Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi 2021/2273 E. 2023/673 K. 15.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 25. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
25. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2273
KARAR NO : 2023/673
KARAR TARİHİ : 15/03/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/07/2020
NUMARASI : 2016/202 Esas, 2020/308 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi alt yapısına verilen zarar sebebiyle davacı tarafça kesilen fatura bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili, mahkemece 4562 sayılı OSB Kanunu ile OSB Uygulama Yönetmeliğini değerlendirilmeden sadece kusur sorumluluğu hükümlerine göre değerlendirme yapıldığını, davalının OSB yönetim kurulu tarafından alınan kararlara uymak zorunda olduğunu, müvekkili OSB Yönetim Kurulunca alınan kararın yetkisi dahilinde olduğunu, davalının da yer gösterme ve taahhüt tutanağında herhangi bir zarar verilmesi durumunda en az 30.000,00 TL ve KDV ödemeyi kabul ettiğini, alınan yönetim kurulu kararının iptali yönünde bir dava açılmadığını, alınan bilirkişi raporlarına itirazlarının değerlendirilmediğini ileri sürerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı yasal gerekçelere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, davalı tarafça yapılan kazıların davacı OSB yetkililerinin yer göstermesine göre sürdürüldüğünün kanıtlanmasına, buna bağlı olarak olayın meydana gelmesinde davalıya atfedilebilecek bir kusur bulunmamasına, yer gösterme ve taahhüt tutanağına aykırı davranmayan davalının bu belgedeki miktarı da ödeme zorunluluğu olmamasına, OSB yönetim kurullarınca alınan kararların idari yargıda iptali gerektiği yönünde bir hukuksal düzenleme bulunmamasına ve bu kararların iptal edilmedikçe uygulanması gereken kararlar olduğuna dair gerek 4562 sayılı Yasa gerekse de bu yasaya dayanılarak çıkarılan OSB Uygulama Yönetmeliği’nde bir düzenleme bulunmamasına göre davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde, usul ve esas yönünden bir hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1)İlk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesinin 1. fıkrası b bendinin 1 numaralı alt bendi gereğince; davacı tarafın istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2)492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gerekli 179,90TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3)İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf kanun yolu giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4)Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonundu, HMK’nın 362. Maddesi gereğince kesin olmak üzere 15/03/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/03/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip