Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi 2022/357 E. 2023/1094 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 25. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/357 – 2023/1094

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
25. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/357 Esas
KARAR NO : 2023/1094
KARAR TARİHİ : 02/05/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/05/2021
NUMARASI : 2020/161 Esas, 2021/360 Karar

DAVACI :
DAVALI :
VEKİLİ
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonucunda mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, haksız fiilden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde;15/06/2006 tarih ve 26199 sayılı Büyükşehir Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliği ve buna bağlı olarak Müeyyideler Yönetmeliği ile Altyapı Tesisleri Ruhsat İşlemleri Ve Zemin Açılımı Yönetmeliği gereği hasar meydana geldiğinde hasar tespit tutanağının zarar veren ve zarar gören taraflarca birlikte düzenleneceğini, bu nedenle davacı tarafın tek taraflı olarak düzenlendiği hasar tespit tutanağı ile müvekkil idareden hasar bedeli talebinin yönetmeliğe aykırı olduğunu, davacı tarafça tek taraflı olarak tutulan tutanağın geçersiz olup taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, davacının tek taraflı düzenlendiği hasar tespit raporu ile davacı lehine işçilik ücreti, satılmayan enerji ve kablo test bedelinin isteyemeyeceğini, bu nedenle de yerel mahkeme kararının yerinde olmadığını belirterek, istinaf taleplerinin kabulü ile davanın idare aleyhine olan kısmının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır.
İlk derece mahkemesince tüm deliller toplanmış, davanın esasının çözümlenebilmesi için bilirkişi incelemesi yapılmış, ilk derece mahkemesince hükme esas alınan 24/02/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunun dosya kapsamı ile uyumlu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu görülmekle ilk derece mahkemesince bu rapor esas alınarak karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davalı taraf istinaf başvuru dilekçesinde, davacı tarafça işçilik ücreti, satılamayan enerji ve kablo test bedelinin istenemeyeceğini belirtmiş ise de, icra takip talebindeki alacak miktarı daha fazla olmasına rağmen davacının eldeki itirazın iptali davasında sadece malzeme bedeline yönelik itirazın iptalini talep ettiği, bilirkişi heyeti tarafından da sadece malzeme bedeli esas alınarak hasarın tespit edildiği anlaşıldığından davalı tarafın bu yöndeki istinaf itirazının yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Dosya kapsamı ve mevcut delil durumu birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu 109 ayrı mahalde gerçekleşen hasarın davalı kurum tarafından yapılan ve yaptırılan kendisine ait şebeke çalışmaları işi kapsamında yapılan kazı çalışması sırasında meydana geldiğinin dosyaya sunulan hasar tespit formları ve olay yerine ait fotoğraflar ile sabit olduğu, dava konusu hasar miktarının oluşumu veya artmasında davacıya atfedilebilecek müterafik kusur teşkil eden bir eylemin varlığının da davalı tarafından usulüne uygun deliler ile kanıtlanamadığı, kazı öncesinde kazı alanlarında yer alan davacı elektrik şebekeleri ile ilgili plan ve proje temin edilmediği, davacı şirketten usulüne uygun şekilde gözlemci bulundurulmasının talep edilmediği, meydana gelen hasarların kazı çalışması öncesi ve sırasında gerekli tedbirlerin alınmaması ile tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucunda meydana geldiği, hasarların oluşumunda kazı yapan kurumun kusurlu olduğu, bilirkişi raporuna göre davacı tarafın takip tarihi itibariyle talep edebileceği hasar bedelinin 22.742,81TL, bu hasarın işlemiş faizinin ise 862,33TL olarak hesaplandığı ancak dava dilekçesindeki işlemiş faize ilişkin talebin 405,30TL olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taleple bağlı kalınarak davalının icra takibine vâki haksız itirazının 22.742,81TL asıl alacak ve 405,30TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.148,11TL alacak yönünden iptaline karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirildiğinden davalı tarafın aksi yöndeki istinaf itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, usul ve yasaya uygun ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafın istinaf isteminin 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince duruşma yapılmadan esastan reddi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1)İlk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesinin 1. fıkrası b bendinin 1 numaralı alt bendi gereğince; davalı tarafın istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2)492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gerekli 1.581,25TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30TL harcın mahsubu ile bakiye 1.521,95TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3)İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yapılan istinaf kanun yolu giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4)Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362. maddesi gereğince kesin olmak üzere 02/05/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/05/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip