Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/1243 E. 2021/2109 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/02/2019
NUMARASI …
DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 18/11/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 02/12/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 28/01/2007 tarihinde meydana gelen ölümlü ve yaralamalı trafik kazası sonucunda davacıların desteği …’nın vefat ettiğini ve davacıların destekten yoksun kaldıklarını, müteveffanın kazaya karışan ve davalı … şirketine zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan …. plakalı araçta yolcu olarak bulunduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacılar için 1.000,00’er-TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan …. plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı … tarafından yapıldığını, kaza nedeni ile doğan zarardan davalı şirketin poliçe limiti ile sınırlı olarak ve sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, destekten yoksun kalma tazminatının aktüerya konusunda uzman bilirkişiden ve Yargıtay uygulamaları doğrultusunda alınması gerektiğini, desteğin gelirinin belgeler esas alınarak belirlenmesinin ve davacılara …. tarafından bağlanan gelirlerin sorulmasının gerektiğini, kaza tarihinden avans faizi isteminin yasal dayanağının olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme;…idaresindeki …. plakalı araç ile sürücü … idaresindeki ….. plakalı aracın karıştıkları kaza sonucunda, …. plakalı araçta yolcu olarak bulunan …’nın vefat ettiğini, davacı … ve … müteveffanın annesi ve babası, davacılar … ile …’ın ise müteveffanın çocukları olduklarını ve … ölümü nedeni ile destekten yoksun kaldıklarını, müteveffanın yolcu olması nedeni ile kusur incelemesi yapılmadığını, aktüer bilirkişiden alınan rapor doğrultusunda davacıların davalarının kabullü ile davacı … için 9.535,75-TL, davacı … için 11.844,68-TL, davacı … için 22.385,68-TL ve davacı … için 16.233,89-TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihi olan 03/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …Ş ‘den alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu kaza nedeni ile 05/06/2007 tarihinde davacı …’ya 6.203,00-TL ve …’ya 6.673,00-TL ödeme yapıldığını, bu ödemeler dikkate alınmadan hüküm tesis edilmesinin, yapılan ödemeye rağmen fahiş maddi tazminata hükmedilmesinin, hesap bilirkişisi raporunda destek payları oranlamasının Yargıtay uygulamalarına aykırı olarak alınmasının ve destek oranları toplamdan daha yüksek alınmasının usul ve yasaya aykırı olması nedeni yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkeme tarafından, davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatlarının hesabı aktüerya konusunda uzman bilirkişiye yaptırılmış ve rapor doğrultusunda karar verilmiştir. Ancak, karara dayanak yapılan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir.
Öncelikle, davacılar … ve … adına yapılan başvuru üzerine davalı … tarafından davacı …’ya 6.203,00-TL ve davacı …’ya 6.673,00-TL ödeme yapılmıştır. Davadan önce ödeme yapılmış olması halinde, Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; ödeme tarihi itibariyle davalı tarafça gerçekleştirilen ödemelerin yetersiz olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir. Bunun için, ödeme tarihi verileri dikkate alınarak yapılacak hesaplama sonucu bulunacak tutar ile ödenen miktarın karşılaştırılması ve ödemenin yeterli olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Ödemenin yeterli bulunması halinde ibra nedeni ile davanın reddine karar verilmesi, şayet ödemenin yetersiz olduğu anlaşılırsa, bu kez karar tarihine en yakın veriler dikkate alınarak tazminat hesaplanmalı ve zarar ile yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davalı tarafından yapılan ödemeye, hesaplama yapıldığı tarihe kadar geçen süre için yasal faiz uygulanarak (güncelleme) hesaplanan tutardan mahsup edilmelidir.
Mahkemece, hasar dosyası getirtilerek davacılar … ve … için 2007 yılında yapılan ödemenin bu iki davacı için ödeme tarihinde yeterli olup olmadığına dair rapor alınmadan ve bu konuda değerlendirme yapılmadan karar verilmesi doğru olmamıştır.
Yine, destek tazminatı hesabının, destek ölmeseydi hayatın olağan akışı içinde çocuklarına, eşine ve hayatta olan anne ve babasına destek olacağı varsayımı ile yapılması gerekecek; eş, çocuklar ile anne ve babanın desteklenen olduğu durumlarda destek payları, desteğin gelirinin bir miktarını kendisine bir miktarını eşine, bir miktarını çocuklarına bir miktarını da anne ve babasına ayıracağı kabul edilerek belirlenecek ve çocukların destekten çıkması ile birlikte destekten çıkan çocuğun payları – sadece – destek, eş ve diğer çocuklara dağıtılacak, anne ve babaya ise verilmeyecektir. Anne-babadan birinin destekten çıkması halinde ise çıkanın payı sadece diğer ebeveyne verilecektir.
Hükme dayanak alınan aktüer bilirkişi raporunda, destek payları da hatalı belirlenmiş, desteğe hiç pay ayrılmamış, destekten çıkan çocukların payları desteğin annesi ve babası dahil edilerek dağıtılmış, baba destekten çıktığında ise çıkanın payı annesine değil, tüm kalanlara dağıtılmış olup, bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. Mahkeme tarafından, usuli kazanılmış haklar korunmak suretiyle ve 2019 rapor tarihi verilerine göre yeni bir bilirkişi raporu alınarak tazminatın belirlenmesi için Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, yukarıda belirtilen esaslar doğrultusunda yeniden yargılama yapıldıktan sonra bir karar verilmesi bakımından, HMK’nın 353/1-a-6.maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 19/02/2019 tarih…. Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan karar harcının istek halinde davalı tarafa iadesine,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından davalı taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
6-Ankara 2. İcra Dairesini… Esas sayılı dosyasına yatırılan teminatın yatırana iadesine,
7-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 18/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.