Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi 2023/62 E. 2023/9 K. 03.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 25. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/62 – 2023/9
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
25. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/62 Esas
KARAR NO : 2023/9
KARAR TARİHİ : 03/01/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/10/2020
NUMARASI : 2020/218 Esas, 2020/566 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, davanın usulden reddine dair hükme karşı, süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin, 3996 sayılı bazı yatırım ve hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli çerçevesinde yaptırılması hakkında kanun hükümlerine göre Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolu’nun işletme hakkı sahibi olduğunu, davalının ise işletme hakkı davacı üzerinde bulunan köprü ve otoyolları kullanmış gerçek kişi olduğunu, davalı adına kayıtlı bulunan … plaka sayılı araçların ücret ödemeksizin köprü ve otoyol geçişleri yaptığını, bedeli ödenmeyen ücretlerin ve 4 katı ceza tutarının tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalının süresinde itirazı ile takibin durduğunu beyanla Ankara 8. İcra Müdürlüğü’nün 2017/21232 esas sayılı yapılan itirazın iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı taraf icra müdürlüğünün yetkisi ile birlikte borca da itiraz ettiğinden öncelikle takibin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığının tespitinin gerektiği, takip tarihi itibariyle davacı tarafın ikametgahı Ankara ili olup davacı tarafın kendi ikametgahında dava ve takip açabilmesi için HMK 10. maddeye göre Ankara ilinin sözleşmenin ifa edilebileceği yer olması koşulu gerektiği, bu durumda ifa yerinin TBK 89. maddeye göre belirlenmesi gerektiği, TBK 89. maddenin 1. Fıkrasında ifa yerinin “Tarafların açık veya örtülü iradelerine göre belirleneceği” düzenlemesi yapıldığı, eğer böyle bir belirleme yoksa bu kez para borçları için alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri ifa yeri olacaktır. Somut olaya bakıldığında tarafların ifa yerini örtülü olarak belirleyip belirlemediklerinin tartışılması gerektiği, davacının iddiasına göre davalı taraf Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolunu kullanmış ve bedelini ödemediği, söz konusu hizmet İstanbul ilinde verilmekte olup hizmetin bedeli geçiş anında tahsil edileceğinden ifa yerinin de köprünün ve otoyolun bulunduğu yer olduğu, bu durumda tarafların örtülü iradeleri ile ifa yerinin belirlendiği ve bu durumda para borcu yönünden alacaklının ikametgahının ifa yeri olarak kabulüne imkan bulunmadığı ve bu kapsamda takibin yetkili icra müdürlüğünde yapılmadığı ve itirazın iptali davasının ön koşulu olan yetkili icra dairesinde takip şartının gerçekleşmediği kabul edilerek davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu alacağın götürülecek borçlardan olması nedeniyle Borçlar Kanunu’nun 89. maddesinin açık hükmüne göre müvekkili şirketin merkezinin bulunduğu Ankara ilinde icra takibini başlattıklarını, bu nedenle icra takibinin yetkisiz yerde açıldığından bahisle davanın usulden reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Dava konusu alacağın tahsili yönünden Ankara İcra Dairelerinin yetkili olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, otoyol/köprü geçiş ücreti ve cezasının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın, dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır.
Dava konusu alacağın(geçiş ücreti ve para cezası) tahsili için davacı şirket tarafından Ankara 8. İcra Müdürlüğünün 2017/21232 Esas sayılı dosyası ile davalı şirkete yönelik icra takibi başlatıldığı, takip talebinde, davacı şirketin adresinin “…Ankara” olarak belirtildiği görülmüştür.
Dava konusu geçiş ücreti ile 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanunun 30. maddesinin 5. fıkrası hükmüne göre geçiş ücreti ile birlikte genel hükümlere göre tahsil edilebileceği düzenlenen ihlalli geçişten kaynaklanan ceza tutarının, götürülecek borçlardan olduğu, 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 89. maddesi uyarınca dava konusu geçiş ücreti ve cezasının tahsili yönünden davacı şirketin merkezinin bulunduğu Ankara ili icra dairelerinin yetkili olduğu gözetilerek (Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2021/23461 Esas 2021/9283 Karar sayılı ilamı) mahkemece işin esasına girilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile dava konusu alacak yönünden yetkili icra dairesinde takip yapılmadığı, bu nedenle ortada geçerli bir icra takibi bulunmadığı gerekçesi ile davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK.nın 353/1-a.4 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1)Davacı tarafın istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin duruşma yapılmadan KABULÜ ile Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/10/2020 gün ve 2020/218 Esas, 2020/566 Karar sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353.maddesinin 1.fıkrası (a) bendinin 4.maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2)Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3)Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
4)Temyizi kabil olmayan bu kararın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddenin 1.fıkrasının a bendinin 4. maddesi uyarınca kesin olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 03/01/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/01/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip