Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi 2021/95 E. 2022/1386 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 25. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
25. HUKUK DAİRESİ

KARAR TARİHİ : 27/09/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/09/2020
NUMARASI :…
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, davanın usulden reddine dair hükme karşı, süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının Ankara 13. İcra Müdürlüğü 2019/3465 Esas sayılı dosyasına vaki itirazının iptali ile alacağın faizi ve tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına karar verilmesini, müvekkil şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait muhtelif plakalı araçlarla gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla Ankara 13. İcra Müdürlüğü 2019/3465 Esas Sayılı dosyasından başlatılan icra dosyasından gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, borçlunun borcunun olmadığı gerekçesiyle borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, itiraz konusu alacak hakkında takibin devamı amacıyla işbu davanın açıldığını, yapılan itirazın haksız ve yersiz olup itirazın iptali gerektiğini, davalının takipte herhangi bir borcu olmadığını beyan ettiğini ve takibin durduğunu, davacı şirketin 3996 sayılı “Bazı Yatırım ve Hizmetlerin … Çerçevesinde Yatırılması Hakkında Kanun” ve 2011/1807 (eski 94/5907) sayılı “3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin … Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanunun Uygulama Usul ve Esaslarına İlişkin’’ Bakanlar Kurulu Kararı çerçevesinde özel yetkili bir anonim şirket olarak kurulduğunu, yapılacak yargılama neticesinde davalının Ankara 13. İcra Müdürlüğü 2019/3465 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile alacağın yasal faizi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına ve borçlu aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Ankara 13. İcra Müdürlüğünün 2019/3465 E. Sayılı alacaklı (davacı) … tarafından, davalı şirket aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, bu ödeme emrine yasal süresi içinde icra müdürlüğünün yetkisine borç asıl ve ferilerine itiraz ettiklerini, yetkili mahkemenin Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin olduğu, esasa ilişkin itirazlarının araç üzerinde bulunan HGS etiketinin sorunsuz çalışır durumda olması, düzgün yapıştırılmış olması ve yeterli bakiyesinin bulunmasına rağmen HGS ile ödeme gerçekleşmediğini, davalının lojistik-taşıma firması olması nedeniyle, sürekli suretli HGS ödemelerinin düzeninin sistematiğinin kontrol edildiğini, davacının hatası sonucu sistemin HGS hesabından gerekli tahsilatı yapmaması sebebiyle, müvekkile 4 kat kaçak geçiş cezası tahakkuk ettirmenin hukuki olmayacağını, bu sebeple söz konusu tahsil araçlarında ( …, banka hesaplarında ) davalının bakiyesinin olup olmadığının, kredi kartı ya da bir ek hesaptan ödeme talimatına rağmen ilgili tahsilatın gerçekleştirip gerçekleştirilmediği hususunun araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; İlamsız genel takipte, borçlu sadece imzaya veya borca itiraz etmiş ise, icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır. Ancak bu halde dahi takibin yapıldığı yerdeki mahkemenin yetkili hale gelmeyeceği, Hukuk Muhakemeleri Kanunu m.6/1deki yetki kuralı, genel yetki kuralı olup; buna göre genel yetkili mahkeme davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık mal varlığına ilişkin olmayıp bir hizmetin verilmesine ilişkindir. Davanın konusu münhasıran para borcuna ilişkin değildir. Bu sebeplerle uyuşmazlıkta genel yetki kuralının uygulanması gerektiği, yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu kanaatine varıldığı gerekçesi ile davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava konusu alacağın götürülecek borçlardan olması nedeniyle Borçlar Kanunu’nın 89. maddesinin açık hükmüne göre müvekkili şirketin merkezinin bulunduğu Ankara ilinde icra takibini başlattıklarını, bu nedenle icra takibinin yetkisiz yerde açıldığından bahisle davanın usulden reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Dava konusu alacağın tahsili yönünden Ankara İcra Dairelerinin yetkili olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, otoyol/köprü geçiş ücreti ve cezasının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır.
Dava konusu alacağın (geçiş ücreti ve para cezası) tahsili için davacı şirket tarafından Ankara 13. İcra Müdürlüğünün 2019/3465 Esas sayılı dosyası ile davalı şirkete yönelik icra takibi başlatıldığı, takip talebinde, davacı şirketin adresinin ….” olarak belirtildiği görülmüştür.
Dava konusu geçiş ücreti ile 6001 sayılı … Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanunun 30. maddesinin 5. fıkrası hükmüne göre geçiş ücreti ile birlikte genel hükümlere göre tahsil edilebileceği düzenlenen ihlalli geçişten kaynaklanan ceza tutarının, götürülecek borçlardan olduğu, 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 89. Maddesi uyarınca dava konusu geçiş ücreti ve cezasının tahsili yönünden davacı şirketin merkezinin bulunduğu Ankara ili icra dairelerinin yetkili olduğu gözetilerek (Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2021/23461 Esas 2021/9283 Karar sayılı ilamı) mahkemece işin esasına girilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile dava konusu alacak yönünden yetkili icra dairesinde takip yapılmadığı, bu nedenle ortada geçerli bir icra takibi bulunmadığı gerekçesi ile davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK.nın 353/1-a.4 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1)Davacı tarafın istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin duruşma yapılmadan KABULÜ ile Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/09/2020 gün ve 2019/609 Esas, 2020/495 Karar sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353.maddesinin 1.fıkrası (a) bendinin 4.maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2)Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3)Davacı tarafça yatırılan istinaf karar ve ilam harcının talep halinde iadesine,
4)Temyizi kabil olmayan bu kararın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddenin 1.fıkrasının a bendinin 4. maddesi uyarınca kesin olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 27/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/09/2022


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza