Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi 2021/895 E. 2022/899 K. 11.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 25. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
25. HUKUK DAİRESİ

.

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

.

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/02/2021
NUMARASI ….
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, davanın reddine dair hükme karşı, süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından yapılan çalışma neticesinde davacıya ait iletkenlerde ve varlıklarda hasara sebebiyet verildiğini, davalıya hasar bedelinin ödenmesi içi başvuruda bulunulduğunu, yazışmalar yapıldığını ancak bir sonuç alınamadığını, bu nedenle olay neticesinde oluşan zararın tazmini için davalı borçlu aleyhine Ankara 14. İcra Müdürlüğü’nün 2018/13013 Esas sayılı dosyasında icra takibine başlanıldığını, davalının icra takibine konu 08/08/2018 tarihinde…. kesişiminde meydana gelen hasar tespit görevlisi … tarafından düzenlenlen … hasar tespit tutanak nolu 29/08/2018 tarih ve …. nolu 27.140TL miktarlı faturaya ilişkin hasar yönünden borca ve takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; haksız fiilin tazminat sorumluluğu doğurabilmesi için kusurun varlığının şart olduğunu, huzurdaki davada davacı tarafından bakımı yapılmayan, yıllardır kullanılmayan ve çürümüş bir enkaz halinde olan elektrik bağlantısı da bulunmayan trafonun inşaat arsası üzerindeki hafriyat çalışmalarına dayanmayarak yıkıldığını, yani davalı şirketin olayda atfı kabil kusuru bulunmadığını, davalı şirketin davacıya 21/06/2018 tarih ve …. sayılı dilekçe ile müracaat ederek …cadde kavşağı köşesinde 51887 ada, 1 parselde inşaat arsasında bulunan … trafo ve iki adet elektrik direğinin 30/06/2018 tarihinde başlanacak inşaata engel olmasından dolayı kaldırılmasını talep ettiğini, ancak başvurusu sonrası iki adet elektrik direğinin kaldırılmasına rağmen davaya konu … trafonun kaldırılmadığını, davalının kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince arsa üzerinde inşaat başlamak zorunda olduğunu, kazıya başlanması üzerine enkaz durumunda ve çürümüş olan trafonun sarsıntıya dayanamayarak yola doğru devrilmeye başladığını, bunun üzerine kepçe operatörünün trafonun yola doğru devrilmesini engellemek için inşaat arsasının iç tarafına devrilmesini sağladığını, davacı tarafından bakımı yapılmayan kullanılmayan çürümüş bir enkaz halinde olan ve elektrik bağlantısı bulunmayan trafonun hafriyat çalışmasına dayanamayarak yani davalının bir müdahalesi olmadan yıkıldığını, davalının herhangi bir kusuru ve hukuka aykırı eyleminin bulunmadığını, başlatılan takibin haksız olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; dava konusu trafo kabininin kullanılmayan, dağıtım sistemi ile bir bağlantısı olmayan eskimiş, yıpranmış ve içinde teçhizat olmayan hurda niteliğinde bulunduğu, , trafonun işler mahiyette olmadığı ve hurda değeri dışında başkaca bir talepte bulunulamayacağı, hurda değeri yönünden ise trafonun davacı tarafından alınmadığına dair herhangi bir iddianın olmadığı, bu nedenle hurda değerinin de davacı tarafından talep edilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu trafonun aktif olmadığına, kullanılmadığına ilişkin tespitin eksik incelemeye dayalı olduğunu, olaya ilişkin tutanak tanzim eden tanığın da dinlenmediğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Somut olayda, dava konusu trafonun ekonomik değerinin olup olmadığı, davacı yönünden zarar unsurunun oluşup oluşmadığı ve buna bağlı olarak ödeme emrine itirazın haklı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, haksız fiilden kaynaklanan zararın tazmini için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır.
Davacı vekili, müvekkili şirkete ait trafonun davalı şirket tarafından yapılan inşaat çalışmaları esnasında zarar gördüğünü, zararın tazmini için davalı şirkete yönelik başlatılan icra takibine itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştitr.
Dava dilekçesi ekinde sunulan hasar tespit raporunun incelenmesinde, hasarın 08/08/2018 tarihinde gerçekleştiği, 36 KW 3,21 mt 12 çıkış özellikli 1 adet kabinin zarar gördüğünün belirtildiği, olay sonrasında çekilen fotoğrafların da dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Dava konusu olaya ilişkin Ankara 42. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/824 Esas 2019/591 Karar sayılı kararının incelenmesinde, müştekinin … (Davacı şirketin operatörü), katılanın davacı şirket, sanığın … (dava konusu kabinin devrilmesine neden olduğu iddia edilen kepçe operatörü) olduğu, suça konu kabinin içinin boş olması, çürümüş, kullanılamaz durumda olması, kabinin kepçe operatörü sanığın yaptığı çalışma esnasında oluşan titreşim nedeniyle yola doğru devrilmeye başlamış olması nedeniyle sanık tarafından tehlike oluşturmaması için arazi içerisine devrilmesinin sağlandığı, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesi ile beraatine karar verildiği, karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğu, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar verildiği anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesince alının bilirkişi raporunda, davacı şirket tarafından ceza yargılaması sırasında gönderilen cevabi yazıda, sözkonusu kabinin aktif olmadığının ve kaydının bulunmadığının bildirildiğinin ve olay sonrası çekilen fotoğrafların incelenmesinde, kabinin açık olan dip kısmının yaklaşık 1 metre mesafede içinin görüldüğü, kabin içine giren bir ucu boşta yer alt kablosunun yer aldığı, başka teçhizat görülmediği, kabinin dip kısımlarının çürümüş olduğu, bu kabinlerin 1990 yılla öncesi kullanılan tipte kabinlerden olduğu, sağlam olsa dahi günümüzde kullanılmadığı, bu haliyle kabinin olay öncesi aktif olmadığının anlaşıldığı, bu nedenle hurda değeri dışında bir ekonomik değerinin bulunmadığı, hurda değerinin ise 500TL olduğu şeklinde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Ceza mahkemesi kararı, hükme esas alınan bilirkişi raporu, dosyada mevcut hasar tespit raporu, olay öncesi ve sonrasını gösteren fotoğraflar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu trafo kabininin olay tarihinde aktif olmadığı, çürümüş ve işlevsiz olduğu, ekonomik bir değerinin bulunmadığı, davalı şirket tarafından davacı şirkete zarar verme kastıyla hareket edildiğinin ve davacı şirketin zarara uğradığının dosya kapsamında ispat edilemediği anlaşıldığından ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde, usul ve esas yönünden bir hukuka aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1)İlk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesinin 1. fıkrası b bendinin 1 numaralı alt bendi gereğince; davacı tarafın istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2)492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gerekli 80,70TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3)İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf kanun yolu giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4)Temyizi kabil olmayan bu kararın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362.maddesi gereğince; miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile kesin olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 11/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/05/2022

….