Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/196 E. 2021/614 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/11/2018
NUMARASI : …..

DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 25/03/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 21/04/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … vekili ve davalı … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde; 20/05/2016 tarihinde davacı … yönetimindeki araca, davalı … yönetimindeki aracın çarpmasıyla yaralamalı ve maddi hasarlı kazanın meydana geldiğini, kazada kusurun davalı sürücü …’de olduğunu, aracın davalı … …. …. A.Ş. adına kayıtlı olduğu ve olay tarihini kapsayan ZMMS poliçesinin diğer davalı …. A.Ş. tarafından tanzim edildiğini, davacıya ait araçtaki maddi hasarın karşılanması amacıyla 500,00-TL hasar tazminatının poliçedeki limit dahilinde sigorta şirketinden olmak üzere tüm davalılardan tahsili ile davacı … …’a verilmesini, kaza esnasında araç içerisinde bulunan davacılar …, … ve …’in her biri için 10.000,0-TL’er olmak üzere toplam 30.000,00-TL manevi tazminatın davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı … … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; Davacının kaza öncesi sigorta şirketine başvurmadığını, 6704 Sayılı Yasa’nın 5. maddesindeki dava şartının gerçekleşmediğini, sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe teminat limiti ile sınırlı olabileceğini, değer kaybı hesaplamasında 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni ZMMS Genel Şartlarındaki kuralların uygulanmasının gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; kazada davalı araç sürücüsünün bir kusurunun olmadığını, davacının zararının sigorta şirketi tarafından karşılanmış olduğunu, manevi tazminat talebinin yersiz olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; kazada davalının bir kusurunun olmadığını, davacının maddi zararlarının sigorta şirketi tarafından karşılandığını, manevi tazminat talebinin dayanaksız olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece, maddi tazminat talebi yönünden davanın kabulüne, 500,00-TL tazminatın temerrüt tarihi olan 27/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek davalılardan müteselsilen alınarak davacı … …’a verilmesine, manevi tazminat talebi yönünden davacı … …’ın manevi tazminat talebinin reddine, davacılar … … ve … …’ın manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü, kısmen reddi ile, … … için 3.000,00-TL, … … için 2.000,00-TL manevi tazminat takdirine, belirlenen manevi tazminatların haksız fiil tarihi olan 20/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ve … … …. A.Ş. ‘den alınarak bu davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş; hükme karşı davalı … vekili ile davalı … vekili tarafından ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; hükmedilen manevi tazminat miktarının; kaza tarihi üzerinden geçen süre, fiilin meydana geliş şekli, olay tarihi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kaza nedeniyle duyulan elem ızdırap gözetildiğinde fahiş olduğunu, kusur raporunun makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlendiğini, raporun … dan alınması gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının istinaf yoluyla kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; kusur raporunu kabul etmediklerini, raporun … dan alınması gerektiğini, kaza sırasında davacıların emniyet kemerinin takılı olmadığını, kaza nedeniyle karar altına alınan manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu olup belirterek yerel mahkeme kararının istinaf yoluyla kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Dava davacılardan … tarafından kullanılan ve diğer davacılar … ve …’in yolcu olduğu araçla davalı …’ ya ait olup diğer davalı … tarafından kullanılan aracın çarpışması neticesi oluşan kaza nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Kaza tarihinin 20.05.2016 olduğu, davalı …’ya ait aracın davalı … sigorta tarafından 24.04.2016 tarihli ZMMS poliçesi ile sigortalandığı anlaşılmıştır.
Somut olayda; kaza tespit tutanağına göre, kaza tarihinde davalı araç sürücüsü …’nun, sevk ve idaresindeki araç ile seyir halinde iken soldaki sokağa dönüş yapmak istediği esnada seyir halinde olan sürücü … … sevk ve idaresindeki araca çarpması neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, kazanın oluşumunda araç sürücüsü …’nın sola dönüş kurallarına uymamak kuralını ihlal ettiği, diğer sürücünün kusursuz olduğunun belirlendiği,…. Dairesinden alınan kusur raporuna göre; kazanın meydana gelmesinde sürücü …’nın asli kusurlu olduğu, davacı sürücü … …’ın kusursuz olduğunun belirlendiği, kazaya ilişkin Kayseri 14.Asliye Ceza Mahkemesinin…..Esas nolu dosyasında alınan kusur raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’nın asli ve tam kusurlu, sürücü … … kusursuz olduğunun belirlendiği, davacılardan …, … ve …’ın kaza neticesi basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığı, mahkemece 26/01/2018 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak karar verildiği anlaşılmıştır.
1-Davalı … vekili ve davalı … vekilinin maddi tazminata yönelik istinaf talebinin incelenmesinde,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı yasanın 44.maddesiyle eklenen Ek Madde 1 de öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2018 yılı için 3.560,00 TL.dir.
İstinafa konu edilen miktarın 500 TL olması nedeniyle 06.11.2018 tarihli karar kesin niteliktedir. HMK nın 346.maddesi gereğince kesin olan karara ilişkin istinaf dilekçesi ilk derece mahkemesi tarafından reddedilebileceği gibi 352.maddesi gereğince yapılan ön inceleme neticesinde Bölge Adliye Mahkemesi tarafından da istinaf isteminin reddine karar verilebilir.
Bu bakımdan davalı … ve davalı … vekilinin maddi tazminata yönelik istinaf başvuru dilekçesinin miktar itibarıyla kesin olan karara ilişkin olması nedeniyle HMK nın 341/2,352.maddeleri gereğince ayrı ayrı reddi gerekmiştir.
2- Davalı … vekili ve davalı … vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf talebinin incelenmesinde,
Davacılar …, … ve …’in yolcu olarak bulunduğu ve davacı … tarafından kullanılan araca davalı … tarafından kullanılan ve diğer davalı … A.Ş. ye ait olan aracın tam kusurlu olarak çarpması neticesi davacılar …, … ve …’ın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığı, davacılar lehine hükmedilen manevi tazminat miktarları yönünden; 6098 TBK’nun 56/1. maddesi hükmüne göre “Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verilebilir.” hükmü ile aynı Yasanın 51.maddesinde “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” hükmüne göre, somut olayda olay tarihi, olayın oluş şekli, kazada davalı sürücünün tam kusurlu olması, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, davacıların meydana gelen kaza nedeniyle çektiği acı ve duymuş olduğu üzüntünün boyutu, hakkaniyet ve manevi tazminat miktarının bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmaması ilkesi ve davacıların uğradığı manevi zarar göz önüne alındığında, hükmedilen manevi tazminat miktarlarının usul ve yasaya uygun bulunmasına göre HMK 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda davalı … vekili ve davalı … vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf başvurusunun ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı … ve davalı … vekilinin maddi tazminata yönelik istinaf başvurusunun HMK. 341/2. maddesi gereğince MİKTAR İTİBARİYLE REDDİNE,
2- Davalı … ve davalı … vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
3-Davalı …’dan alınması gereken 375,70 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 121,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 254,40 TL harcın bu davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davalı …’dan alınması gereken 375,70 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 85,38 TL harcın mahsubu ile bakiye 290,32 TL harcın bu davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-İstinaf başvurma harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-İstinafa gelen taraflar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
7-İstinafa gelen davalılar tarafından yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
8-Karar tebliği ve harç ve gider avansı iade işlemlerinin yerel mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 25/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.