Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/1718 E. 2021/2126 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE :…… (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/04/2019
NUMARASI …
DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 18/11/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 14/12/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların annelerinin 27.08.2017 günü, …’a ait olup, … … sevk ve idaresinde olan araçta yolcu olduğu sırada aracın … düşmesi sonucu araç içerisinde vefat ettiğini, kazanın oluşumunda sürücü … …’ın kusurlu bulunduğunu, vefat eden … …’ın evli ve 5 çocuklu olduğunu, çocuklarının küçük olduğunu; 20.06.2014 doğumlu …’ın ise %90 malül/bakıma muhtaç olduğunu bildirerek her bir davacı için ayrı ayrı 1.000,00-TL destekten yoksunluk ve davacı … için ayrıca 1.000,00-TL bakıcı yardımı tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile davacı … için 7.036,33-TL, … için 20.789,47-TL, … için 27.835,42-TL, … için 32.887,37-TL, … için 138.073,04-TL tazminat talep etmiştir.
Davalı vekili 25.04.2018 tarihli dilekçesi ile davaya cevap verme süresinin uzatılmasını talep etmiş, ancak cevap sunmamış, aşamalarda davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davanın kabulü ile, 7.036,33-TL’nin temerrüt tarihi olan 22/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine, 20.789,47-TL’nin temerrüt tarihi olan 22/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine, 27.835,42-TL’nin temerrüt tarihi olan 22/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine, 32.887,37-TL’nin temerrüt tarihi olan 22/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine, 138.073,04-TL’nin temerrüt tarihi olan 22/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı … vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davacı …’ın maluliyet oranını gösterir sağlık kurulu raporunun eksik inceleme ürünü olduğunu, müteveffa … ….maluliyetine ilişkin davacının dosyaya ibraz etmiş olduğu Siirt Devlet Hastanesinden alınmış 12.04.2017 tarihli Engelli Sağlık Kurulu Raporunun 2 yıl süre ile verildiğini, bağımsız olarak çalışan medikal firmadan alınan rapor uyarınca …’a ait genel adli muayene raporu ile kati adli muayene raporu ve geçirdiği trafik kazasının ardından yapılmış ilk ve idame cerrahi/medikal tetkik ve tedavilerine ilişkin takip-tedavi tabelaları, tetkik raporları, poliklinik kayıt ve raporları, epikriz ve ameliyat raporları dosyaya kazandırılmadan değerlendirme yapılamayacağının belirtildiğini, akabinde yine kendileri tarafından farklı bir medikal firmadan görüş alındığını, buna göre Siirt Devlet Hastanesinin 12.04.2017 tarih ve …… nolu 2 yıl sürelillllll yönetmelikte belirtilen hususlara uygun düzenlenmediği, çocuk şahsın öz-soy geçmişi, klinik durumu ve ek hastalık öyküsü bilinmediğinden, raporda belirtilen bozukluklar, geçirilmiş travmaya bağlı sekel durumunun sağlıklı değerlendirilemediği, çocuk şahsın geçirdiği herhangi bir travma/trafik kazası durumu mevcutsa; kazaya bağlı sekel durumunun değerlendirildiği “Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik”e göre düzenlenmiş güncel sağlık kurulu raporunun ve kaza tarihli detaylı tedavi belgelerinin teminin gerektiğinin belirtildiğini, davacı …’ın maluliyetinin “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe” göre tespit edilmesi gerektiğini, yerel mahkemenin temerrüt tarihinden itibaren avans faiz işlemesi yönündeki kararının hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafça usulüne uygun bir başvuru yapılıp yasada belirlenen süre dolmadan şirket yönünden alacağın muacceliyetinden söz edilmeyeceği gibi davalı şirketin davanın açılmasına sebebiyet vermemiş olup temerrüde düşmediğinden davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla usulüne uygun başvuru yoksa temerrüdün dava tarihi olduğunun kabulü gerektiğini, avans faiz uygulamak için aracın hem ticari olması hem de ticari amaçla kullanılıyor olması gerektiğini, belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenlerin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle oluşan destekten yoksun kalmaya bağlı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda kaza tespit tutanağı uyarınca, 27.08.2017 günü sürücü llllll sevk ve idaresindeki araçla seyri sırasında viraja hızlı girmesi sonucu doğrultu değiştirerek gidiş istikametine göre yolun sol kısmına savrulması ve aracın yoldan çıkarak sarp kayalık alana düşmesi neticesi meydana gelen kazada araçta yolcu olan davacılar murisi …’ın vefat ettiği, kazanın oluşumunda araç sürücüsü lllll kural ihlali bulunduğunun belirlendiği, konuya ilişkin…… soruşturma nolu dosyasında alınan kusur raporu uyarınca kazanın meydana gelmesinde sürücü lllllllasli kusurlu olduğunun belirlendiği, kaza yapan aracın kaza tarihini kapsar şekilde davalı … şirketi tarafından ZMM sigorta poliçesinin düzenlenmiş olduğu, mahkemece aktüer bilirkişiden alınan rapor uyarınca davacı …’ın işleten olması gözetilerek tazminat hakkı bulunduğunun kabulü halinde, … için 203.560,62-TL, ,,, … için 8.796,61-TL, … için 29.130,98-TL, … için 45.494,84-TL, … için 40.294,81-TL, … için 174.980,15-TL tazminat hesaplandığı, davacılardan …’ın Siirt Devlet Hastanesi Engelli Sağlık Kurulu raporuna göre %90 engelli olduğu, bu davacıya, annesi müteveffanın bakiye ömrü boyunca destek olacağının belirlendiği ve buna göre hesaplama yapıldığı, bilirkişi raporuna yapılan itiraz sonucu, alınan ek raporda davacılar için toplam 485.790,47 -TL tazminat hesabı yapıldığı, davalı … şirketinin 2017 Yılı itibarıyla kişi başına vefat halinde 330.00,00-TL teminatı olması gözetilerek yapılan hesaplamada; davacı … için 100.716,20-TL, lllll … için 4.889,84-TL, … için 14.445,51-TL, … için 19.342,01-TL, … için 22.851,12-TL, … için 95.933,07-TL, dava dışı Ramazan … için 31.264,83-TL, dava dışı llll … için 40.562,42-TL; …’ın işleten olması nedeniyle tazminat hakkının bulunmadığı kabul edildiğinde 330.000,00-TL teminata oranlanmış hali; davacı … için 7.036,33-TL, … için 20.789,47-TL, … için 27.835.42-TL, … için 32.887,37-TL, … için 138.073,04-TL, dava dışı …. … için 44.998,35-TL, dava dışı … … için 58.380,02-TL destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı, mahkemece anılan ek raporun hükme esas alınmasıyla davanın kabulüne karar verilmiştir.
Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların, desteğin ölümünden önceki yaşamlarında sahip oldukları sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmeleri için muhtaç oldukları paranın ödettirilmesidir. Yani, haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse, TBK’nın 53. maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir.
Destek kavramı, gerçekleşmiş veya gerçekleşmesi umulan bir bakım ilişkisini gösterir. Eylemli ve düzenli olarak bir kimsenin geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak biçimde ona yardım eden veya olayların olağan akışına göre eğer ölüm gerçekleşmeseydi az veya çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılır. Bu manada, bir başka kişiye fiilen bakan, onu geçindiren veya ileride bakma, geçindirme ihtimali bulunan kişi, destektir. İlk durumda eylemli destek, ikinci durumda ise varsayımsal (farazi) destek kavramı söz konusudur. İfade olunan bu hususlar, gerek öğretide gerekse Yargıtay uygulamalarında kabul edilmiş olup, destek kavramının sadece mali olarak yardımı ifade etmediği, bakım ve hizmet etmek suretiyle sağlanacak katkıyı da kapsadığı genel olarak kabul edilmektedir.
Somut olayda; olay sebebiyle vefat edenin, davacı …’ın annesi olduğu ve bu davacının %90 engelli olduğunun ileri sürüldüğü, bu duruma ilişkin dosyada yer alan Siirt Devlet Hastanesinin 12.04.2017 tarih ve … nolu Engelli Sağlık Kurulu Raporunun 2 yıl süreli olarak verildiği, mahkemece duruma ilişkin güncel bir rapor alınmadığı, buna mukabil hükme esas alınan aktüer raporunda adı geçen davacıya müteveffanın engellilik durumu nedeniyle ömür boyu destek olacağı kabulü ile hesaplama yapıldığı, yerel mahkemece anılan raporun hükme esas alındığı anlaşılmıştır. Davacı …’ın güncel engel oranının ve sebebinin belirlenmesi, gerek mali olarak gerekse bakmak ve hizmet etmek suretiyle müteveffanın bu davacıya destek olup olamayacağının ve desteğin süresinin tespitinde önem arz ettiği için, mahkemenin bu konudaki araştırması yetersizdir.
Açıklanan tüm bu hukuki ve maddi olgular karşısında mahkemece; davacı …’ın engelliliğine yol açan sağlık sorununun ne olduğunun ve engel oranının saptanması bakımından, bu davacıya ait tıbbi belgeler ve sağlık raporlarının ilgili yerlerden getirtilmesi; gerekirse bu davacının hastaneye sevki ile engellilik oran ve sebebi, bu maluliyetin kişinin evlenmesine engel olup olmadığı, evlenme ihtimalini ortadan kaldırıp kaldırmadığı, bu davacının engeli nedeniyle sürekli başkasının bakımına muhtaç olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Ana Bilim Dalı bölümlerinden kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre rapor alınması; engellilik sebep ve oranına göre müteveffanın bu davacıya destek olma imkanı olup olmadığı ve davacının destekten mahrum kaldığı sürenin net şekilde belirlenmesi amacıyla aktüer bilirkişiden, usuli kazanılmış haklar korunarak ve Yargıtay uygulamaları gereği TRH 2010 yaşam tablosu ve progresif rant yöntemi uygulanarak rapor alınmasıyla, oluşacak sonuca göre maddi tazminat istemleri hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle davalı … vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen eksikliklerin ikmali ile yeniden hüküm kurulması için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırılma sebebine göre davalı … vekilinin sair istinaf taleplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin istinaf talebinin HMK.nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KABULÜ ile Ankara 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin 18.04.2019 tarihli, …. Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Davanın yeniden görülüp sonucuna göre bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Kararın kaldırılma sebebine göre davalı … vekilinin sair istinaf taleplerinin şimdilik incelenmesine YER OLMADIĞINA,
2-Davalı … vekili tarafından yatırılan 3.880,00-TL nisbi istinaf karar harcının talep halinde ilgilisine iadesine,
3-İstinaf eden tarafça yatırılan gider avansından, kullanılmayan kısmın ilgilisine talep halinde iadesine,
4-İstinafa gelen tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda gözetilmesine,
5-Ankara 31. İcra Müdürlüğünün…… esas sayılı dosyasına yatırılan teminatın yatıran tarafa iadesine,
6-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 18/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
….
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.