Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/1404 E. 2021/1934 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : …. … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/02/2019
NUMARASI …

DAVANIN KONUSU : Tazminat ( Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 04/11/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 05/11/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili ve davalı … … ….. tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 26/11/2014 tarihinde davacı …. plakalı araç ile seyir halindeyken davalı … … Ltd. Şti’ne ait diğer davalı … sevk ve idaresindeki davalı … Sigorta AŞ’ne ZMMS sigortalı… plakalı aracın kontrolsüz bir şekilde sola kırması sonucunda davacının panikleyerek direksiyon hakimiyetini kaybedip karşı şeride geçtiğini, bu şekilde meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını ve sağ bacağına platin takıldığını, beyin kanaması geçirdiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … … Ltd. Şti ve …’den kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … … ……. vekili cevap dilekçesinde; olayda davalıya ait araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, istenen tazminatın fahiş olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta Aş vekili cevap dilekçesinde; sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, davacının maluliyet durumunun araştırılması gerektiğini, sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … ise davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, olay tarihi olan 26/11/2014 tarihinde, davalı sürücü … ile davacı …’ın sürücüsü olduğu aracın karıştığı trafik kazasında davacının yaralandığı, dosyada mevcut tedavi evraklarına göre davacının sağ bacağına platin takıldığı, olayda davalı sürücünün %50 oranında kusurlu olduğu belirlenmekle davacının manevi tazminat isteme hakkının bulunduğu, davacının olay nedeni ile yukarıda belirtildiği şekilde yaralandığı ve tedavi gördüğü, bu şekilde davacının olay nedeni ile manevi acı ve ızdırap duyduğu belirlendiğinden; olay tarihi, oluş biçimi, olayın özellikleri, ekonomik olgular, olaydaki kusur durumu ile yukarıdaki ilkeler nazara alınarak davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve … …. Ltd. Şti’den kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacının maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, müvekkil lehine 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiğini, bu miktarın az olduğunu, müvekkilin bu kazadan dolayı çok uzun süre hastanede komada kaldığını, sağ bacağına platin takıldığını, ceza yargılamasında beraat ettiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davalı … … …… vekili istinaf dilekçesinde, kazaya karışan aracın müvekkil şirkete ait araç olduğu hususunu kabul etmediklerini, … sektöründe faaliyet göstermekte olan müvekkil firmaya ait…..plakalı aracın mal teslimi için davalı sürücünün sevk ve idaresinde yola çıktığını, ceza yargılamasında müvekkil şirkete ait….. plakalı aracın kazaya karıştığı yönünde sabit bir bulgu elde edilemediğini, kazaya zemin oluşturduğu iddia olunan tır aracının plakası tespit olunamadığını, kesinleşmiş ceza kararı bulunmadığını, Elmadağ Asliye Ceza Mahkemesinin 14.02.2019 tarih ve ….K. Sayılı kararının kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, ceza dosyasının derdest olup henüz kesinleşmediği, dosyada alınan kusur raporunda davacı ve davalı …’e % 50’şer oranında kusur verildiği anlaşılmaktadır.
Ceza mahkemesi kararlarının hukuk mahkemesine etkisi TBK.74. maddesinde düzenlenmiş olup, hukuk hâkimi, ceza mahkemesinin kesinleşmiş kararları karşısında, esas bakımından ilke olarak bağımsız kılınmıştır. TBK 74. maddesindeki düzenlemeye göre, ceza mahkemesince verilen beraat kararı, kusur ve derecesi, zarar tutarı, temyiz gücü ve yükletilme yeterliği, illiyet gibi esasların hukuk hâkimini bağlamayacağı konusunda duraksama bulunmamaktadır.
Ancak, ceza mahkemesinde bir maddi olayın varlığı ya da yokluğu konusundaki kesinleşmiş kabule rağmen, aynı konunun hukuk mahkemesinde yeniden tartışılması olanaklı değildir. (Y.H.G.K. 11.10.1989 gün ve E.1989/11-373, K.472 sayılı ilamı) Bunun nedeni, ceza yargılamasındaki ispat araçları bakımından ceza hâkiminin, hukuk hâkiminden çok daha elverişli konumda bulunmasıdır. O halde bir ceza mahkemesinin uyuşmazlık konusu olayın tespitine; diğer bir söyleyişle, maddi olgulara ilişkin kesinleşmiş saptamasının, aynı konudaki hukuk mahkemesinde de kesin delil oluşturacağı açıktır. (Hukuk Genel Kurulu – 2008/4-564 E, 2008/536 K.)
Somut olayda, maddi vakıanın net olarak belirlenebilmesi için ceza dosyası bekletici mesele yapılmalıdır.
Ceza mahkemesi kararının sonucuna göre, gerekirse yeniden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu gerekçeler ile davacı ve davalı … … …. Şti vekilinin istinaf isteminin kabulüne, sair istinaf nedenleri incelenmeksizin, HMK’nun 353/1-a-6.maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1- Davacı ve davalı … … ……. vekillerinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen 19/02/2019 tarih… Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan karar harcının istek halinde davacı ve davalı … … … İnş. Tur. ve Dış. Tic. San. Ltd. Şti’ne iadesine,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından davacı ve … … ….. Şti taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
6-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 04/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.