Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/1822 E. 2021/2191 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:….

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/03/2019
NUMARASI :….

DAVANIN KONUSU : Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklı)

KARAR TARİHİ : 25/11/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 26/11/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı ve davalı … … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 10/03/2015 günü işe gitmek üzere kaldırımda yürürken aracın kendisine vurması sonucu bir apartmanın bahçesine uçtuğunu ve ağır şekilde yaralandığını, olayda davalılar … ve … … isimli sürücülerin kusurlu bulunduğunu ve aynı şahısların yapılan ceza yargılaması sonucunda hüküm giydiklerini, ilgili kaza sonucu müvekkilinde kalıcı ve geçici iş göremezlik hali oluştuğunu, kazaya karışan araçlardan …’e ait … plakalı aracın … … … A.Ş. tarafından, … …. plakalı aracın ise … …. A.Ş. tarafından Motorlu Kara Taşıtı Zorunla Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalandığını bu nedenle maddi tazminat yönünden ilgili … şirketlerinin sorumlu olduğunu, müvekkilinin ve ailesinin şu anda maddi bir gelirlerinin olmadığını, akraba ve tanıdıklarının yardımı ile hayatlarını idame ettirdiklerini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan tahsiline, 100.000,00 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte … şirketi dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 30/05/2017 tarihli duruşmadaki beyanında, 1.000,00 TL olan maddi tazminat talebinin 500,00 TL’sinin geçici, 500,00 TL’sinin ise sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin olduğunu ifade etmiştir.
Davalı … … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; 10/03/2015 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacının yaralanmasına ilişkin olarak ….Esas sayılı dosyası üzerinden maluliyet tazminatı talebinde bulunduğunu ve 18/10/2016 tarih …. sayılı karar ile 5.496,00 TL tazminatın müvekkili şirket tarafından tahsiline karar verildiğini, davacı tarafından aynı konuya ve aynı talebe ilişkin olarak açılan dava sonucunda tazminat ödemesi yapıldığını ve kararın kesinleştiğini, davacının kesin hükme rağmen yine aynı konuya ve aynı talebe ilişkin olarak müvekkili şirket aleyhine dava açtığını….. kararının işbu dava bakımından kesin hüküm teşkil edeceğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalılar, …, … … ve … … A.Ş. tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, …. …. … kararlarının maddi anlamda kesin hüküm teşkil ettiği gözetilerek, davacı tarafından maddi tazminat talepli olarak açılan davanın, 6100 sayılı HMK’nın 114/1-i ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine, manevi tazminat talepli dava bakımından ise; manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 7.000,00 TL manevi tazminatın 6098 sayılı TBK’nun 49/1, 56/1 ve 2918 sayılı KTK’nun 85/1 maddeleri gereğince sorumluluğu bulunan sürücü ve işleten sıfatlarını haiz davalılar … … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, …. tarafından verilen tazminatın maddi kaybı karşılamadığını ve hükmedilen manevi tazminat miktarının yetersiz olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiş, 07.04.2021 havale tarihli dilekçesi ile istinaf yoluna başvurmaktan feragat ettiğini beyan etmiştir.
Davalı … … vekili istinaf dilekçesinde, maddi tazminat davasının usulden reddine yönelik kısmı istinaf etmediklerini ancak hükmedilen manevi tazminat miktarının sebepsiz zenginleşmeye yol açacağını ayrıca müvekkilinin dosyaya konu trafik kazasında tali kusurlu olduğu, asıl kusurun diğer davalı … de olduğunu buna rağmen manevi tazminat miktarına hükmedilirken, teselsülen tahsili yönünde karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
1-Mahkemenin kararına karşı davacı vekili tarafından 06/05/2019 tarihinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş ise de, adı geçen davalı vekili 05/04/2021 tarihli dilekçe ile istinaf talebinden feragat ettiğini bildirmiş, vekâletnamesinde kanun yollarından feragate yetkili olduğu görülmüştür.
Bu durumda 6100 sayılı HMK.nın 349/2 maddesinin 2. cümlesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davalı … … vekilinin istinaf başvurusu yönünden yapılan incelemede; davacının tazminat istemi BK 56. maddeye dayanmakta olup, bu maddeye göre belirlenecek tazminatın zarara uğrayanda bir giderim duygusu yaratması gerektiği açıktır. Ancak tazminat belirlenirken sadece zarara uğrayan yönünden bakılmayıp, karşı taraf açısından da değerlendirme yapılmalıdır. Bu nitelikte bir tazminat miktarı ise, tarafların kusur oranına, ekonomik ve sosyal durumlarına, duyulan acıya, olay tarihindeki paranın satın alma gücüne vb. gibi verilere göre belirlenebilecektir. Tüm bu kriterlere göre belirlenecek tazminat -aynı anda- tarafların ikisini de memnun etmese dahi, adil olacağı için, hukuk tarafından kabul edilen ve uygulanan sistem haline gelmiştir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK.’nın 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Olayın oluş şekli, kazadaki kusur durumu, zararın ağırlığı, kayıpları nedeni ile davacıların yaşadıkları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kaza tarihindeki paranın alım gücü manevi tazminatın belirlenmesinde en önemli etkenlerdir. Ancak, manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Tüm bu kriterler bir arada değerlendirildiğinde; hükmedilen manevi tazminat miktarlarının; duyulan acıyı, çekilen sıkıntıyı hafifletebilecek düzeyde uygun olduğu görülerek, davalı … …’un manevi tazminat miktarına yönelik istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Hükmedilen manevi tazminat miktarının teselsülen tahsiline karar verilmesine yönelik olarak; 6098 sayılı TBK’nın madde 61. ve 62. maddeleri ile müteselsil sorumluluk esaslarına göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır. Müteselsil sorumlulukta, kural olarak borçlulardan her biri, 6098 sayılı TBK’nın madde 162. ve 163. maddelerine göre, borcun tamamından sorumludur. 6098 sayılı TBK’nın 167 maddesi uyarınca, sorumluların iç ilişkide kusur oranına göre, birbirlerine rücu hakları da mevcuttur.
Müteselsil sorumluluk, hem maddi zararın hem de manevi zararın tazmininde söz konusu olur. (Yargıtay Hukuk … Kurulunun 7/3/2019 tarih ve 2015/837 Esas, 2019/253 Karar sayılı ilamı) Bu nedenle, dava dilekçesindeki taleple bağlı olarak teselsüle dayalı hüküm kurulması da isabetlidir.
Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, davalı … … vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 bendi uyarınca esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 349/2 fıkrasına göre FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davalı … … vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 478,17-TL istinaf karar harcından peşin alınan 269,5-TL harcın mahsubu ile bakiye 208,67-TL harcın davalı … …’tan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-HMK’nın359/4. maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 25/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.