Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/1368 E. 2021/1945 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No…
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
…..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/10/2018
NUMARASI …..
DAVANIN KONUSU : Haksız Fiilden Kaynaklanan Maddi Tazminat

KARAR TARİHİ : 04/11/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 13/12/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili idareye ait … plakalı otobüsün 26/02/2016 tarihinde, taşıt yolu üzerindeki mazgal kapağına çarpması neticesinde, araçta; hasar bedeli, işçilik ve gelir yoksunluğu olarak 8.611,28 TL zarar meydana geldiğini, kaza tespit tutanağında ve müvekkili idare tarafından yapılan bilirkişi incelemesine göre kazanın meydana gelmesinde davalının kusurlu olduğunu ileri sürerek; 8.611,28 TL’nin olay tarihi olan 26/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek olan ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; 5216 Sayılı Yasa’nın 7. maddesi gereğince sorumluluğun ………. olduğunu bu nedenle davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiklerini, husumeti kabul etmemekle beraber davacıya ait araç sürücüsünün aracını aracın yük ve teknik özellikleri ile hava yol durumuna uygun kullanması gerektiğini, bu nedenle kusuru kabul etmediklerini, müvekkile ait rögar kapaklarının düzenli olarak bakım ve onarımının yapıldığını bu nedenle kusurlu olduğunu kabul etmediklerini, talep edilen hasar bedelinin de çok yüksek olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davanın, taşıt yolu üzerindeki rögar kapağının davacının otobüsüne zarar verdiğinden bahisle maddi tazminat istemi olduğu, taşıt yolu üzerinde bulunan rögar kapağının davalı kuruma ait olduğunun davalı kurum yazı cevabından anlaşıldığı, kusur ve hasar bilirkişisinden alınan raporda; davacıya ait aracın taşıt yolundan geçtiği sırada mazgalın yerinden çıkarak, davacıya ait aracın alt kısmına çarparak zarar vermesi ile kazanın meydana geldiğinin, davalının taşıt yolu üzerinde bulanan mazgal kapağını yeterince sabitlememesi nedeniyle asli ve tam kusurlu olduğunun, davacı tarafından talep edilen hasar, işçilik ve gelir kaybına ilişkin zararların 8.611,27 TL olduğunun belirtildiği, raporun karar vermeye uygun olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile 8.611,27 TL’nin olay tarihinden itibaren ticari faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Davanın görülmesinde idari yargının görevli olduğunu, bu nedenle mahkemenin yargı yolunun caiz olmadığından davanın reddine karar vermesi gerekirken davanın esası hakkında karar vermesinin hatalı olduğunu, ayrıca husumet yönünden de kararın hatalı olduğunu, 5216 Sayılı Yasa’nın 7/g maddesi gereğince sorumluluğun …… Büyükşehir Belediyesinde olduğundan müvekkiline husumet yöneltilmesinin de hatalı olduğunu, mahkemece alınan kusur raporunu kabul etmediklerini, mahkemenin rapora itirazlarını nazara almadığını, belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan, araç hasar tazminatı ve gelir kaybı tazminatı istemidir.
Kaza sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağına göre; araç sürücüsünün, idaresindeki resmi otobüs ile seyir halindeyken yol üzerindeki …… ait mazgal üzerinden geçerken, kilitli olması gereken mazgalın yerinden çıkması suretiyle, aracın alt kısmına çarparak körüğe çarpması sonucu tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazanın oluşumunda mazgalların bakım ve onarımından sorumlu kurum veya kuruluşun kusurlu olduğu, araç sürücüsünün ise kazada kusurunun bulunmadığı belirtilmiştir.
Davalı idare tarafından 08/01/2018 tarihinde dosya sunulan cevabi yazıdan da, mazgalların davalı idareye ait olduğu tespit edilmiştir.
Mahkemece kusur ve hasar bilirkişisinden alınan 14/08/2018 tarihli rapora göre, kazanın meydana gelmesinde davalı …… %100 oranında kusurlu olduğu, araç sürücüsünün ise kusursuz olduğu, kaza neticesinde ….. ait otobüsün hasarlanması nedeniyle, “kaza tespit tutanağı, ….. bilirkişisi tarafından tutulan rapor, aracın hasar gören parçaları ile …. hasar saptama komisyonunun raporu dikkate alındığında” davacının zararının yedek parça ve işçilik olarak KDV dahil 7.650,33 TL olduğunun, gelir yoksunluğunun ise yönergeye göre 960,94 TL olduğunun belirlendiği, bilirkişi raporunun dosya kapsamına ve olayın oluş biçimine uygun olduğu anlaşılmıştır.
Kazaya neden olan mazgalların bakım ve onarımından davalı …… sorumlu olduğunun anlaşılmasına göre davalının husumet itirazının yerinde olmadığı, kazanın oluş şekli itibari ile kazaya etken başka durumun bulunmadığı ve kazanın meydana gelmesinde davalının tam kusurlu olduğu, mazgalların bakım ve onarımını gereği gibi yapmayan davalının 2918 sayılı yasanın 13. ve 14. maddelerine göre oluşan zarardan sorumlu olacağı, uzman bilirkişi tarafından belirlenen otobüsteki hasar bedeli ve gelir yoksunluğu bedelinin de olaya uygun olduğu anlaşılmakla, gerekçeli ve yeterli bilirkişi raporunun hükme dayanak alınmasında bir usulsüzlük görülmemiştir.
Açıklanan gerekçelerle, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı vekilinin yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurma harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davalıdan alınması gereken 588,24 TL nispi istinaf karar harcından peşin alınan 147,10 TL’nin mahsubu ile bakiye 441,14 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
6-HMK’nın 333 maddesi gereğince kullanılmayan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 04/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

…..

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.