Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/1241 E. 2021/2107 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No…
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/11/2016
NUMARASI …
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 18/11/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 02/12/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21/02/2014 tarihinde, davacı idaresinde bulunan…. plakalı araç ile dava dışı sürücü … idaresinde bulunan…. plakalı aracın karıştıkları kaza sonucunda davacının ağır şekilde yaralandığını, kazanın oluşuna ilişkin olarak tutulan kaza tespit tutanağını kabul etmediklerini, kazadaki kusur durumunun tespiti ile şimdilik 2.000,00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan…. plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı sigorta şirketi tarafından yapıldığını, kaza nedeni ile doğan zarardan davalı şirketin poliçe limiti ile sınırlı olarak ve sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, kaza tespit tutanağına göre kazanın meydana gelmesinde davacının tam kusurlu olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmaması nedeni ile davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme; davacının idaresinde bulunan … plakalı motosiklet ile dava dışı sürücü … idaresinde bulunan ….. plakalı minibüsün karıştıkları kaza sonucunda davacının %100 malul kalacak şekilde yaralandığını, kazanın meydana gelmesine ilişkin dinlenen tanık beyanları ve alının bilirkişi raporu doğrultusunda kazanın, davacı sürücünün tam kusuru ile meydana gelmesinden dolayı davacının davasının reddine karar vermiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya ilişkin olarak tutulan kaza tespit tutanağının hatalı olarak düzenlendiğini, kazanın meydana gelmesinde davacı sürücünün kusurunun bulunmadığını, bu hususun yapılacak keşif ve yeni inceleme ile belirlenebileceğini belirterek, eksik inceleme ile verilen yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davacı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;

Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat
istemine ilişkindir.
Mahkemece, kazanın meydana gelmesinde davacının tam kusurlu olması nedeni ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Kaza sonrası kamera görüntülerine dayalı olarak düzenlenen kaza tespit tutanağında kırmızı ışıkta geçen davacı sürücünün kusurlu olduğu belirtilmiştir. Ankara Cumhuriyet Savcılığı’nın…. sayılı hazırlık dosyasında; kazanın davacı sürücünün kusuru ile meydana gelmesinden dolayı 16/06/2014 tarihinde takipsizlik kararı verilmiş, davacı vekili tarafından takipsizlik kararına itiraz edilmiş, Ankara 5.Sulh Ceza Mahkemesi’nin…. sayılı dosyasında itirazın reddine karar verilmiştir.
Mahkemece, tutanak tanığı olan polis memuru dinlenmiş, kusur konusunda uzman bilirkişiden kusur raporu alınmıştır. 22/06/2016 tarihli raporda kazaya ait kamera kayıtları incelenerek; “…görüntünün 00:00:00 saniyesinde görüntüye giren beyaz … … tipi aracın yavaşladığı, 00:00:03 saniyesinde ışıklı kavşak içerisinde yol geliş istikametine doğru en sol şeritte durduğu, kaydın 00:00:09 saniyesinde sevk ve idare edilen motosikletin kamera açısına girdiği, ışıkta beklemekte olan ….. sağ tarafından 00:00:11 saniyesinde geçtiği ve mevcut hızıyla kavşağı geçer durumda olduğunun görüldüğü, akabinde kaydın 00:00:11 saniyesinde koyu renkli BMW aracın orta şeritte görüntüye girdiği, yavaşladığı ve 00:00:15 saniyesinde ….. aracın yanında ışıklı kavşak içinde durduğu (motosiklet geçtikten sonra), kaydın 00:00:18 saniyesinde kavşak içinde beklemekte olan her iki aracında hareket ettikleri izlenmiştir. … aracın bekleme süresi 15 saniyedir. BMW aracın bekleme süresi 3 saniyedir. Motosiklet her iki aracın bekleme süresinde ışıkta beklememiş her iki araç bekleme durumu dikkate alındığında durma halindeki her iki aracın hareketinden 3 saniye önce durmayarak kavşağı geçmiştir.
Yine program marifetiyle kare kare fotoğraflar incelendiğinde (motosikletin görüntünün) 11.saniyesinde ışıkta beklemekte olan …’in sağ tarafından geçtiği ve mevcut hızıyla kavşağı geçer durumda olduğunun görüldüğü, akabinde 13.saniyede motosiklet geçtikten sonra BMW araç ışıkta orta şeritte yavaşlıyor ışıkta duruşa geçiyor…” şeklinde görüntü çözüm ve dökümü yapılmıştır. Buna göre; dava konusu kazanın davacı sürücünün kavşağa dikkatsiz ve tedbirsiz yaklaşması, kırmızı ışık ihlali sonucu araçların çarpışması ile meydana geldiği, zira kavşakta bekleyen … marka aracı geçtikten sonra yine aynı yönden kavşağa gelen BMW marka aracın dahi beklediğini, oysa motosikletin geçtiğini, bu iki aracın bekleyerek ve motor geçtikten 3 saniye sonra birlikte hareket ettikleri dikkate alındığında yine kaza sonucu karşı araç/minibüsün sol arkadan hasar alması da gözetildiğinde, minibüsün kavşağı büyük oranda geçtiğinin anlaşıldığını, davacı sürücünün kendisine yanan kırmızı ışıklı trafik işaretine uymamakla, kaza mahalli kavşağı geçmeye çalışan aracı fark etmemekle, hızını kavşak şartlarına göre azaltmamakla, aracının teknik durumunu da dikkate almadan kendine yanan kırmızı ışığa rağmen hızlı, dikkatsiz ve tedbirsiz olarak kavşağa girmesi nedeni ile tam kusurlu, minibüs sürücüsünün ise kusurunun olmadığı belirtilmiştir.

Dosyadaki mevcut delillere göre, dava konusu kazaya ilişkin olarak, kaza tespit tutanağında yapılan değerlendirme ile ceza soruşturması dahil, kazanın oluşunun aynı şekilde kabul edildiği; kazanın, davacı motosiklet sürücüsünün kendisine hitap eden kırmızı ışığa rağmen seyir hızı ile kavşağa girmesi ve kendine hitap eden yeşil ışıkta kavşağa girmiş ve dönüşünü tamamlamakta olan sigortalı aracın sol arka taraftan çarpması ile meydana geldiği sabittir. Her ne kadar mevcut kamera görüntülerinden, araçlara hitap eden trafik ışıkları açık olarak görülmese de; davacının geldiği yönde bulunan beyaz renkli … marka aracın sol şeritte beklediği sırada, davacının motosikleti ile beklemeksizin bu aracın yanından geçerek görüntülerin 00:00:11 saniyesinde kavşağa girdiği, davacının geldiği yönde ve ondan sonra gelen BMW marka aracın ise sol şeritte duran … marka aracın yanında durarak beklediği ve her iki aracın görüntünün 00:00:18. saniyesinde birlikte hareket ettikleri görüldüğünden, bu araçların kendilerine hitap eden kırmızı ışıkta bekledikleri, davacının ise kırmızı ışığa rağmen geliş hızı ile kavşağa girdiği anlaşılmaktadır. Nitekim, kaza tespit tutanağındaki saptamanın da aynı değerlendirme ile oluşturulduğu, dosya içerisinde bulunan kayıtlar, tutanaklar ve tanık beyanlarının bu oluşu doğrular nitelikte olduğu ve çelişkili bir durumun bulunmadığı da sabittir. Davacının kullandığı motosikletin sigortalı araca çarpma noktası da oluşu doğrulamakta olup, dava konusu kazanın davacının tamu kusuru ile meydana gelmesinden dolayı davanın reddine karar verilmiş olmasında bir usulsüzlük görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30-TL karar harcından peşin alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,

3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 361/1 maddesi uyarınca kararın usulen tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere 18/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.