Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/1673 E. 2021/2311 K. 03.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ…..
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
.

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/04/2019
NUMARASI ….
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı asıl ve birleşen davanın davalısı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili esas davada, 04.09.2017 tarihinde davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı aracın tek taraflı ve tam kusurlu olarak yaptığı kazada araçta yolcu olarak bulunan ve kaza tarihinde 24 yaşında olan davacının yaralandığını, malul kaldığını, özel şirkette şube müdürü olarak çalıştığını, davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını, ancak yanıt alamadıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik 100,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 100,00-TL sürekli iş görmezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiş, 12/03/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile hesap bilirkişisinin bakıcı ve geçici iş göremezlik tazminatlarını 2017/2018 döneminin ücretlerinden hesaplaması gerekirken 2019 yılının asgari ücreti üzerinden hesapladığını, bu nedenle bu maddi hatanın taraflarınca düzeltildiğini, yaptıkları hesaplamaya göre, geçici iş göremezlik tazminatının 8.771,65-TL’ye, bakıcı gideri tazminatını 1.123,25-TL’ye yükselttiklerini beyan etmiş; birleşen dava ile de 04/09/2017 tarihinde davalı tarafından ZMMS ile sigortalanan … plakalı araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacının trafik kazası neticesinde yaralandığını, davalı sigorta şirketi hakkında sürekli ve geçici iş görmezlik zararları için Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesini…. sayılı dosyası ile tazminat davası açtığını ve davanın derdest olduğunu, alınan maluliyet raporuna göre davacının %100 malul ve 6 ay bakıma muhtaç kaldığını bu nedenle de oluşan zararlardan davalının sorumlu olduğunu belirterek davanın öncelikle Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin dosyası ile birleştirilmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 50,00-TL bakıcı giderinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı…., davadan önce yapılan başvurunun yasaya uygun gerçekleştirilmediğini, davacının tedavi giderleri ve geçici iş göremezlik tazminatının 2918 sayılı kanun gereğince davalı şirketten talep edilemeyeceğini, tazminat hesabından hatır taşıması indirimi yapılmasının gerektiğini, faiz yönünden dava dilekçesinin taraflarına tebliğinden itibaren yasal faizle sorumlu olduklarını; birleşen dava yönünden ise davacının dava açılmadan önce kendilerine dava şartı niteliğinde olan başvuruyu yapmadığını, bakıcı ve tedavi gideri istemlerinin teminat dışında olduğunu, kusur ve hesap yönünden bilirkişisi raporu alınması gerektiğini belirterek davaların reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Asıl ve birleşen davada davanın 04/09/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanan davacının kazaya neden olan aracın ZMMS şirketinden talep etmiş olduğu bakıcı gideri, geçici ve daimi iş göremezlik istemine ilişkin olduğu, davaya konu Trafik Tespit Tutanağının incelenmesinde; sürücüsü tespit edilemeyen…. plaka sayılı araç sürücüsünün … yolu istikametinden çevre yolu istikametine seyri esnasında aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek gidiş istikametine göre yolun sol tarafında orta refüjde bulunan bordür taşlarına aracının sol ön ve yan kısmı ile çarpması neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, KTK 52/1-A maddesinin ihlal edildiğinin beyan edildiği,
Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin…. Karar sayılı dosyasında; davacının …, davalının … Şirketi olduğu, Mahkemenin ….E. sayılı dosyası arasında fiili irtibat bulunduğu gerekçesi ile iş bu dava ile birleştirilmesine karar verildiği, davaya konu … Sigortaya ait poliçenin incelenmesinde; kazaya karışan…. plakalı aracın 15/06/2017-2018 tarihleri arasında davalı sigorta şirketinde ZMMS ile sigortalandığı, 04/09/2017 tarihinde poliçe vadesi kapsamında meydana geldiği, …. 19/11/2018 tarihli raporunda; davaya konu trafik kazası sonucu meydana gelen yaralanması ile ilgili olarak 30/03/2013 tarih,… Gazetede yayınlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik hükümlerinden yararlanılmakla yapılan değerlendirme sonucunda; kişinin maluliyet değerlendirmesine alınmadığı, nonunion ve implant yetmezliği gelişerek pseudoartroz revizyon cerrahisi de gerektirdiğinden kişinin iyileşme süresinin 04/09/2017 tarihinden itibaren 6(altı) aya kadar uzayabileceği ve bu süre boyunca %100 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılması gerektiği, bu süre içinde bir ay bakıcı ihtiyacı olduğunun mütalaa edildiği, ………. Esas sayılı soruşturma dosyasının incelenmesinde; aracın sürücüsünün … olduğu, davacının araçta yolcu olarak bulunduğu, kazanın tek taraflı olduğu anlaşılmakla mahkemece kusur incelemesi yaptırılmasına gerek görülmediği,
Aktüer bilirkişiden alınan bilirkişi raporundan özetle; 2019 yılı güncel asgari ücret verileri ve 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS Genel Şartlarına göre yapılan hesaplama sonucunda davacının geçici iş göremezlikten kaynaklanan tazminat alacağının 12.028,46-TL geçici bakıcı giderinden kaynaklanan tazminat alacağının ise 1.616,73-TL olduğu, sürekli iş gücü kaybından kaybından kaynaklanan tazminat alacağının olmadığı, davacı tarafın sigorta şirketinin 17/10/2017 tarihinde temerrüte düşme tarihinden itibaren yasal faiz yürütülerek tazminat talebinde bulunabileceği, kaza tarihinde ZMMS poliçesi ölüm-sakatlanma ve tedavi giderleri teminat limit tutarının 330.000,00-TL olduğu, hesaplanan tazminat tutarının ZMMS poliçesi teminat tutarı dahilinde olduğunun bildirildiği, somut olayda; 04/09/2017 tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından … poliçe no ile sigortalı… plakalı araç içinde yolcu konumunda bulunan davacının meydana gelen tek taraflı trafik kazası sonucu yaralandığı, ……. Başkanlığının 19/11/2018 tarihli raporuna göre iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği ve bu süre boyunca %100 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği ve yine bu süre içinde bir ay bakıcı ihtiyacı olduğu, davacının yolcu olup, müterafik kusurunun bulunmadığı,
Davacının arkadaşının aracında hatır için taşındığının dosya kapsamı ile sabit olduğu, davacının geçici iş göremezlikten kaynaklanan tazminat alacağının hatır taşıması indirimi yapıldıktan sonra 8.771,65-TL, geçici bakıcı giderinden kaynaklanan tazminat alacağının ise 1.123,25-TL olduğu, sürekli iş gücü kaybından kaynaklanan tazminat alacağının olmadığı, davacı tarafın sigorta şirketinin 17/10/2017 tarihinde temerrüte düşme tarihinden itibaren yasal faiz yürütülerek tazminat talebinde bulunabileceği anlaşılmakla asıl davada davanın kısmen kabulü ile davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin reddine, 8.771,65-TL geçici iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihi olan 17/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, birleşen Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında davanın kabulü ile 1.123,25-TL bakıcı giderinin temerrüt tarihi olan 17/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş; hükme karşı esas ve birleşen davanın davalısı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Esas ve birleşen davanın davalısı sigorta şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırı olup kaldırılarak yeniden karar kurulması gerektiğini, davacı yan, dava konusu yaptığı taleplerine ilişkin olarak dava açmadan önce 2918 sayılı Kanunun 97. ve 99. maddesi gereğince davalı şirkete yasaya ve poliçe genel şartlarına uygun olarak başvuruda bulunmadığını, davacıların dava şartı niteliğinde olan bu başvuruyu yapmaması nedeniyle davanın öncelikle dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, davacının geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri talebi yönünden kurulan kararın hatalı olduğunu,
Zira 01.06.2015 tarihli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları; A.5.b) Sağlık Giderleri Teminatı: “Üçüncü kişinin trafik kazası dolayısıyla bedenen eski haline dönmesini teminen protez organ bedelleri de dahil olmak üzere yapılan tüm tedavi giderlerini içeren teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve … Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98 inci maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” maddesi uyarınca kaza nedeniyle mağdurda oluşacak sürekli sakatlık hali teminat kapsamına alınmış olup geçici iş göremezlik ve bakıcı giderine ilişkin talepler teminat kapsamı dışında bırakılarak söz konusu talepler bakımından …sorumlu olduğunun açıkça belirtildiğini, davalı tarafından yapılan ZMMS poliçesinin başlangıç tarihi 15.06.2017 olup kazanın gerçekleştiği tarih 04.09.2017 olduğunu, poliçe düzenleme ve kaza tarihinin, poliçe genel şartlarındaki değişiklikten sonra olduğunu, bu nedenle davacının taleplerinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu,
Bakıcı gideri zararını kabul anlamına gelmemekle birlikte; 01.06.2015 tarihli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları; A.5. c) “Sürekli Sakatlık Teminatı: Üçüncü kişinin sürekli sakatlığı dolayısıyla ileride ekonomik olarak uğrayacağı maddi zararları karşılamak üzere, bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisinin tamamlanması sonrasında yetkili bir hastaneden alınacak özürlü sağlık kurulu raporu ile sürekli sakatlık oranının belirlenmesinden sonra ortaya çıkan bakıcı giderleri bu teminat limitleri ile sınırlı olmak koşuluyla sürekli sakatlık teminatı kapsamındadır. Söz konusu tazminat miktarının tespitinde sakat kalan kişi esas alınır ” maddesine göre bakıcı gideri zararının sürekli sakatlık teminatı kapsamında olduğunun belirtildiğini davacının da sürekli sakatlığı bulunmadığını, raporda ise davacının bakıcı gideri ihtiyacı 1 ay olarak belirlenmiş olup söz konusu ihtiyaç geçici iş göremezlik dönemine ait olduğundan ayrıca bakıcı gideri tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğunu,
Mahkemece hatır taşıması indirimi %20 oranında yapılmış olup; kazanın oluş şekline göre bu oranın çok az olup hatır taşıması indiriminin en az %40 oranında yapılması gerektiğini belirterek istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme ilamının kaldırılmasına esas ve birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Esas ve birleşen davanın davalısı vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat (geçici iş görmezlik tazminatı ile bakıcı gideri) istemine ilişkindir.
1-Davalı vekilinin birleşen dava yönünden istinaf sebepleri incelendiğinde;
HMK’nın “İstinaf Yoluna Başvurulabilen Kararlar” başlıklı 341. maddesinin (2)no’lu bendinde, miktar veya değeri 3.000,00 Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararların kesin olduğu belirtilmiş, 2.12.2016 tarihli .. …. yayımlanan 24.11.2016 tarihli 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 41. maddesi ile de, maddede yer alan “Binbeşyüz” ibaresi, “Üçbin” şeklinde değiştirilmek suretiyle, söz konusu kesinlik sınırı Üçbin Türk Lirasına çıkarılmış ve her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, bu miktarın…. her yıl için tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması kabul edilmiştir.
Öte yandan, 6763 sayılı Kanun’un 44.maddesi ile 6100 sayılı HMK’ya eklenen ek madde 1/2 gereğince, HMK’nın 341.maddesinde düzenlenen kesinlik sınırının uygulanmasında, hükmün verildiği tarihteki miktarın esas alınacağı öngörülmüş olduğundan, 6763 sayılı Kanun değişikliği ile yapılan parasal sınırlar, ancak söz konusu Kanun’un yürürlüğe girdiği 2.12.2016 tarihi ve sonrasında (2017 takvim yılı başına kadar) verilen ilk derece mahkemesine ait kararlar yönünden esas alınabilecektir.
İlk derece mahkemelerinde verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.(HMK 341/1) Karar tarihi itibariyle, miktar ve değeri 4.400,00-TL’yi geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. (HMK’nın 341/2.m.) Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda 4.400,00-TL’lik kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir.(HMK’nın 341/3.m.) Alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü 4.400,00-TL’yi geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz. (HMK’nın 341/4.m.)
Somut olaya gelince; istinaf kanun yoluna başvuran davalı aleyhine birleşen davada hükmedilen miktar 1.123,25-TL olup verilen karar davalı yönünden kesindir. Miktar olarak kesin olduğu yasada açıkça belirtilen bu karara karşı davalı tarafça istinaf yasa yoluna başvurulamaz.
HMK’nın 346. maddesi gereğince kesin olan karara ilişkin istinaf başvurusunda bulunulması halinde kararı veren mahkeme tarafından istinaf dilekçesinin reddine karar verilebileceği gibi istinaf incelemesi sırasında da istinaf isteminin reddine karar verilebilir.
Bu durumda; HMK’nın 341/2. maddesinde açıklanan 4.400,00-TL’nin altında kalan kararın istinaf başvuru sınırının altında kaldığı anlaşıldığından birleşen dava yönünden davalı vekilinin istinaf isteminin miktar yönünden reddine karar verilmiştir.
2-Davalı vekilinin esas dava yönünden istinaf sebepleri incelendiğinde;
Dosyadaki bilgi ve belgelere hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen geçici iş görmezlik tazminatının mahkemece benimsenmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına, hesaplanan tazminat miktarından %20 hatır taşıması indirimi yapılmış olmasına, davacının davalı sigorta şirketine 03.10.2017 tarihinde başvuru yapmış olmasına, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı sigorta şirketi vekilinin esas dava yönünden istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b.1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin birleşen dava yönünden istinaf başvurusunun HMK. 341/2. maddesi gereğince MİKTAR İTİBARİYLE REDDİNE,
2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketi vekilinin esas dava yönünden istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 675,92-TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 169,00-TL nın mahsubu ile kalan 506,92-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3-Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Karar tebliği ile harç iade işlemlerinin yerel mahkemesince yerine getirilmesine
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 03.12.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….

Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.