Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2019/1051 E. 2021/1429 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/01/2019
NUMARASI :….

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 16/09/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 17/09/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili ile davalı … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili, 28.01.2017 tarihinde davalıların zorunlu mali sorumluluk sigortacısı ve sürücüsü olduğu … plakalı aracın davacıların desteği… idaresinde bulunan araç ile çarpıştığını, meydana gelen kaza sonucu araç sürücüsü… ve araçta yolcu olan… vefat ettiğini, müteveffaların davacıların anne ve babası olduğunu, … …’nın … …’nın çocukları olan … … ve … …’nın bakımını üstlendiğini, davacı … …’nın müteveffanın torunlarının bakımını üstlenmesi nedeniyle bakıcı için masraf yapmasına mani olduğunu, bu durumda müteveffanın … …, … … … ve … …’ya sırf bakıcı tutmak zorunda kalmamalarından ötürü en az asgari ücret düzeyinde maddi destek sağladığını, belirterek şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın, kaza tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılar … …, … … … ve … …’ya ödenmesine,… için 20.000,00 TL, … … için 20.000,00 TL, …için 20.000,00 TL, … … … için 10.000,00 TL ve … … için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 80.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte sigorta şirketi dışındaki davalı …. tahsiline karar verilmesini talep etmiş, açıklama dilekçesi ile 1.000,00 TL maddi tazminatın … ve … …’in bakıcı gideri olduğunu belirtmiştir.
Davalı … vekili; davacılar murisi…’nın sevk ve idaresindeki… plaka sayılı aracın kavşaklara geçiş önceliğine uymayıp aniden yola fırlaması neticesinde kazanın meydana geldiğini, kazanın oluşumunda davalının kusurunun bulunmadığını, bu nedenle tazminat istemlerinin reddi gerektiğini, müteveffaların yaşı, sosyal ve ekonomik durumları nazara alındığında davacılara destek olamayacakları beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı sürücünün, olay yeri kavşağa yaklaşırken hızını azaltmaması nedeniyle %25, müteveffa…’nın ise geçiş önceliğine uymaması nedeniyle %75 oranda kusuru olduğu, rapordaki tespitlerin ceza soruşturması kapsamında alınan kusur raporu ve olayın oluşuna uygun olduğundan hükme esas alındığı, davacı … …’nın çocukları adına, bakıcıya muhtaç kalmaları nedeniyle maddi tazminat talep edilmiş ise de davacının bu zararına yönelik delil sunulmadığı, talebin destekten yoksun kalma olarak yorumu halinde dahi destek ilişkisinin de ispat edilemediği, zira çocukların anne ve babasının hayatta bulunduğu, büyükanne/baba olan müteveffaların bakım ve gözetime dair ilgilerinin ise örf adet ve Türk aile yapısı gereği yardım kapsamında bulunduğu, manevi zarar yönünden ise; olayın oluşu, kusur durumu, kazada ölen kişilere yakınlıkları ve ölen kişi sayısı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilerek davacıların manevi acılarının dindirilmesi amacına yönelik olarak takdiren tespit edilen manevi tazminatın davalı sürücüden tahsiline karar verilmediği gerektiği belirtilerek davanın … ve … … … adına … …’nın maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile davacı … ve … … için ayrı ayrı 10.000,00’er TL , Davacı … … ve … … için ayrı ayrı 5.000,00’er TL manevi tazminatın (toplam: 40.000,00 TL) davalı …’dan olay tarihi olan 28/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, fazlaya dair istemin reddine, karar verilmiş, karara karşı davacılar vekili ve davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; gerekçeli kararda davalı … lehine red sebebi aynı olmasına rağmen davacı sayısı kadar vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını ileri sürmüştür.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; HMK.nın 297 ve 298. maddesi gereğince hükmün açık ve anlaşılır olması gerektiğini, birden fazla davacının birlikte dava açması ve tek vekille temsil edilmesi halinde davanın kabul edilen bölümü üzerinden tek vekalet ücreti verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davacılar vekili ve davalı … vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece davacı … …’nın maddi tazminat talebinin reddine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilerek, maddi tazminat yönünden davalılar lehine, manevi tazminat yönünden ise kabul edilen miktar üzerinden davacılar için ayrı ayrı, reddedilen manevi tazminat üzerinden davalı … lehine davacı sayısı kadar vekalet ücretine hükmedilmiştir.
6100 sayılı HMK.nın İhtiyari dava arkadaşlığı başlıklı 57.maddesinde “Birden çok kişinin, davacılar veya davalılar arasında dava konusu olan hak veya borcun, elbirliği ile mülkiyet dışındaki bir sebeple ortak olması, ortak bir işlemle hepsinin yararına bir hak doğmuş olması veya kendilerinin bu şekilde yükümlülük altına girmeleri, davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı veya birbirine benzer olması halinde birlikte dava açabilecekleri gibi aleyhlerine de birlikte dava açılabileceği” düzenlenmiştir. Aynı kanunun İhtiyari dava arkadaşlarının davadaki durumu başlıklı 58. maddesi gereğince ihtiyari dava arkadaşlığında, davalar birbirinden bağımsız olduğu, dava arkadaşlarından her birinin diğerinden bağımsız olarak hareket edeceği belirtilmiştir.
Dava konusu olayda da davacıların davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı olması nedeniyle ayrı ayrı dava açabilecekken usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu, bu durumda esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre vekil ile temsil edilen davacılar lehine ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerekir.(Yargıtay 17 Hukuk Dairesi 2015/16658 E-2018/10240 K. 2015/16645 E-2018/8901 K. 2015/16553 E-2018/8810 K. )
Açıklanan nedenlerle dosya kapsamı, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir yön olmamasına, mahkemece yargılamada vekil ile temsil edilen her davacı yönünden kabul ve reddedilen tazminat miktarı üzerinden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar vekilinin ve davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b.1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacılar vekilinin ve davalı … vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacılardan alınması gereken 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL’nın mahsubu ile kalan 14,90 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince davalı …’tan alınması gereken 2.732,40 TL. istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL + 649,80 TL’nın mahsubu ile kalan 2.038,20 TL harcın davalı …’dan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
4-Başvuran taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 361.maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde TEMYİZ YASA YOLU AÇIK olmak üzere 16.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.