Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/1700 E. 2021/2176 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

…..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/12/2018
NUMARASI ….
DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 25/11/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 20/12/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 12.02.2016 tarihinde sürücü …’nın sevk ve idaresindeki aracıyla seyir halinde olduğu sırada …’in sevk ve idaresindeki araç ve …’in sevk ve idaresindeki araçlara çarpması sonucu trafik kazasının meydana geldiğini, kaza esnasında …’nın sevk ve idaresindeki araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacının ağır şekilde yaralandığını, kaza tarihindeki teminat limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla davacının maddi zararından davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, bu sebeple davacının bakıcı gideri zararı nedeniyle uğramış olduğu maddi zararın karşılanması için 28.04.2017 tarihli dilekçe ile davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından 20.000,00-TL ödeme yapıldığını, ancak yapılan ödemenin gerçek zararı karşılamadığını beyanla, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davacının yaşam boyu bakıcı zararına mahsuben şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminatın, kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini 70.000,00 TL olarak arttırmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde bahsi geçen aracın ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, iş bu poliçeden dolayı kaza tarihindeki sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında olmak üzere, bedeni zararlarda şahıs başına azami 310.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, davacının yaralanması ile ilgili hasar başvurusu sonucu maluliyet tazminatı olarak teminatın tamamı olan 290.000,00-TL tutarındaki tazminat ödemesinin 20.10.2016 ve 20.000,00-TL ödemenin 25.08.2017 tarihinde davacıya yapıldığını, davalı şirketin üzerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirdiğini ve başkaca bir sorumluluğunun kalmadığını belirterek,davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesi davanın kabulüne, 70.000,00-TL bakıcı giderinin 25/08/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; teminat limiti tükendiğinden davacının davayı açmakta hukuki yararı ve talep konusu edebileceği bir hakkı bulunmadığını, davalı şirketin sorumluluğunun kaynağı olan poliçe teminat limitinin 310.000,00 TL olduğunu, bu limitin ise hasar başvurusu sonrasında yapılan ödemeler ile tükendiğini, bakıcı gideri teminatı ile sürekli maluliyet teminatının aynı kloz kapsamında olmasına karşın hatalı hukuki değerlendirme ile aksine hüküm tesis edildiğini, poliçe teminat limitinin tükendiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle bakıcı gideri tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Somut olayda , kaza tespit tutanağı uyarınca sürücü …’nın idaresindeki aracıyla seyri sırasında sürücü …’in sevk ve idaresindeki araçla ve sürücü …’in idaresindeki araçla çarpışması sonucu kazanın meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde sürücü …’nın kural ihlali bulunduğu diğer sürücülerin kural ihlali bulunmadığının belirlendiği, mahkemece alınan kusur raporu uyarınca, kazanın meydana gelmesinde sürücü …’nın tam kusurlu olduğunun belirlendiği, davacının, sürücü …’nın kullandığı ve davalı sigorta şirketi tarafından 24.09.2015 tarihli ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunduğu, poliçe limitinin kişi başı ölüm/sakatlık için 290.000 TL olduğu,….. 19/06/2018 tarihli çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü yönetmeliğine göre hazırlanan raporu ile davacının kaza nedeniyle vücut genel çalışma gücünden % 100 oranında kaybettiği, sürekli olarak iş göremezlik halinde kaldığı, maluliyet tespiti işlemleri yönetmeliğinin 12. maddesine göre, devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olduğunun belirlendiği, aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 24/07/2018 tarihli rapora göre; sigorta poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve sakatlanma halinde şahıs başına azami teminat limitinin 310.000,00-TL olduğu, davalı sigorta şirketince davacıya 20.10.2016 tarihinde 290.000,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 25.08.2017 tarihinde 20.000,00-TL bakıcı gideri tazminatı ödenmekle, poliçe teminat limitinin tamamının tüketildiği, davacı …’ün, trafik kazası sonucu uğradığı, ZMMS Genel Şartları ve Eki Düzenlemelere göre yapılan değerlendirme ve hesaplamada; bakıcı gideri nedeni ile oluşan maddi zararının, 603.703,99-TL olduğu tespit edilmekle birlikte, TBK 55. madde uyarınca, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin, davacı açısından hesaplanan bakıcı gideri tazminatından tenzil edilmesiyle, bakiye; 582.061,80-TL karşılanmamış maddi zararının bulunduğunun belirlendiği, yerel mahkemece; bakıcı gideri, davalının tedavi giderleri klozu içinde sorumluluğu dahilinde olduğundan, aktüer bilirkişi raporu ile hesaplanan bakıcı giderinden davacının dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile yaptığı talep de dikkate alınıp taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı taraf, sürekli bakıcı giderinin tedavi gideri teminatından karşılanması gerektiğini iddia ederek bakiye tazminat isteminde bulunmuş; davalı sigortacı ise, bakıcı giderine ilişkin zararın da sakatlık teminatı kapsamında kaldığını ve anılan teminata ilişkin limitin tüketildiğini savunmuştur. Bu itibarla; taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının sürekli bakıcı gideri zararının, davalı tarafından düzenlenen ZMSS poliçesindeki “sakatlık teminatı” kapsamında mı yoksa “tedavi gideri teminatı” kapsamında mı olduğu ve davalının davadan önce ödediği 310.000,00 TL. ile sorumluluğunun son bulup bulmadığı noktasında toplanmaktadır.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin …… Nolu 07.06.2021 tarihli emsal ilamında da belirtildiği üzere; ZMSS Genel Şartları’nın A.5-c maddesiyle, zarar görenin tedavisinin tamamlanmasından sonra tespit edilen sürekli maluliyetine bağlı sürekli (ömür boyu) bakıcı giderlerinden, sürekli sakatlık teminatı ve bu teminata ilişkin limit dahilinde sigortacının sorumlu olacağı düzenlemesi yapılmıştır. Ancak; 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMSS Genel Şartları’na karşı yapılan başvurular üzerine, Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih- ….. sayılı kararı ile; KTK’nun 90. maddesindeki “bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir” bölümündeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir. Bu iptal kararı gereği; sigorta teminatına giren ve girmeyen zararların belirlenmesi; zarar sigorta teminatına girmekle birlikte, poliçedeki hangi teminata girdiği belirlemesinin, ZMSS Genel Şartları’na göre yapılması mümkün değildir. Anılan belirlemelerin, KTK ve bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde de Borçlar Kanunu hükümlerine göre yapılması gerektiği açıktır. Bu itibarla; Anayasa’ya aykırı olduğu için bir kısım hükümleri iptal edilen ZMSS Genel Şartları’na ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin kararı, KTK, BK ve yerleşik Yargıtay uygulamaları dahilinde belirleme yapılması gerekmektedir.
Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı gereği, ZMSS Genel Şartları’nın A.5-c maddesine göre bakıcı giderlerinin sürekli sakatlık teminatı kapsamında kabul edilmesinin mümkün olmadığı; sürekli bakıcı gideri zararının, AYM iptal kararı da dikkate alınarak Dairemizin önceki yerleşik uygulamaları gereği, tedavi giderleri teminatında yer aldığı hususları hep birlikte ele alındığında, yerel mahkeme kararında isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin içtihat değişikliği nedeniyle muhtemel yaşam süresinin belirlenmesinde TRH 2010 Yaşam tablosu ve progresif rant yöntemi uygulanması gerekir ise de, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda TRH 2010 Yaşam Tablosu uygulanmakla birlikte 1.8 teknik faiz uygulanmış olmasının davalı lehine olmasına, yerel mahkeme kararında bir usulsüzlük bulunmamasına ve mahkemenin gerekçesine göre davalı vekilinin tüm istinaf taleplerinin HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı vekilinin yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurma harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davalıdan alınması gereken 4.781,70 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.250,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.531,70 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nın 333 maddesi gereğince kullanılmayan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın usulüne uygun şekilde taraflara tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK SÜRESİ İÇİNDE TEMYİZİ KABİL olmak üzere 25.11.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.