Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/1100 E. 2021/1703 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No…
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

…..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/12/2018
NUMARASI ……

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 07/10/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 03/11/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25/08/2016 tarihinde, dava dışı …’in, idaresinde bulunan ….. plakalı araç ile yaptığı kaza sonucunda araçta yolcu olan davacının yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde sürücünün kusurlu olduğunu, kaza yapan aracın zorunlu mali mesuliyet sorumluluk sigortasının davalı sigorta şirketi tarafından yapıldığını, kaza nedeni ile yaralanan davacı için, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 900,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 100,00-TL bakıcı gideri ve 3.000,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatının başvuru tarihinden 8 gün sonrasından itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacının, 25/08/2016 tarihinde meydana gelen kaza sonucunda yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu, araçta yolcu olan davacının kazaya bağlı yaralanması nedeni ile kalıcı maluliyetinin bulunmadığı, dört ay süre ile iş ve gücünden kaldığı ve bir ay süre ile bakıcıya ihtiyaç duyduğu, ancak davacının kaza tarihinde öğrenci olması ve geçimini ailesinin sağlaması nedeni ile geçici iş göremezlik tazminatı talep edemeyeceği, bakıcı gideri yönünden ise dayanak zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesinin 16/05/2016 tarihinde tanzim edildiği, poliçe tarihi itibari ile yürürlükte bulunan ….. Genel Şartları A.5.b.maddesi uyarınca sigorta şirketinin bakıcı giderlerinden sorumluluğu olmadığından bakıcı gideri de talep edemeyeceği, gerekçesiyle davacının davasının reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu trafik kazası nedeni ile yaralanan davacı için kalıcı ve geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı gideri istemi ile açılan davada, kalıcı maluliyeti bulunmayan davacı için, dört ay geçici iş göremezliği ve bir ay bakıcı ihtiyacı bulunduğunun belirlenmiş olmasına rağmen, yerel mahkeme tarafından, davacının öğrenci olması nedeni ile geçici iş göremezlik tazminatı isteminin reddine, yine Poliçe Genel Şartları’nın A.5/b.maddesi gereğince, sigortanın sorumluluğu bulunmadığı gerekçesi ile bakıcı gideri talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olması nedeni ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davacı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;

Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ile bakıcı gideri istemine ilişkindir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun Bedensel zarar başlıklı 54. Maddesinde “Bedensel zararlar özellikle şunlardır:
1. Tedavi giderleri.
2. Kazanç kaybı.
3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.
4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.
Bedensel zarara uğrayan kimse tamamen veya kısmen çalışamamasından ve ilerde ekonomik yönden uğrayacağı yoksunluktan kaynaklanan zarar ve ziyanı ile bütün masraflarını zarar verenlerden isteyebilir.
Bunlar doktrin ve Yargıtay uygulamaları ile geçici işgöremezlik nedeniyle iş ve kazanç kaybı, sürekli işgöremezlik, kalıcı sakatlık yada maluliyet nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kaybı, tedavi giderleri ve tüm iyileşme sürecinde yapılan her türlü masraflar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olarak kabul edilmektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun İşletenin Hukuki Sorumluluğu başlıklı 85. maddesinde işletenin sorumlu olduğu zararlar belirlenmiş, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” denilmiştir, aynı kanunun 91. maddesinde ise “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde belirtilmiştir. 6111 sayılı yasa ile değiştirilen 2918 sayılı 98. maddenin başlığı “Sağlık hizmet bedellerinin ödenmesi” olarak düzenlenmiş ve trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde … tarafından karşılanacağı belirtilmiştir. Ancak, …, tüm tedavi giderlerinden değil, söz konusu madde kapsamında kalan belgeli ve resmi yada özel sağlık kuruluşlarında yapılan sağlık hizmet bedellerinden sorumludur.
Yukarıda belirtilen maddelerden de anlaşılacağı üzere geçici işgöremezlik tazminatı, yaralanan kişinin iyileşme süresince çalışamaması nedeniyle ortaya çıkan zararı olup, 2918 sayılı KTK.nın 98. maddesinde belirtilen sağlık hizmet bedeli sayılamayacağı gibi, iyileşme süresince meydana gelen ve TBK.nın 54. maddesinde de sayılan bu zarardan zarar sorumluları KTK.nın 85. maddesi ve 91. maddesi gereğince araç işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortası sorumlu olduğundan ve KTK.nın 98. maddesinde belirtilen SGK’nun sorumlu olduğu sağlık hizmet bedeli kapsamında geçici işgöremezlik, bakıcı gideri ve tüm tedavi giderleri zararı bulunmadığından ve yasa ile düzenlenmeyen hususun zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ile düzenlenmesi mümkün olmadığı gibi, kanun maddesine aykırı genel şart hükümleri de getirilemeyecektir.
Nitekim Anayasa Mahkemesinin 17/7/2020 tarihinde ….. K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiş olması nedeniyle davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK.nın ve 6098 sayılı TBK’nun haksız fiile ilişkin hükümlerine ve Yargıtay uygulamalarına göre belirlenmesi gerekir.
Mahkemece, davacının dava konusu kaza sonucu yaralanması nedeniyle sürekli maluliyeti bulunmadığını, dört ay süre ile iş ve gücünden kaldığını ve bir ay süre ile bakıcıya ihtiyaç duyduğunu, ancak davacının kaza tarihinde öğrenci olması ve geçimini ailesinin sağlaması nedeni ile geçici iş göremezlik tazminatı talep edemeyeceğini, poliçe tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Sigorta Genel Şartları A.5.b.maddesi uyarınca sigorta şirketinin bakıcı giderlerinden sorumluluğu olmadığından bakıcı gideri de talep edemeyeceğini belirterek tüm taleplerin reddine karar verilmiştir.
Ancak, yalnızca meslek sahipleri ve çalışıp kazanç elde etmekte olanların değil, uğranılan kaza nedeniyle günlük işlerini yapamayan veya yapmakta zorlanan (daha fazla güç sarfeden) diğer kişilerin de maddi tazminat(efor tazminatı) talep edebileceğinin kabulü gerekmekte olup, olay sırasında 22 yaşında ve üniversite öğrencisi olan davacının dört aylık geçici iş göremezlik dönemi için maddi tazminat isteyebileceği hususu gözetilerek, aktüerya bilirkişisinden bu doğrultuda ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Yine, davalı sigorta şirketinin bakıcı giderinden sorumlu olmasına rağmen yanılgılı değerlendirme ile bu talebin reddine karar verilmesi de usul ve yasaya aykırı görülmüştür.
Bu gerekçeler ile davacı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, yukarıda belirtilen şekilde deliller toplandıktan sonra bir karar verilmesi bakımından, HMK’nun 353/1-a-6.maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 18/12/2018 tarih, ….. Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında istinaf peşin harcı olarak alınan karar harcının istek halinde davacı tarafa iadesine,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından davacı taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,

6-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 07/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

……

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.