Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi 2021/1648 E. 2022/1880 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 25. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1648 – 2022/1880
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
25. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1648 Esas
KARAR NO : 2022/1880
KARAR TARİHİ : 17/11/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/04/2021
NUMARASI : 2019/556 Esas, 2021/251 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, davanın usulden reddine dair hükme karşı, süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; zorunlu ara buluculuğa başvurduklarını, Yavuz Sultan Selim köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolu’nun işletmesinin davacı şirket tarafından yürütüldüğünü, davalıya ait araçların çeşitli tarihlerde ücret ödemeden ihlalli geçiş yaptığını, 6001 sayılı yasanın 30/7 fıkrası gereğince süre verilmesine rağmen bu süre içerisinde ödeme yapılmadığını, süresinde ödenmemesi üzerine davacı şirket tarafında Ankara 23 icra Müdürlüğünün 2018/9711 sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının itiraz ettiğini, borçlunun borcun tamamına yetkiye faiz oranına yönelik itirazlarının hukuki mesnetten yoksun olduğunu, yetki itirazının yeri olmadığını, TBK 89 maddesi gereğince takip yapılan icra dairelerinin yetki olduğundan Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2018/9711 sayılı dosyası kapsamında yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hüküm olunmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalı borçlu şirketin adresinin İstanbul olduğu ve ihlalli geçişten kaynaklanan para cezasına konu eylemin gerçekleştirildiği yerin de Ankara yargı çevresinin dışında olduğu anlaşıldığı, bu durumda, yetkili icra dairesi davalının ikametgahının bulunduğu İstanbul yada ihlalli geçişten kaynaklanan para cezasına konu eylemin gerçekleştiği yer olduğu, davalının icra dairesinin yetkisine yapmış olduğu itirazı usul ve yasaya uygun olduğu, işbu dava dayanağı olan icra takibinin ise yetkisiz icra müdürlüğünde başlatıldığı, davalının süresinde borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz etmesi sonucu takibin durduğu, usulüne uygun başlatılmış geçerli bir icra takibi bulunmadığından HMK’nın 115/2 maddesi gereği dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu alacağın götürülecek borçlardan olması nedeniyle Borçlar Kanunu’nın 89. maddesinin açık hükmüne göre müvekkili şirketin merkezinin bulunduğu Ankara ilinde icra takibini başlattıklarını, bu nedenle icra takibinin yetkisiz yerde açıldığından bahisle davanın usulden reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Dava konusu alacağın tahsili yönünden Ankara İcra Dairelerinin yetkili olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, otoyol/köprü geçiş ücreti ve cezasının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır.
Dava konusu alacağın(geçiş ücreti ve para cezası) tahsili için davacı şirket tarafından Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2018/9711 Esas sayılı dosyası ile davalı şirkete yönelik icra takibi başlatıldığı, takip talebinde, davacı şirketin adresinin “…” olarak belirtildiği görülmüştür.
Dava konusu geçiş ücreti ile 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanunun 30. maddesinin 5. fıkrası hükmüne göre geçiş ücreti ile birlikte genel hükümlere göre tahsil edilebileceği düzenlenen ihlalli geçişten kaynaklanan ceza tutarının, götürülecek borçlardan olduğu, 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 89. maddesi uyarınca dava konusu geçiş ücreti ve cezasının tahsili yönünden davacı şirketin merkezinin bulunduğu Ankara ili icra dairelerinin yetkili olduğu gözetilerek (Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2021/23461 Esas 2021/9283 Karar sayılı ilamı) mahkemece işin esasına girilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile dava konusu alacak yönünden yetkili icra dairesinde takip yapılmadığı, bu nedenle ortada geçerli bir icra takibi bulunmadığı gerekçesi ile davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK.nın 353/1-a.4 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1)Davacı tarafın istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin duruşma yapılmadan KABULÜ ile Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 20/04/2021 gün ve 2019/556 Esas, 2021/251 Karar sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353.maddesinin 1.fıkrası (a) bendinin 4.maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2)Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3)Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
4)Temyizi kabil olmayan bu kararın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddenin 1.fıkrasının a bendinin 4. maddesi uyarınca kesin olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 17/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/11/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip