Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi 2023/804 E. 2023/1042 K. 25.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 25. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/804 – 2023/1042
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
25. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/804
KARAR NO : 2023/1042
KARAR TARİHİ : 25/04/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/01/2023 (Ara Karar)
NUMARASI : 2022/930 Esas

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sırasında, davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine dair 05/01/2023 tarihli ara kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete ait araçların müvekkili şirket tarafından işletilen Ankara/Niğde Otoyolundan çeşitli tarihlerde çok sayıda ihlal geçiş yaptığının tespit edildiğini, geçiş ücretleri ve cezalarının tahsili için davalı şirkete yönelik olarak Ankara 17. İcra Müdürlüğünün 2021/11240 Esas sayılı dosyası üzerinden toplam 6.305 TL alacak için ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu belirterek davalının icra takibine itirazının iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve davalı şirkete ait … plakalı ve … plakalı araçlar üzerine borca yetecek miktarda ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, eldeki davanın hizmet sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasına ilişkin olduğu, bu suretle alacağın mevcut olup olmadığı hususunun yargılamayı gerektirdiği, bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği gerekçesi ile davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davalı şirkete ait araçların ihlalli geçiş yaptıklarının tartışmasız olduğunu, yaklaşık ispatın gerçekleştiğini, alacaklarının tehlikeye düşmemesi için ihtiyati haciz taleplerinin kabul edilmesi gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ihtiyati hacze karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: İİK’nın 257 ve devamı maddeleri uyarınca ihtiyati haciz koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, otoyoldan ihlalli geçişten kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada, davalı şirkete ait araçlar üzerine ihtiyati haciz konulması istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince 05/01/2013 tarihli ara kararı ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İhtiyati haciz müessesesi, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 257 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. İlgili kanun maddesi şu şekildedir;
İhtiyati haciz şartları:(1)
Madde 257 – “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.”hükmü yer almaktadır.
Vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş alacakların zamanında ödenmesinin sağlanması amacıyla borçlunun mallarına geçici olarak hukuken el konulması şeklinde ifade edilebilecek olan ihtiyati haczin, kanunda düzenlenen istisnai hallerde vadesi gelmemiş alacaklar için tatbiki de mümkündür. Bu istisnalardan biri de 2004 sayılı İİK’nun 257/2. maddesinde yer alan, borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla mallarını gizlemesi, kaçırması veya kendisinin kaçmaya çalışmasıdır.
Dava konusu olayda, davalı şirkete ait araçların davacı şirketin işlettiği otoyoldan ihlalli geçiş yapıp yapmadıkları hususunun yargılamayı gerektirdiği, mevcut aşamada davacı tarafın yaklaşık ispat koşulunu yerine getiremediği anlaşıldığından ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesinin, vakıa ve hukuki değerlendirmesinde, usul ve esas yönünden bir hukuka aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1)İlk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesinin 1. fıkrası b bendinin 1 numaralı alt bendi gereğince; davacı tarafın istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2)492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gerekli 179,90TL istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3)İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf kanun yolu giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4)Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362. Maddesi gereğince kesin olmak üzere 25/04/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/04/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip