Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/1182 E. 2021/1705 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/07/2018
NUMARASI :…
DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 07/10/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 03/11/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 25/10/2015 tarihinde, davacı sigorta şirketine zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında sigortalı olan…. plakalı aracın karıştıkları kaza sonucunda, hasar gören karşı aracın kasko sigorta şirketine 27/01/2016 tarihinde 6.305,94-TL ödeme yapıldığını, kaza sırasında, sigortalı aracı kullanan sürücünün 2,53 promil alkollü olduğunu ve davacı sigorta şirketinin Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları uyarınca rücu hakkı bulunduğundan, ödenen 6.305,94-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu kaza sırasında aracı davalının kullanmadığını, sadece araç işleteni olduğunu ve işleten olarak aracın bakımını tam olarak yapması nedeni ile de kaza nedeni ile doğan zarardan sorumlu olmadığını, dava konusu kazanın meydana gelmesinde araç sürücüsünün alkollü olmasının etkisinin bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacıya zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan …. plakalı aracın alkollü sürücünün idaresindeyken …. plakalı araç ile karışmış olduğu kaza sonucunda hasar gören karşı taraf aracının kasko sigortasına 6.305,94-TL ödeme yapıldığı, sigortalı aracı kullanan sürücünün kaza sırasında 2.53 promil alkollü ve kazanın oluşunda %100 kusurlu olduğu, Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları B.4/c. maddesine göre davacı sigorta şirketinin davalı işletene rücu hakkının bulunduğu, karşı araçta meydana gelen hasar miktarının kdv dahil 7.493,00-TL olduğu belirlendiğinden, davanın kabulüne, 6.305,96-TL’nin ödeme tarihi 27/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu kazaya karışan aracın davalı tarafından kullanılmaması yanında, araçta herhangi bir bozukluk olmadığından, aracı kullanan kişinin alkollü olmasının kazaya doğrudan etkisi bulunmadığından, kazanın münhasıran alkolün etkisi altında meydana gelmemesinden, sürücün kastı ve ağır kusurunun bulunmamasından dolayı davalının doğan zarardan sorumluluğu olmamasına rağmen davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, zorunlu mali mesuliyet sigortacısının kendi akidine karşı, trafik sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Trafik sigortacısı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 95/2. maddesi ve zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları gereğince, tazminat yükümlülüğünün azaltılması veya kaldırılmasına ilişkin halleri üçüncü kişilere karşı ileri süremeyeceğinden, zarar görene ödeme yaptıktan sonra, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre kendi sigorta ettirenine rücu edebilir. Araç maliki ve sigorta şirketi arasındaki sigorta sözleşmesi gereğince, sürücünün ağır kusuru, yeterli ehliyete sahip olmaması veya alkollü olması sonucu zarara neden olunması hallerinde, sigortacının kendi akidine rücu hakkı bulunmaktadır.
Sigortalı ve sigorta şirketi arasındaki sigorta sözleşmesi gereğince sürücünün alkollü olması sonucu zarara neden olduğu takdirde sigortacı kendi akidine rücu hakkına sahiptir.
Sigortacının rücu edebilmesi için, eski Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.4.d. maddesindeki düzenleme yorumlanmak suretiyle Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarında; kazanın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurların da olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana geldiğinin belirlenmesi gerektiği kabul edilmiştir.
Ancak, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Yeni Genel Şartlar B.4.c.maddesine göre; aracın ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce kullanılması sırasında olması yeterli olup, kazanın ayrıca münhasıran alkolün etkisi altında gerçekleşmesi zorunlu değildir. Mevzuatta belirtilen alkol oranı ise Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin “Uyuşturucu ve Keyif Verici Maddeler ile İçkilerin Etkisinde Araç Sürme Yasağı” başlıklı 97/1. maddesinin b-2 bendine göre 0.50 promil alkol olarak belirlenmiştir.
Somut olayda, dosya kapsamında bulunan 22/07/2015 tarihli poliçe örneğine göre sigorta sözleşmesinin tarafı davalı olup, sigortalı aracı kullanan sürücünün 2.53 promil alkollü olduğu sırada yaptığı kaza nedeni ile üçüncü kişiye verdiği zararı ödeyen davacı sigorta şirketinin davalıya rücu hakkının olduğundan, mahkemece bu doğrultuda verilen kararda bir usulsüzlük görülmemiştir.
Bu gerekçelerle; dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 430,76-TL karar harcından peşin alınan 107,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 322,86-TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 07/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.