Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 25. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1878 – 2023/2837
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
25. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/1878
KARAR NO : 2023/2837
KARAR TARİHİ : 12/12/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/05/2022
NUMARASI : 2021/310 Esas, 2022/350 Karar
DAVACI :
VEKİLİ
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne dair hükme karşı, süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü:
İDDİA: Davacı vekili asıl ve birleşen dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan , davalıya ait muhtelif plakalı araçlar ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla Ankara 15. İcra Müdürlüğü’ nün 2021/4670 Esas sayılı dosyasından ve Ankara 17. İcra Müdürlüğü’ nün 2021/2931 Esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalının borcu olmadığı gerekçesi ile borcun tamamına itiraz ettiğini, yapılan itirazın haksız ve yersiz olduğunu, bu nedenlerle davalının Ankara 15. İcra Müdürlüğü’ nün 2021/4670 Esas sayılı dosyasına ve Ankara 17. İcra Müdürlüğü’ nün 2021/2931 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile alacağın yasal faizi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına ve borçlu aleyhine %20′ den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına ve lehine vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu borca itiraz edilmiş olması geçişlere itiraz edilmediği anlamını çıkarmadığını, borca itiraz sebeplerinin icra ödeme emrine itiraz dilekçesine yazılması gibi bir zorunluluk da bulunmadığını, bu sebeple itiraz ettikleri dosyaya ilişkin tüm geçişlerin de incelenmesi gerektiğini, müvekkili şirketin ogs hgs hesaplarında para bulunmasına rağmen bu bedellerin davacı tarafça süresinde çekilmemesi müvekkil aleyhine ceza işletilmesi hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirkete ait otobüslerin geçişleri için ödeme yapmaya çalıştığına sistem de borcu yoktur uyarısı aldığını, borca ilişkin herhangi bir ihtar bildirim yapılmaksızın taraflarına ödeme emri gönderilmiş ve gecikme zammı ve ceza tutarı yansıtıldığını, davanın özünde geçişlerden kaynaklanan cezaların 4 katı olması sebebiyle müvekkil şirkete yüklenen bedelin ekonomik olarak ağır olduğu ve buna davacının sisteminin sebep olduğunu, davacının ödeme sistemini ayakta tutmayarak temerrüde düştüğünü, müvekkili aleyhine yine farklı geçişler için davacı tarafından Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/410 E. nolu dosyası ile de ayrıca bir dava açıldığını, Müvekkilin sürekli ödeme yapmasına rağmen açılan bu icra takipleri ve davaların haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkil firmanın pandemi döneminde mali zorlukları oluşmuşsa da faaliyet göstermeye devam ettiğini, bu nedenlerle ve re’sen tespit edilecek sair nedenlerle öncelikle davanın reddini, davacı aleyhine %20 den aşağıda olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacıya tahmiline karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda özetle; Dosya kapsamında delil olarak sunulan geçiş fotoğrafları, geçiş dökümleri incelendiğinde davalının adına kayıtlı olan araçların ihlalli geçiş tarihlerinde ücretli olan otoyoldan geçiş yaptığı, ancak geçiş ücretini ödemediği, bu hususun davacı tarafından sunulan geçiş görüntüsü ve provizyon sorgularından anlaşıldığı, davalı tarafından yeterli hesap bakiyesinin bulunduğu hesaba ilişkin bir belge ya da delil sunmadığı, araçların sahiplik bilgilerininde dosyaya girdiği, davalının ihlalli olarak geçiş yaptığı davacı tarafından sunulan belgeler ile ispatlanmış sayıldığı, 7144 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 18. maddesiyle 25/06/2010 tarihli ve 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30 uncu maddesinin; birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiş, söz konusu değişiklik ile karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında cezanın tahsil edileceği hüküm altına alındığı, belirtilen nedenlerle davalı aracının davacı tarafından işletilen otoyoldan geçtiği, geçiş ücretini süresinde ödemediği, icra takip tarihi itibariyle geçiş ücreti ve ceza borcunun doğduğu kanaatine varıldığı, dava ve birleşen davanın kabulü ile İcra takiplerine yapılan haksız itirazların iptaline karar verilmiş, alacak belirli ve likit olduğundan icra inkar tazminatına hükmedildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; son duruşmadan önce e-duruşma talebi gönderildiği ve bu talebin mahkemece kabul edildiği halde sistemde yaşanılan problem nedeniyle duruşmaya katılımlarının sağlanamadığı ve davalının savunma hakkının kısıtlandığı, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili adına yapılan itirazların incelenmediğini, müvekkil şirkete ait otobüslerin geçişleri için önceme yapmaya çalıştığında sistemde borcu yoktur uyarı verildiğini, davacıya ait sistemin bilirkişi marifetiyle incelenmesi gerektiğini, borca ilişkin herhangi bir ihtar bildirim yapılmaksızın taraflarına ödeme emri gönderildiğini, gecikme zammı ve ceza tutarı yansıtıldığını, şirkete herhangi bir bildirim yapılmaksızın faiz yansıtılması veyahut cezai işlem yapılmasının hukuka ve yasalara aykırı olduğunu, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi gerektiği ileri sürülerek istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava ve birleşen dava otoyol geçiş ücreti ödenmeksizin ihlalli geçiş para alacağı ve para cezaları nedeniyle alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının yaptığı itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır.
Takip konusu alacağın yasal dayanağı olan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5 maddesi uyarınca, geçiş ücreti ve ihlalli geçiş halinde uygulanacak cezanın genel hükümlere göre tahsil edileceği düzenlenmiştir.
6001 sayılı Kanunun “Geçiş ücretini ödememe ve güvenliğin ihlali” başlıklı 30.maddesinin 5.fıkrası “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. (Mülga ikinci ve üçüncü cümle: 16/5/2018-7144/18 md.) (…)”
Aynı maddenin 7.fıkrası ise, “Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz. (Ek cümle: 16/5/2018-7144/18 md.) Otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yaptığı tespit edilen yabancı plakalı araçlara uygulanan idari para cezaları için bu fıkrada belirlenen on beş günlük süre beklenmez. (Ek cümle:23/7/2020-7252/9 md.) Ancak, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretinin ödenmesi halinde idari para cezası tahsil edilmez.” şeklindedir.
Mahkemece, uyuşmazlık konusunda dosyada mevcut deliller değerlendirilmek suretiyle denetime olanak verecek şekilde bilirkişi raporu aldırılması ve tüm dosya kapsamı değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurularının açıklanan nedenlerle kısmen kabulü ile 6100 sayılı HMK.nın 353/1-a.6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1)Davalı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kısmen KABULÜ ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesinin 1. fıkrası (a) bendinin 6. maddesi uyarınca Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/05/2022 gün ve 2021/310 Esas, 2022/350 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2)Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3)Davalı tarafça istinaf kanun yolu başvurusu sırasında yatırılan istinaf harçlarının talep halinde iadesine,
4)Temyizi kabil olmayan bu kararın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3. maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 353/1-a.6 maddesi uyarınca kesin olmak üzere 12/12/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/12/2023
Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır