Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/1317 E. 2021/2210 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No…..
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

…..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/02/2019
NUMARASI ……

DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 25/11/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 09/12/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … … A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28/07/2015 tarihinde, davacının içerisinde yolcu olarak bulunduğu ve davalı … … … … A.Ş.’ne zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan… plakalı araç ile davalı … … A.Ş.’ne zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan….. plakalı aracın karıştıkları kaza sonucunda davacının ağır şekilde yaralandığını, geçici ve kalıcı iş göremezliğe uğradığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000,00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalı … … … … A.Ş.’den ve 1.000,00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalı … … A.Ş.’den tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili 08/04/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile yaralanması nedeni ile geçici ve kalıcı iş göremezliğe maruz kalan davacı için taleplerini 5.145,60-TL olarak artırmıştır.
Davalı … … … … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan …. plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı … şirketi tarafından yapıldığını, kaza nedeni ile doğan zarardan davalı şirketin poliçe limiti ile sınırlı olarak ve sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, davacının müterafik kusurunun ve hatır taşımasının dikkate alınmasını, tedavi giderleri ve geçici iş göremezlik tazminatı talepleri yönünden sorumluluğunun bulunmadığını, kazanın oluşuna ilişkin kusur durumu ile davacı tarafın yaralanmasına ilişkin maluliyet durumunun yürürlükteki mevzuata uygun olarak belirlenmesi gerektiğini ve kaza tarihinden avans faizi isteminin yasal dayanağının olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Davalı … … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan ….plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı … şirketi tarafından yapıldığını, geçici iş göremezlik tazminatının teminat kapsamında olmadığını, kazanın oluşuna ilişkin kusur durumu ile davacı tarafın yaralanmasına ilişkin maluliyet durumunun yürürlükteki mevzuata uygun olarak belirlenmesi gerektiğini ve kaza tarihinden avans faizi isteminin yasal dayanağının olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme; davacının yaralanmasına neden olan kazanın oluşunda, davalı … … … … A.Ş.’ne zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan araç sürücücüsünün %75 oranında, davalı … … A.Ş.’ye zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan araç sürücücüsünün %25 oranında kusurlu olduklarını, kaza nedeni ile davacının vücut genel çalışma gücünü %11.2 oranında kayıp ettiğini ve 6 ay süre ile iş ve gücünden kaldığını, davacı ile davalı … … … … A.Ş.’nin yargılama sırasında sulh olduklarını, diğer davalı açısından ise aktüer bilirkişi tarafından hesaplama yapıldığını belirterek, davalı … … … … A.Ş. hakkında açılan davanın feragat nedeni ile reddine, davalı … … A.Ş. yönünden açılan davanın kabulüne, 5.415,60-TL’nin temerrüt tarihi olan 16/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları hükümlerine göre maluliyet tespitinin Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre belirlenmesi gerekirken, davacı için karara dayanak alınan raporun bu Yönetmeliğe göre düzenlenmemesinin, yine geçici iş göremezliğin hastahane dışı tedavi süreci içerisinde olmasına, bu dönemdeki bakıcı gideri ile birlikte teminat dışında bulunmasına rağmen, geçici iş göremezlik tazminatından davalı … şirketini sorumlu tutar şekilde hüküm kurulmasının da usul ve yasaya aykırı olması nedeni ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı … … A.Ş. vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;

Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Yerel Mahkeme tarafından davalı … … … … A.Ş. hakkında açılan davanın feragat nedeni ile reddine, davalı … … A.Ş. yönünden açılan davanın kabulüne, 5.415,60-TL’nin temerrüt tarihi olan 16/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Bilindiği üzere HMK’nın 26. maddesi hükmü gereğince hakim, kural olarak tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Buna usul hukukunda; taleple bağlılık ilkesi denilmektedir ve yargılamanın temel ilkelerinden biridir. Yargılama bu ve benzeri ilkeler ile şekillendirildiğinden, gerek taraflar gerekse hakim yargılamanın ilkelerini gözetmek durumundadır. Bunun sonucu olarak; ilk derece mahkemesinin davacının talep ettiğinden fazlasına karar vermesi durumunda, istinaf mahkemesince, kamu düzeni gözetilerek, kararın kaldırılması gerekmektedir.
Somut olayda; davacı vekili dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile bakıcı gideri talebinde bulunmamış, sadece davacının yaralanması nedeni ile sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı istemiştir. Mahkemece hüküm altına alınan 5.415,60-TL’nin içerisinde ise bakıcı gideri de bulunmaktadır. Zira, hükme dayanak yapılan 10/03/2017 tarihli aktüerya bilirkişisi raporunda; davalının sorumlu olduğu geçici iş göremezlik zararı 1.427,73-TL ve sürekli iş göremezlik zararı ise 3.510,31-TL olarak hesaplanmış olup, bu iki bedelin toplamı 4.938,04-TL etmektedir. Hükmedilen 5.415,60-TL’nin içinde ise 477,56-TL bakıcı gideri de yer almakta olup, davacı talebinde yer almayan 477,56-TL bakıcı giderine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan yerel mahkeme kararının kaldırılması gerekmiştir.
Kaldı ki, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2. maddesinde; ‘Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi’ gerektiği düzenlenmiştir. Anılan yasal düzenlemenin de gereği olarak mahkemece verilen hükmün, hüküm sonucu kısmında isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında açık şüphe ve tereddüte mahal vermeyecek şekilde gösterilmesi, hükmün infazda tereddüt yaratmayacak mahiyette olması gerekmektedir. Bu yön, kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerekir. Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur. Maddi vakıa ve hukuka uygunluk denetiminin yapılabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hükmün bulunması gerektiği açıktır.
Somut olayda davacı vekili dava dilekçesinde; davacının yaralanması, geçici ve sürekli iş göremezliğe uğraması nedeni ile 1.000,00-TL maddi tazminat talep etmiş, 08/04/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile geçici ve kalıcı iş göremezlik nedeni ile 5.145,60-TL talepte bulunmuştur. Yerel Mahkemece, 5.145,60-TL maddi tazminat yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olup, davacının talepleri yönünden ayrı ayrı ve gerekçelendirilmek sureti ile hangi talebin ne kadarının kabul, ne kadarının ret edildiği hususunda olumlu yada olumsuz, infazda tereddüt yaratmayacak mahiyette, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların tek tek sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüte mahal vermeyecek şekilde gösterilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde davacı tarafın davaya konu ettiği talepleri yönünden ayrı ayrı inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın, eksik inceleme ve değerlendirme ile gerekçe gösterilmeden, taraflara yükletilen hak ve sorumluluklar yönünden açık olmayan, taraflar yönünden şüphe ve tereddüt uyandıracak nitelikte hüküm kurulması (10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 K sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı), doğru görülmediğinden Yerel Mahkeme kararı bu yönden de kaldırılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davalı … … A.Ş. vekilinin istinaf isteminin kabulüne, sair istinaf nedenleri incelenmeksizin, HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, yukarıda açıklanan nedenlerle davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1- Davalı … … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 21/02/2019 tarih, ….. Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan karar harcının istek halinde istinafa gelen davalı tarafa iadesine,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından davalı taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
6-Ankara 2. İcra Dairesinin….. sayılı dosyasına yatırılan 14.000,00 TL teminat mektubunun yatıran tarafa iadesine,
7-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 25/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

…..
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.