Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/160 E. 2021/1074 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/09/2018
NUMARASI : …

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 03/06/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 17/06/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … Şti. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili, 16.12.2014 tarihinde davalıların işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın dorsesinin davacıya ait araca çarpması sonucu araçta 77.499,43 TL hasar bedeli belirlendiğini, davacının sol şeritte seyir halinde iken, davalı şirkete ait aracın çarptığını, kazalı araç görüntülerinden de bu durumun sabit olduğunu, eksper tarafından hazırlanan raporda davalının kusurlu olduğunun belirtildiğini, …. Kanunun 22 ve 17. maddesi gereğince eksper raporunun delil niteliğinde olduğunu, ekspere rapor hazırlaması için 1.180,00 TL ödeme yaptıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 3.820,00 TL hasar bedelinin ve 1.180,00 TL eksper ücretinin kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında ıslah dilekçesi ile 50.000,00 TL.nın 26.800,00 TL.sinin davalı … şirketinden, 23.200,00 TL.sinin diğer davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı … vekili, davalının sorumluluğunu 26.800,00 TL olan sigorta limiti ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, davacı araç sürücüsünün kusurlu olması nedeniyle tazminat talebinin reddedildiğini, davacının kusuru ve zararı ispatlaması gerektiğini, belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, davanın kısmi dava olarak açılamayacağını, kazadan sonra olayın oluşuna ilişkin tarafların uzlaşmadığını farklı beyanlarda bulunduklarını, kaza tespit tutanağında her hangi bir tarafa diğerinden fazla kusur yüklenemiyorsa, bu durumun davacının kusursuz olduğu anlamına gelmeyeceğini, davacı kusursuz olmayıp %50 kusurlu olduğunu, davacı beyanının trafik ekiplerince doğrulanmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI;
Mahkemece toplanan delillere göre; Eskişehir 8. Asliye Ceza Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasında davalıya ait araç sürücüsünün taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasına, davacıya ait araç sürücüsünün ise trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan beraatine karar verildiği, mahkemece alınan bilirkişi raporunda davacıya ait araç üzerindeki çarpma noktası ve çarpma izlerine ve ayrıca davalı şirketin aracının dorse kısmı ile davacının aracına çarpmış olmasına göre değerlendirme yapılarak, kazanın meydana gelmesinde davalı şirkete ait aracın %100 oranında kusurlu olduğu, davacıya ait araç sürücüsünün ise kusurunun olmadığı, davacının aracındaki hasar bedelinin pert total işlemi yapılması gerektiğinden 58.000,00 TL tespit edildiğini, davacının ekspertiz ücreti dahil 59.180,00 TL zararının tespit edildiği, ceza dosyasında davalı araç sürücüsünün mahkumiyetine karar verilerek hakkındaki cezanın kesinleşmiş olmasına göre davalı araç sürücünün kusurlu olduğunun kabulü gerekeceği gibi, kusur oranın tespiti açısından ceza mahkemesinin tespiti hukuk mahkemesini bağlamayacağından dosya bilirkişiye tevdi edildiği, kusur ve makina mühendisi bilirkişi tarafından kusur tespiti açısından tarafların çarpma noktasına ilişkin beyanlarına ve araç görüntüleri üzerinde değerlendirme yapılarak kusur raporu tanzim edildiği, davalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun belirtildiği, davalı araç sürücüsü soruşturma ve ceza dosyasında, davacıya ait araç sürücüsün, aracının dorse kısmına çarptığını iddia ettiği, bilirkişinin de değerlendirdiği üzere, çarpmanın davacıya ait aracın sağ arka yan kısmında ön tarafa doğru ilerler şekilde olmasına göre çarpanın davalı araç sürücüsü olduğu, kazanın davalı araç sürücüsünün iddia ettiği şekilde meydana gelmesi halinde hasarın aracın sağ ön kısmından başlayarak geriye doğru ilerlemesi gerektiği, araç üzerinde buna ilişkin emare olmadığından kazanın davacı vekilinin beyan ettiği şekilde meydana geldiği kabul edilerek davalıya ait araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu, sigorta şirketi tarafından yapılan ekspertiz raporuna göre aracın onarım bedelinin 60.339,69 TL, davacı tarafından yaptırılan ekspertiz raporuna göre onarım bedelinin 65.557,48 TL olduğu, aracın piyasa rayiç değerinin 73.000,00 TL olup, 15.000 TL sovtaj bedeli düşüldüğünde davacının zararı 58.000,00 TL olarak tespit edildiği, davacı tarafından da hasar bedeli 50.000,00 TL. olduğu,….’nın 2/2 maddesi gereğince değişen oranlarda avans faizi ile davalı … şirketinden, 23.200,00 TL.nın kaza tarihi olan 16/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek 3095 Sayılı Yasanın 2/2 maddesi gereğince değişen oranlarda avans faizi ile davalı …’den tahsiline, davacının ekspertiz ücreti talebinin yargılama gideri içerisinde değerlendirilmesine karar verilmiş, karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ;
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemece alınan kök ve ek rapor ile trafik polisi … tarafından hazırlanan 26.03.2015 tarihli rapor arasında olayın oluşu ve kusur oranları yönünden çelişki doğduğunu, çelişkinin giderilmesi için Yargıtay denetimine elverişli rapor alınması için ek raporun 5. Sayfasının 5. paragrafında belirtildiği gibi gerekirse masrafı davalı tarafından karşılanmak üzere dosyanın fizik bilirkişisine gönderilmesi talebinin mahkemece reddedildiğini, kararın eksik incelemeye dayalı olduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davalı … Şti. vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili davalıların işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın dorsesinin davacıya ait araca çarpması sonucu araçta meydana gelen hasar bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davacının talebine göre davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemece tarafların kusur oranlarının belirlenmesi için alınan bilirkişi raporunda; tarafların çarpma noktasına ilişkin beyanlarına göre ve araç görüntüleri üzerinde değerlendirme yapılarak davalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun belirtildiği, davalı araç sürücüsü soruşturma ve ceza dosyasında, davacıya ait araç sürücüsün, davalıya ait aracın seyir şeridine girerek davalı aracına çarptığını iddia ettiği, ancak olay yerinin 3 şeritli yol olduğu, davacının en sol şeritte davalıya ait aracın ise orta şeritte seyrettiği, davacıya ait araçtaki çarpmanın şekline göre araca ilk olarak sağ arka yan kısmından çarpıldığı ve çarpmanın sürtünme izine göre ön tarafa doğru ilerlediği, aracın çarpmanın etkisi ile ön kesiminin sağa doğru savrulduğu, sağ ön tekerleğin çekiciye çarparak parçalandığı ve koptuğu, aracın sağ ön kesiminin asfalta sürtündüğü, sol tarafın ise çelik korkuluklara sıkıştığı, buna göre çarpanın davalı araç sürücüsü olduğu, kazanın davalı araç sürücüsünün iddia ettiği şekilde meydana gelmesi halinde hasarın aracın sağ ön kısmından başlayarak geriye doğru ilerlemesi gerektiği, kazanın davacı vekilinin beyan ettiği şekilde meydana geldiği ve davalıya ait araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğuna dair bilirkişi raporunun olayın oluşu, araçlardaki hasar durumuna uygun olduğunun anlaşılmasına göre hükme esas alınmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında, bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b.1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … vekilinin İstinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.584,79 TL. istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 853,90 TL. nın mahsubu ile kalan 730,89 TL. harcın davalı … dan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3- Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 03.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.