ile ilgili kaza sonrası tutulan tutanakların kazaya uygun olmadığını, yolda bulunan mıcırın aracın kayarak kontrolden çıkmasına sebep olduğunu, Karayolları Genel Müdürlüğünün de kazadan sorumlu bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … …. A.Ş. vekili, davalı şirketin sorumluluğunun kazanın poliçe vadesi içinde meydana gelmesi şartıyla teminat limitiyle sınırlı olduğunu, kaza tarihi itibariyle teminat limitinin 200.000,00 TL olduğunu, maluliyetin usulüne uygun belirlenmesi ve tazminat hesabının aktüerya bilirkişisi tarafından yapılması gerektiğini, davalı şirketin temerrüde düşmediği gibi davanın açılmasına da sebebiyet vermediğini, kaza tarihinden itibaren faiz istenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı….vekili, davalı sürücünün kazada kusurlu olduğunu, davalı idarenin tazminat sorumluluğu bulunmadığını, davalı idarenin eylemi ile zarar arasında illiyet bağının olmadığını belirterek davalı idare hakkında açılan davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece davanın, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın sürücü, işleten, sigortacı ve yaralananın çalıştığı idareden tazminine yönelik olduğu, toplanan tüm delillere göre … Genel Komutanlığında görevli davacının devlet karayolunda görevini icra ederken davalı …’ in sevk ve idaresindeki aracın davacıya çarpması sonucunda davacının geçici ve kalıcı maluliyet oluşacak şekilde yaralandığı, meydana gelen kazada sürücünün tam kusurlu olduğu, davacının geçici maluliyete ilişkin tazminat isteyemeyeceği, belirlenen kalıcı maluliyete yönelik tazminatın sigorta limitinden fazla olduğu, davalı sigorta şirketinin limit kadar ödeme yapmakla bu davalı yönünden davanın konusuz kaldığı, bakiye maddi ve manevi zarardan Türk Borçlar Kanunundaki haksız fiil hükümlerine göre sürücünün, Karayolları Trafik Kanununa göre de işletenin sorumlu olduğu, … Genel Komutanlığının meydana gelen olayda herhangi bir kusurunun olmaması nedeniyle herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı kanaatine varılmakla, davacının geçici maluliyete ilişkin açtığı davanın reddine, davacının kalıcı maluliyete ilişkin davalı … Sigorta hakkında açtığı davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, davacının … hakkında açtığı davanın reddine, davacının kalıcı maluliyete yönelik … ve … hakkında açtığı davanın kabulü ile 693.137,25 TL’nin kaza tarihi olan 03/03/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının açtığı manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 03/03/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hükme karşı davacı vekili ile davalılar … ve … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ
1-Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; … Astsubayı olan davacının, davalı idarenin karayolunda meydana gelen trafik kazasına müdahale etme görevini davacıdan talep ettiğini ve görevin icrası sırasında davacının, dava konusu zararlı sonuca uğrayarak özürlü hale geldiğini, davalı … Genel Komutanlığının Anayasanın 125. maddesine göre sürdürdüğü faaliyet çerçevesinde meydana gelen zararları karşılamakla yükümlü ve zararlı sonuçtan sorumlu olduğunu, olayda kusurunun bulunmadığı gerekçesi ile davanın …. yönünden reddedilmesinin hukuka aykırı bulunduğunu belirterek kararın bu nedenle kaldırılmasını talep etmiştir.
2-Davalı … ve … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı sürücüye izafe edilen kusuru kabul etmediğini, kazaya neden olan diğer faktörlerin değerlendirilmediğini, delilleri toplanmadan ve tanıklar dinlenmeden rapor alındığını, ceza dosyası verileri esas alınarak kusur belirlendiğini, kazanın oluşmasına yol koşullarının neden olduğunu, aynı olay yerinde başkaca bir kaza daha olduğunu, evvelki kazanın oluşma nedeninin yoldaki asfalt çalışması olduğunun ceza dosyasından da anlaşıldığını, karayollarının yaptığı yol çalışmasında yolun mıcırlı olması nedeni ile aracın kontrolden çıkması sonucu kaza olduğunu, tazminata ilişkin raporun belgeler tamamlanmadan düzenlendiğini, davacının … personeli olması nedeniyle maluliyet oranına rağmen kaza sonrası ve hatta hüküm kurulurken görev üstlenerek maaş almaya devam ettiğini,
Hesap bilirkişi tarafından 2330 sayılı kanun nedeni ile davacıya 17.403,19 TL ödeme yapıldığı, bunun ise maddi tazminata yönelik olarak yapıldığının belirtildiğini, bu kanun kapsamında davacıya tek seferlik bir tazminat ödemesi yanında üstlendiği yeni görev nedeniyle görev aylığı ödendiğini, görev aylığının katsayıları ile birlikte, kanunen davacının bu aylığı alma imkanı olan süre boyunca hesap edilerek tazminat tutarından düşmesi gerektiğini, 2330 sayılı kanun 2. Görev nedeni ile davacıya 2. bir emeklilik kazanımı sağladığından bu kazanımın dahi hesaplamadan mahsubu gerektiğini, sebepsiz zenginleşmeye neden olunduğunu, kazanın gerçekleşmesinde … ve ilgili bölge müdürlüğünün çakıl taşı attığı yolda gerekli önlemleri almaması nedeniyle müterafik kusuru olduğunu, bu hususun göz ardı edildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani tazminat istemine ilişkindir.
Davalılar … ve … vekili 18/06/2019 tarihli dilekçesi ile istinaf kanun yoluna başvurmuş, davacı vekili 19.06.2019 tarihli istinaf başvurusundan sonra 04.03.2021 tarihli dilekçesi ile, davalılar … ve … vekilleri Av. … aracılığı ile uzlaşma sonucu davadan ve istinaf talebinden feragat ettiğini beyan etmiş, vekaletnamesinde feragat yetkisi olduğu görülmüştür.
Davalılar … ve … vekili Av. … 04.03.2021 tarihli dilekçesinde, davacı tarafın davasından feragat etmesi nedeniyle kendilerinin de istinaf talebinden feragat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını bildirmiş ise de, dosyada mevcut Kozan 2. Noterliğince, davalı … yönünden düzenlenen 03.01.2014 tarihli … yevmiye numaralı vekaletnamede kanun yollarından feragat etme yetkisi bulunmakta ise de, diğer davalı … için … Noterliğince düzenlenen 03.01.2014 tarihli …. yevmiye numaralı vekaletnamede davalılar vekilinin istinaf yada kanun yollarından feragat yetkisinin olmadığı anlaşılmıştır.
HMK.’nın 311. maddesi gereğince davadan feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Davadan feragat maddi hukuk bakımından haktan da feragat anlamına gelir. Feragat edilen dava yeniden açılamaz.
Bu nedenle, davacının cismani tazminat istemli olarak davalılara karşı, Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin….. sayılı dosyasında açmış olduğu davasından feragati kesin hükmün sonuçlarını doğuracağından, hükümden sonra davadan feragat nedeniyle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve vaki feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekmiş (ilk derece mahkemesince, yargılama sırasında davacıya yapılan ödeme nedeniyle davalı sigorta şirketi hakkındaki davanın konusuz kaldığından bahisle bu davalı yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmekle birlikte, davalı sigorta şirketi lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesine rağmen, bu hususta davacı tarafın istinaf talebi bulunmadığından, davalı sigorta şirketi tarafından da vekalet ücreti talebi olmadığına dair yazılı beyanda bulunulmadığından, buna ilişkin hüküm fıkrası aynen yazıldığı gibi, yerel mahkemece davalı … aleyhinde açılan davanın esastan reddine ve reddine karar verilen maddi ve manevi tazminatlar üzerinden davalı idare lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedildiği, davadan feragat halinde de aynı vekalet ücretlerine hükmedileceği, yine davalı idare ve/veya vekilince vekalet ücreti talebi olmadığına dair beyan dilekçesi olmadığı anlaşıldığından, buna ilişkin hüküm fıkrası da yeni hükme aynen yazılmıştır.)ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
I-Hükümden sonra davadan feragat nedeniyle Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 08/05/2019 tarih,… sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2.maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerektiğinden; Buna göre;
II-1-Davacı tarafından cismani zarar nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasının feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar kanunu uyarınca maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden ayrı ayrı alınması gereken 59,30’ar TL’sından toplam 118,60 TL maktu karar harcının, davacı taraftan alınan 529,45 TL peşin ve 2.350,50 TL tamamlama harcı toplamı 2.879,95 TL’sından mahsubu ile bakiye 2.761,35 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davadan feragat nedeniyle davacı taraf lehine vekalet ücretine karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı … Sigorta A.Ş. vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
5-Davalı … vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen maddi tazminat üzerinden hesaplanan 41.675,49 TL nispi ve reddedilen manevi tazminat üzerinden hesaplanan 14.750,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan ayrı ayrı alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Davalılar … ile … vekili vekalet ücreti talebi olmadığını belirttiğinden, davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Davacı tarafça yapılan 24,30 TL başvuru harcı, 529,45 TL peşin harç, 2.350,50 TL tamamlama harcı, 1.433,90 TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 4.338,15 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalılar … ve … vekili yargılama gideri talebi olmadığını belirttiğinden adı geçen davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
9-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
10-Davacı vekilinin davadan feragat etmesi nedeniyle, davalılar … ve … vekilinin istinaf talepleri yönünden (sonuca etkili olmadığından) inceleme yapılmasına yer olmadığına,
11-Davacı tarafça yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
12-Davalılar … ve … tarafından yatırılan 44,40 TL maktu, 12.691,00 TL nispi istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde adı geçen davalılara iadesine,
13-Davacı tarafça yatırılan 50,00 TL gider avansı ile davalılar … ve … tarafından yatırılan 200,00 TL istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ayrı ayrı ilgili taraflara iadesine,
14-Davacı ve davalılar … ve … tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin talepleri gibi kendi üzerlerinde bırakılmasına,
15-Kararın usulüne uygun şekilde taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK’nın 361/1 maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süresi içinde TEMYİZİ KABİL OLMAK ÜZERE 23.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.